Hilâl İle Haç gökyüzünde buluşmuş!
Sultanahmed câmiinin kubbesinin üzerine haç indirilen fotoğrafı köşemize koymuş ve “Bunun benzeri başka fotoğraflar da var. Onları da görmek ister misiniz?” demiştik. Siz değerli okuyucularımız, “Muhakkak görmek isteriz” cevabını verdiniz.
Sözümüzü tuttuk, arkasından üzeri haçlı Ayasofya fotoğrafını da gördünüz. “Bunun benzeri başka fotoğraflar da var. Onları da görmek ister misiniz?” dedik, israrla onları da görmek istiyorsunuz. Bugün birini veriyoruz, diğerlerini ara ara göreceksiniz…
Biliyorsunuz, gökteki ay senede 12 defa her aybaşında bir-iki gün hilâl şeklinde olur. Bilmeyenlere söyleyelim, İstanbul’da da en çok kilise Beyoğlu’ndadır. Her kilisenin üzerinde de haç vardır.
Cihan Haber Ajansı’ndan bir muhabir, ayın hilâl şeklinde olduğu bir gün Beyoğlu’na gidiyor. Bir kilisenin kubbesinin üzerindeki haç ile gökteki hilâl şeklindeki ayı hizalayıp fotoğrafını çekiyor. Arkasından da şöyle bir haber yapıyor:
“MUHTEŞEM GÖRÜNTÜ!
HİLÂL İLE HAÇ GÖKYÜZÜNDE BULUŞTU.”
Sanki kâinatta ilk defa oluyor da böyle demiş muhabir. Oysa, gökteki ay her sene 12 defa yani her ay hilâl şeklinde olur. Kiliselerin kubbelerinin üzerindeki haç da zaten orada duruyor. Hilâl ile haçı bile bile aynı hizaya getirmenin –hâşâ-mânevî bir tarafı varsa- bunu çeken arkadaş her ay aynı şeyi yapsa da Müslümanların mâneviyatları artsa bari…
Mâlum her minarenin ucunda hilâl vardır. Haç-hilâl resmini çeken şahıs bir minarenin ucundaki hilâl ile gökteki hilâli bir hizaya getirse de, “Muhteşem görüntü! Yerdeki hilâl ile gökteki hilâl buluştu” diye bir haber yapsaydı, o zaman “Bir müslüman heyecana gelmiş, hissini böyle ifade etmiş” der geçerdik.
Hıristiyanların “Teslis” yani “üç ilah” inancını temsil eden haç ile, tek yaratıcının ismini temsil eden hilâli aynı fotoğrafta bir araya getirip, buna bir de “Muhteşem görüntü” demeye ne demeli?
Biliyor musunuz, “Hilâl” kelimesinin de rabbimizin isminin de ebced değeri 66, yani aynı…
Güversin barış timsali ya. Fotoğrafı çeken şahıs, bir de haçın üzerine güvercin konunca çekmiş.
Kuşlar Türkçe bilmezler. Bir kuşa “Kuş kardeş! Şu haçın üzerine kon da bir pozunu alayım” deseniz, kuş “Hay hay” demez, uçup gider. Demek ki, o şahıs üzerinde kuş olan haçı çekmekte o derece ideal sahibi ki, kuşun o haçın üzerine konması için epey beklemeş…
İşin daha üzücü bir yanı var:
TDV ile İstanbul Müftülüğü’nün DİN VE HAYAT adıyla ortaklaşa basıp, ücretsiz dağıttıkları bir dergi var. Bu derginin 2013 Şubat tarihli 18. sayısının 25. sahifesindeki Mustafa Kelebek imzalı yazının başına, bu kuşlu-haç ile hilâl resmi konulmuş.
Birkaç ay önce eski Diyanet İşleri Başkanlarımızdan Ömer Nasuhi Bilmen’i anma toplantısında İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran’ı görünce, bunu kendisine haber verdim.
Önce kuşlu-haç hilâl fotoğrafından bahsedip “Hilâl ile haç gökyüzünde buluştu” sözlerini aktarınca, “Nasıl olur!” ifadesiyle hayret ve tepkiyle karşıladı. Daha başka şeyler de söyleyecekti ki, “Durun Hocam, devamı var” dedim ve bu fotoğrafın İstanbul Müftülüğü’nün bastırdığı DİN VE HAYAT dergisinin 18. sayısında da olduğunu söyledim. Haliyle üzüldü ve “Maalesef her şeyi takip edemiyoruz” dedi. Sonra kimin koyduğunu araştırdı mıbilmiyorum. Bahsettiğim fotoğraf şu:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.