Yeni Türkiye’nin Mimarı Feraset Sahibi Milletimizdir
Milletler devletine sahip çıkarsa o devlet büyür, halkı güçlenir, dünya arenasındaki yerini alarak söz sahibi olur.
Dünyadaki söz sahibi devletlerin gücüne bakıldığında görülen manzara, devletine sahip çıkan milletlerin birleşik gücüdür.
Yine dünya üzerindeki zayıf devletlere, sömürülen ülkelere, güçlü devletlerin uydusu olanlara bakıldığında da görülen odur ki, o devletlerin milleti ile arasında uçurumlar vardır.
Bu hali en iyi bilen bizim milletimizdir. Yaklaşık 80 yıldır başımızı yerden kaldırıp, şöyle gökyüzüne bakamadık.
Aklını cüzdanına endekslemeyen ve yaşı 18’in üzerinde olan “helal lokmalı” her vatandaşımız bilir ki, on yıl öncesine kadar milletimizle devletimiz arasında, geçilmesi imkânsız köprüler vardı.
Seçimle veya atanarak iş başına gelip devleti yönetenler, mesailerine başladıkları ilk saatten itibaren, millete “efelik” yapmaya kalkar ve sindirme hareketlerini aralıksız sürdürürdü.
Bu baskı hareketi, kimi zaman sıcak kimi zaman soğuk şekilde devam eder, devletin kaymağını yiyen ve çaldığı düdüğün bedelini alan belli medya gruplarıyla, illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar başı çekerdi.
•
Şimdi ise durum çok farklıdır. AK Parti iktidarlarına kadar, devlet milleti tartmakta ve baskıyla yönetmekteydi, artık millet devletini tartmakta ve söz sahibi olmuş durumda.
Çünkü milletimiz devletine sahip çıkacak insanlara görev vermiştir. Milletten görevi devralanlar da içi dışı çirkefliklerle dolu mihraklara değil, bu toprakları ve devleti; “imanıyla, vicdanıyla, tırnağıyla, teriyle” kuranlarla hareket etmektedir.
Türkiye’yi gezip dolaşan her “insan evladı” bu hakikati pek çok örneğiyle görebilir.
Merkezi hükümet başta olmak üzere, devleti temsil eden vali ve kaymakamlarla birlikte belediye başkanlarının pek çoğu, devlet millet kaynaşmasının özlenen tablosunu her yerde sergilemektedir.
Elbet içlerinde hala eski Türkiye’den kurtulmak istemeyip, millete sırtını dönen, millete hizmetten ziyade zihni çirkefliklerini zenginleştirmeye devam edenler vardır.
Elbet bunlar da olacaktır. Olmazsa kimlerin ihanet içerisinde olduğunu nasıl anlayabiliriz. İyilikler iyiliklerini çoğalttıkça, kötüler de kötülükleriyle ortaya çıkacaktır.
Devlet millet kaynaşması büyüdükçe, kimlerin kimlere hizmet ettiğini, kimlerin devlete ve millete hangi amaçla baktığını hep birlikte görmekteyiz.
•
Belki de dünya üzerinde feraseti en güçlü olan topluluk bizizdir. Hatta belkisini kaldıralım ve direk söyleyelim.
Evet, feraseti en yüksek olan millet biziz. “Mü’min feraset sahibidir” denilir ve şu Hadis-i Şerif hatırlatılır;
-“Müminin ferasetinden sakının; çünkü o Allah’ın nuru ile bakar.” İşte Yeni Türkiye’nin sahibi bu feraset sahibi milletimizdir.
Bin yıllık bir geçmişi olan bu devlet, sessiz çoğunluğun ferasetiyle başına gelen her musibeti atlatmış ve bugünlere gelmiştir.
Yeni Türkiye’nin mimarı, feraset sahibi milletimizdir. Bu ferasete kafa tutanlar kaybetmeye mecburdurlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.