Adalet Bakanı Hodri Meydan demeli
HSYK seçimleri…
Kime sorsanız “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden daha önemli” diyor.
Neden?..
Altı üstü HSYK kuruluna 10 adet aday seçilecek değil mi?
Öyle iken, bütün Türkiye neden ayağa kalktı?
Adliyede vatandaş konuşuyor:
“Bu hakim YARSAV’ın adayı.”
“Bu da bağımsız.”
“Bu da Yargıda Birlik adayı.”
Hakim ve savcılar seçme ve seçilme telaşında..
Taraf olmuşlar, başörtülü avukatları duruşmaya sokmayan hakim de aday.
Bu hakim “ben HSYK’yı tanımam” demişti.
İşte o tanımadığı kurulun adayı olmuş…
Adalet bu hali ile dibe vurmuş demektir.
“Adayız” diye zaten dosyalar okunmuyor, duruşmalar üç ay sonraya erteleniyor.
Git gel Konya altı saat.
Nedeni mi?
Dökmüşüz hakim ve savcıyı sokağa.
Böyle rezalet olmaz…
Bu bir yıkımdır, hakkın altta kalması demektir.
Taraf olan hakim kim olursa olsun ondan adalet çıkmaz.
Tarafsızlık mı diyoruz, o halde hakim hangi takımı tuttuğunu bile belli etmeyecek.
Yani fanatiklik, tutku, saplantı ideoloji olmayacak.
Kararların baş taraflarına, “Türk Milleti adına yargılama” yazmıyor muyuz?
Biz ne yapıyoruz?
Hakimi, savcıyı sendika üyesi yapıyoruz.
Yani keyfiyeti olan, istediği an greve gidebilecek.
O yüzden görev Adalet Bakanlığının.
Muhalefet liderleri Kılıçdaroğlu ile Bahçeli bağımsız yargı mı diyorlar?
O halde Adalet Bakanı, “Hodri Meydan” demeli.
“Gelin bu işi bitirelim.”
Bu işe bir ilke koyalım, üye olan desin ki” ben alın terimle kazandım”
Onun bunun adamı yerine liyakat.
Kim birkaç lisan biliyor?
Kimin doktorası, mastırı var?
Testten geçirelim.
Puan, liyakatı üst üste koyarak kim kazanırsa.
En başta Yargıtay, dairelerden birisinin başkanlığı boşalınca haftalarca seçim oluyor.
Gidiyorsunuz üyeler seçimle meşgul, dosyalar askıda.
Sade o kadar mı?
Bölünmeler…
Kürt takımı, Aleviler, Karadenizliler, dinciler…
Hatta bu işlere mafyanın karıştığını biliyoruz.
Bir kaşık oradan bir kaşık buradan almışız işte.
Hukuk demişiz adına.
Oysa ki yaptığımız ne türlüye benziyor ne de aşureye.
Halbuki bizim kültürümüz, Osmanlı sistemi…
Kadı mı lazım, bin dereden geçecek.
Liyakatı, ahlakı, çevresinde adil oluşu.
Bu da yeterli değil, illa ki müçtehit seviyesinde bilgili, alim olacak…
Osmanlı’da adalet kavgası yoktu, yargı oturmuştu yerine.
Biz hep kavgalıyız, YARSAV’lıyız, şucuyuz, bucuyuz…
Bu böyle gitmez, Adalet Bakanı “Hodri Meydan” demeli…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.