Yavuz Bahadıroğlu

Yavuz Bahadıroğlu

Teknoloji-ideoloji

Teknoloji-ideoloji

Bir arkadaşım, kendinden son derece emin bir tavırla, “Teknolojinin ideolojisi olmaz” deyince, “Ya varsa?” diye sordum.

Teknolojinin ideolojisi yoksa, teknolojiyle buluştuk buluşalı neden bu kadar bir birimize benzemeye başladık?

Neden çoğumuz aynı şarkıları dinliyoruz?..

Neden çoğumuz aynı renkleri seçiyoruz?..

Neden çoğumuz bir birine benzer şekilde giyiniyoruz?.. (genelde blucin)…

Neden çoğumuz aynı yiyeceklerle karnımızı doyuruyoruz?.. (fast food)…

Neden çoğumuz aynı filmlere gidiyoruz?.. 

Neden çoğumuz aynı kitapları okuyoruz?..

Neden çoğumuz aynı şeylerden hoşlanıyoruz?..

Neden çoğumuz aynı günlerde hediyeleşiyoruz?.. (Anneler Günü, Babalar Günü, Sevgililer Günü)…

Teknolojinin ideolojisi olmaz mı buyurdunuz?..

Ya varsa!

Ya birileri bizi kullanıyorsa…

Birileri kendi çıkarı için teknoloji sayesinde bizi kendi hâkimiyeti altına almışsa?..

Bazen “moda” demiş, bazen “akım” demiş, bazen de “çağın gereği” deyip envai çeşit gereksizliğe kafalarımızı şartlandırmışsa?..

Yahu biz eskiden farklı mahallelerde, farklı renklere boyanmış, farklı üslupta inşa edilmiş evlerde keyfimize göre döşediğimiz salonlarda otururduk…

Uzun zamandır bir birlerine benzeyen apartmanların (Site diyorlar, Rezidans diyorlar) tıpatıp aynı tarzda döşenmiş “daire”lerinde ikamet ediyoruz.

Birileri bizim adımıza yapmış, dayamış, döşemiş ve bize beğendirmiş…

Ne inşasına bir müdahalemiz sözkonusu, ne de döşenmesine…

Onlar kendi zevklerine göre yapıp bize kabul ettirmişler…

Düşünmez misiniz: Bu kadar insanın zevki aynı olur mu?

Olursa ona “kişisel zevk” yahut “kişisel tercih” denebilir mi?

Soru şu: Biz özgür müyüz?..

Nasıl yaşayacağımıza başkaları karar veriyorsa, buna nasıl “özgürlük” diyebiliyoruz?

Dahası da var…

Bilgisayarın tuşlarında yazdığımız her kelime, telefonumuzla gönderdiğimiz her mesaj, yaptığımız her görüşme bir yerlerde kaydediliyor…

Bu da yetmiyor, birileri resmen hepimizi dinliyor…

“Çok özel” sırlarımız birileri tarafından, hini hacette (gerektiği zaman) şantaj aracı olarak kullanılmak üzere kayıt altına alınıyor.

Kaydedilen bize ait bilgiler, günün birinde ticari ya da ideolojik amaçlar istikametinde kullanılabilir.

Hâlâ “teknoloji” ile “ideoloji” arasında bir bağ olmadığını söyleyebilir misiniz?

Bakın şu işe…

Hayatımızı teknoloji sayesinde kolaylaştırdıklarını söyleyenler, artan tüm zamanımıza el koymuşlar, farkında bile değiliz.

Bir tarafta uçak, araba, hızlı tren, çamaşır- bulaşık makinesi, fırın, mutfak robotu, buzdolabı, mikrodalga, akıllı telefon, bilgisayar vesaire ile hayatımız hızlandı, zamanımız artmaya başladı…

Diğer tarafta bir birine benzer dizi filmler, abuk-sabuk programlar, internet zamanımızı kemiriyor…

Elde var sıfır!

Aynı müziği dinliyor, aynı yemekleri seviyor, aynı tür içecekleri (cola başta olmak üzere) tüketiyor, aynı kitapları okuyor, aynı algıyı paylaşıyor, aynı şeylerden hoşlanıyoruz.

Robotlaşma sürecine mi girdik dersiniz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yavuz Bahadıroğlu Arşivi