Köşk Tabu Olmaktan Çıkacak
Kalbinde “iman” yerine “dünyayı” taşıyan insanlar, inanmaktan iman etme noktasına geçemedikleri için, sürekli kendilerine yeni tabular icad ederler.
Cahiliye döneminden beri böyledir. O zamanlarda müşrikler Kâbe’ye gelir ve kendi yaptıkları putlara tapar, acıkınca da yerlermiş.
İbrahim (a.s.) ise henüz çocuk yaşta putları paramparça etmiş ve “Müşrikler diğer putlara neler olduğunu belki büyük puta sorarlar” diye de birini sağlam bırakmış.
Tahmin edildiği gibi müşrikler gelmiş ve “Bunu tanrılarımıza kim yaptı? Muhakkak o, zalimlerden biridir” diyerek, İbrahim (a.s.) e putları neden kırdığını sormuşlar.
İbrahim (a.s.) de; “Belki şu büyük put yapmıştır. Eğer konuşursa ona sorun!” demiş.
Bu kadar apaçık olan hadise karşısında bir kısım insanlar yine putlara tapmaya devam ederken, kimileri de Allah inancına dönmüşler.
İşte cahiliye döneminden bu yana, dünyanın pek çok yerinde, Allah’a imanı içine sindiremeyen çeşitli toplumlar, kendilerine has bir takım tabular icad edip, onları sahiplenmişlerdir.
•
Amentüye inancı “inanmaktan iman etme noktasına geçiremeyen insanlar” için hakikaten dünya bir tabudur ve vazgeçilmesi imkânsız putlar seviyesindedir.
Bu anlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bütün konuşmalarında üzerinde hassasiyetle durduğu bir gerçek vardır.
Dünya yurdunun geçici, esas yurdun ise ahiret yurdu olduğunu belirterek, yaptığı ve yapacağı işlerin mihverinin ahiret merkezli olacağını söylemiştir.
İşte Müslüman Türkiye’nin istediği de böyle bir liderdir.
Topraklarımız Allah için, din için şehit kanlarıyla sulanmış topraklardır, bu hale mezarlıklarımız şehitlerimizle şahitlik etmektedir.
Dünya üzerinde mezarlıkları dini İslam için şehit olmuş ve şehitleriyle, evliyalarıyla, Peygamberleriyle yaşayan başka bir toplum yok denilse yeridir.
•
Vakıa şu: İslam’ın sancağı bu topraklarda bu milletle dalgalanacak, Kur’an-ı Azimüşşan ilelebet bu topraklarda okunacak ve yaşayacaktır.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı cephe alanların esas gayesi, Erdoğan karşıtlığı değil, tüm bu gerçeklere sahip çıkacak bir Cumhurbaşkanı olarak iş başına gelmesidir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya’ya oturmak için çıkmayacağını, “Hakk’ın ve halkın hatırını âlâ bileceğini” hep söylemiştir.
Çankaya artık milletin korktuğu değil, sahiplendiği mekân olacak ve Çankaya üzerine bina edilmiş dünyevi tabular yıkılacaktır.
Bu millet, yaklaşık 90 yıl Çankaya tabusuyla korkutuldu, ürkütüldü, endişelendirildi ve bu işi yapanlar, sürekli dünyalıklarını tabulaştırdılar.
Artık milletin sırtından yalancı cennetler kurulduğu yetecek ve Çankaya milletin olacak.
Zinde güçler tarafından yönetilen bir Cumhurbaşkanı değil, halkın haklarını gözeten, onlarla beraber ülkesinin yönetimine öncülük ve başkanlık eden bir Cumhurbaşkanına sahibiz.
Kısacası Cumhurbaşkanlığı ve iktidar üzerinden yapılan tartışmanın iki tarafı var.
Birincisi; ahireti önceleyerek dünyaya bakanlar.
İkincisi; nefislerini tanrı edinerek dünyayı önceleyenler. Millet birincisini seçti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.