Ali Eren

Ali Eren

Cennetten Daha İyi Cehennemden Daha Kötü Olanlar...

Cennetten Daha İyi Cehennemden Daha Kötü Olanlar...

Peygamberimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem buyurdular ki:

“Cennette dört şey vardır ki, onlar cennete girmekten daha hayırlıdır:

Cennette ebedî olmak.

Cennetliklere meleklerin hizmet etmesi.

Orada peygamberlere komşu olmak.

Cennette Allah’ın rızası…

Cehennemde de dört şey vardır ki, cehenneme girmekten daha şiddetli, daha ağır ve daha zordur:

Cehennemde ebedî olmak.

Meleklerin kâfirleri azarlaması.

Orada şeytanla komşu olmak.

Cehennemliklere Allah’ın gadablanması.”

Peygamberimiz  (s.a.v.) Ebû Zerr El-Gıfârî Radıyallâhü anh Hazretleri’ne şu tavsiyede bulundu:

“Yâ Ebâ Zer! Gemiyi yenile, çünkü deniz pek derin. Azığını (yol ihtiyaçlarını) tam ve eksiksiz al, çünkü yolculuk uzun. Yükünü hafif tut, çünkü geçeceğin geçit çok sarp.Yaptıklarını ihlaslı/samimi yap, çünkü onu kontrol eden (Allah senin ne yaptığını) görüyor.”

Peygamberimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem buyurdular ki:

“Kötülüğün/azgınlığın alâmeti dörttür:

* İşlemiş olduğu günahları unutmak. 

Halbuki o günahlar Allah indinde koruma altındadır.

***

* Geçmiş sevapları hatırlamak (onlara güvenip kendisini emniyette hissetmek) . 

Halbuki sevapların kabul edilip edilmediği belli değildir.

* Dünyalık elde etme hırsında, kendinden ileri olanlara bakmak.

* Dinî işlerde/ibâdetlerde, sevap işlemede, kendinden aşağıları örnek almak. 

Böyle kimseler hakkında Allahü Teâlâ, “Ben kulumu(n iyiliğini) istediğim halde kulum beni istemedi, ben onu (kendi haline) terk ettim” buyurur. 

Hazreti Osman radıyallâhü anh Efendimiz buyurdular ki:

“İbâdetin lezzetini şu 4 şeyde buldum:

Allah’ın farz kıldığı şeyleri yapmakta.

Allah’ın haram ettiği şeylerden kaçınmakta.

Sevabını umarak, emr-i bi’l-ma’ruf (insanları iyiliğe teşvik) 
vazifesini yapmakta.

Allah’ın gadabından korkarak, nehy-i ani’l-münker (insanları kötülükten alıkoymaya çalışmak) vazifesini yapmakta.”

Yine buyurdular:

Dört şey var ki, onların dıştan görünüşü fazilet (üstünlüktür), aslı ise farzdır:

Sâlih zatlarla düşüp kalkmak fazilet, onlara uymak farzdır.

Kur’an okumak fazilet, onun emirleriyle amel etmek farzdır.

Kabir ziyaretleri fazilet, kabre hazırlanmak farzdır.

Hastaları ziyaret etmek fazilet, onlara vasiyet ettirmek farzdır.”

Hazreti Ali radıyallâhü anh efendimiz buyurdular ki:

“Cenneti isteyen hayırlara koşar (hayırlı işler yapmaya gayret eder.)

Cehennemden korkan (nefsin istediği) şehvetlerden uzak durur.

Ölüm gerçeğini hakkıyla bilenin, dünya lezzetlerine ilgisi kalmaz.

Dünya(nın geçici olduğunu) hakkıyla kavrayana, dünya sıkıntıları basit ve kolay gelir.”

Hâtem-i Esam rahmetüllâhi aleyh buyurdu ki:

“4 şey olmadan 4 şeyin varlığını iddia edenin iddiası yalandır:

Allah’ı sevdiğini iddia ettiği halde haramlardan kaçınmayanın…

***

Resûlüllah’ı sevdiğini iddia ettiği halde fakir ve yoksulları sevmeyenin…

Cenneti sevdiğini iddia ettiği halde sadaka vermeyenin…

Cehennemden korktuğunu iddia ettiği halde, günah işlemeye devam edenin iddiası yalandır.”

Bir şiirden: 

İnsanların tevbe etmesi farzdır.

Günahları terk etmek ise daha mühim bir farzdır.

Belalara sabretmek zordur.

Kazanılacak sevapları muhafaza etmek daha zordur.

Zamanı iyi kullanmayı becerebilmek hayretlik bir şeydir.

İnsanların zamanlarını boşa harcamaları daha hayret edilecek bir şeydir.

İleride gelecek olan her şey yakındır.

Ölüm ise her şeyden daha yakındır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Eren Arşivi