Şii-Sünni; Müslüman-Yahudi paktı
Son sıralarda Amerikan basının ve yönetiminin koro halinde neden bizi Sünnicilik yapmakla suçladıklarının sırrı ortaya çıkıyor. Zira bizi onlara yamamak istiyorlarmış. Amerikan şemsiyesi altında IŞİD’e karşı Şii-Sünni ülkeleri harmanlayacaklarmış. Bu taksimatta Şiiler isteyecek ve istediklerini alacaklar Sünniler ise boyun eğecekler. Bu tam da Necm Suresinin 22’inci ayetinde belirtildiği haldir: Bu pek insafsızca bir paylaşımdır (Tilke izen kısmetun dîzâ ). Bu nedenle de Kuveytli stratejik analizci Abdullah Fehd Nefisi’nin ifade ettiği gibi, Sünni ülkelerin derhal bu koalisyon çatısını terk etmeleri gerekiyor. Bu çatı IŞİD adı altında Sünni dünyaya karşı kurulan bir tuzaktır. Suriye Müslüman Kardeşleri eski sözcülerinden Züheyr Salim bu meseleyle alakalı olarak yazmış olduğu bir makalede Amerikalıların kendi şemsiyeleri altında bir Şii-Sünni beraberliği tasarladıklarına değinmektedir. Siyasi çatısını Şiiler teşkil edecek güvenliğini ise Sünniler sağlayacaktır. Şiiler patron Sünniler parya, bekçi. Lübnan ve Yemen, Irak ve Suriye’de olduğu gibi. George Walker Bush İsrail ile Arapları Amerikan şemsiyesi altında buluşturmak için BOP projesini ortaya atmıştı. Aslında bu 1993 yılında Şimon Peres’in ortaya atmış olduğu Yeni Ortadoğu vizyonunun revize edilmiş halidir. Şimon Peres’ten önce de bazı Yahudi düşünürler ve siyasetçiler İsrail inisiyatifi altında Araplarla ortak bir Ortadoğu çatısı tasavvur etmişlerdi. Bu revizyonda Arap-İsrail ortaklığına Amerikan çatısı giydirilmektedir. Obama biraz daha ileri giderek BOP’a bir de Şii Ortadoğu Projesini eklemek istiyor. İran kendisinden başka bölgede tam 4 Sünni ülkeyi kontrol ediyor. Obama’nın gıkı bile çıkmıyor.
•
BOP gerçekleşmedi ama Şii Ortadoğu Projesi (ŞOP) tekemmüle doğru hızlı bir biçimde ilerliyor.. Zira yerel Şiiler İran ile ABD’nin beşinci kolu haline gelmiş bulunuyorlar. Ayrıca 11 Eylül’den itibaren Amerikalılar Sünni rejimleri ve devletleri yıkarken kalanını da bloke ederken Şiilerin önünü açmıştır. Şimdi bunu aleniyete döküyor. Sünniler terörle suçlanırken, bu zeminde küresel bir kampanyaya maruz kalırken Şiiler ile İsrail, ABD ile İran arasında dalaş, verbatim düzeye yani sözel alana münhasır kalmaktadır. ABD İslam dünyasında azınlık olan Şiilere çalışırken Sünnilerden de bu yönde aktif katkı bekliyor! Onları Şii Ortadoğu Projesinin bekçisi haline getirmek istiyor. İran-ABD ortaklığı dünyanın tek Harici ülkesi olan Umman Sultanlığı üzerinden yol alıyor. Joe Biden bizim Sünnilik yaptığımızı hatta IŞİD’in güçlenmesine katkı sunduğumuzu söylüyor. Kendisini Katolik bir Siyonist ilan eden bu bedbaht adam İsrail ile Arapların birbirlerine düşman olmadıklarını aksine ortada IŞİD gibi ortak bir düşmanları olduğunu telkin ediyor. İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman da İsrail ile Arapların düşman olmadıklarını aksine ortak düşmanın aşırı İslamcılar olduğunu savunuyor. Fiiliyatta bu rotada işliyor. Şii-Sünni ittifak çatısı noktasında da Obama idaresi benzeri düşünüyor.
ABD bölgeyi IŞİD üzerinden dizayn etmek istiyor. Sünnileri Şiileri, Arapları Yahudileri birbirine karmak ve karıştırmak istiyor. Sanki kendi başarmış gibi Ortadoğu’da da Yahudiler, Müslümanlar, Şiiler ve Sünniler arasında melting pot (kaynaştırma potası) rolü oynamak istiyor.
‘Vahşi IŞİD’ ise bunun harcı olarak sivriliyor. IŞİD de kendinden beklenen misyonu harfiyen icra ediyor. Ortadoğu uzmanı Tony Badran, Obama idaresinin kriz yönetiminde çuvalladığını söyleyerek mahrem bir bilgiyi ifşa ediyor. Bu mahrem bilgi Amerikan idaresinin vizyonunu gösteriyor. George Washington Üniversitesinde siyaset bilimci olan Marc Lynch IŞİD karşısında kurulacak koalisyon ile alakalı olarak bir çalışma hazırlıyor. Bu rapor yanlış veri ve analizlere dayanıyor. Bu rapor IŞİD’e karşı karma bir Sünni-Şii paktı tasavvur ediyor. Buna göre Türkiye, Suudi Arabistan ve İran IŞİD’e karşı operason noktasında ortak bir çatı oluşturacaktır. Daha kestirmeden söyleyecek olursak; bu ülkeler arasında Esat’a karşı kurulamayan ortaklık IŞİD’e karşı kurulacak. Tabii ki, Amerikan vesayeti altında. Suudi Arabistan İran’la ortaklık konusunda çark ediyor. İran ise Amerikan gözetiminde bölgenin altını oymaya devam ediyor. Ortaklık adayları ABD’ye rağmen kendi aralarında vuruşmaya, çekişmeye devam ediyorlar. Kısaca Riyad milis Şiilerle ortak olmaya yanaşmıyor. Türkiye de IŞİD’e karşı PKK ile ortaklık noktasında ikna edilemiyor. Sırrı Sakık çözümden sonra TSK ile PKK’nın Ortadoğu’da ortak faaliyet yürütebileceklerini söyledi. Tam da ABD’nin bu yöndeki vizyonunu seslendirmiş. Buna bir de Ermenileri katarsak yeme de yanında yat!
Körfez ülkeleri ve Türkiye Şii milislerle ortak olmak istemezken Türkiye ayrıca PKK militanlarıyla IŞİD’e karşı ortak bir zeminde buluşmayı reddetmiştir. Buna mukabil, Türkiye Iraklı güvenlik güçlerini eğitme konusunda esneklik göstermiştir. Bu Türkiye’nin tutumuna yabancı değil. İçeriği ne olursa olsun Türkiye bölgede ve dünyada etkin olma peşindedir. Mahiyeti ise istim gibi arkadan gelmektedir!
Kısaca; Amerikalıların keyfi gelecek bizleri Şiilerle savaştıracaklar, keyfi gelecek barıştıracak, ortak edecekler. Sanki bölgenin tanrısı! Menfaatleri ne türlü istiyorsa. Sonunda, Yahudilerle, Şiileri başımıza çoban olarak dikecekler. Oysa ki, bu yolla yol açtıkları öfke bölgedeki Şii veya Yahudileri değil ABD’nin de sonunu getirir. Silip süpürür. Tehlikeli bir oyun kurguluyorlar. Yazıyı Cüneyt Özdemir’e bir dokundurma ile bitirelim. Jeo Biden’dan mı etkilendi nedir: ‘Sünniysen, AKP’liysen Türkiye çok eğlenceli’ diyor. Bu sözlere bir de Ortadoğu denkleminden bakalım. Ortadoğu’da durum tam tersi. Yahudi isen, Şii isen keyfin yerinde. Hatta daha ötesini söyleyelim: Şii isen, azınlık isen, Yahudi isen ABD’ye yakınsın o halde dünya çok eğlenceli! Hatta onun gibiler için Türkiye’de çoğunluğu aşağılamak çok eğlenceli olmalı!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.