Dinin Matematiği
İKİ kere iki eder dört… Üçe beş eklersen sekiz olur… Otuz ikinin yarısı on altıdır… Kırk dokuzdan üç çıkartırsan kırk altı kalır… Sonra:
Mü’minlerin oluşturduğu topluluğun adı Ümmettir.
Mü’minler tek bir Ümmet oluşturmakla vazifelidir.
Tek bir Ümmet olmazlarsa ortada vahim bir eksiklik var demektir.
Ümmetin başında râşid ve âdil ve muktedir bir İmam bulunması gerekir.
Mü’minlerin bu zata biat ve itaat etmesi şarttır.
Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) buyuruyor: Boynunda biat bağı olmadan ölen kişi sanki cahiliyet ölümü ile ölmüş olur.
Başında İmam olmayan toplum Ümmet olmaz, sürü olur, güdülür.
İmam, Ümmetin işlerini ehil kimselerle istişare ederek görür.
Bir devirde aynı anda iki İmam olmaz. Çıkarsa ikincisi idam edilir.
Mü’min sahih bir imana sahip olan kimsedir.
İmandan sonra İslam’ın ikinci şartı beş vakit namaz kılmaktır.
Namazın dosdoğru kılınması gerekir.
Şeriat, İslam’ın hükümlerinin tamamına verilen isimdir. Şeriatsız İslam olmaz.
İslam Şeriatının kaynakları dörttür: Allah’ın Kitabı, Resulullah’ın Sünneti, icmâ, kıyas.
Sünnet olmadan Kitabullah doğru yorumlanamaz, fıkıh hükümleri çıkartılamaz.
Mütevatir hadisleri inkâr eden kâfir olur.
Sünneti bilküliyye inkar ve tekzib eden de…
Zaruriyat-ı diniyeyi inkâr, tekzib, reddeden küfre düşer.
İslam’ın müttefakun aleyh hükümlerini ve meselelerini inkâr eden dinden çıkar.
Muhtelefün fih meselelerde cumhur-i ulemaya tabi olmak gerekir.
Dört hak fıkıh mezhebi vardır. Bunların teferruata ait hükümleri rahmete vesiledir.
Ehl-i Sünnet Müslümanlarının itikatta iki İmamı vardır: İmamı Eş’arî ve İmamı Mâturidî… Bu ikisi arasında esasa, temele, usule ait ihtilaf yoktur.
Allah’ın kadim kelamı olan Kur’an’ın hükümleri, hadleri Kıyamete kadar yürürlüktedir. Üç yüz küsur muhkem ayet tarihsel olup bugün hükümleri geçerli değildir diyen sapık ve kâfir olur.
İslamın temel inançlarından biri ahirete iman etmektir. İnsanın varlığı ölümle bitmez, ölüm fani âlemden baki âleme göç ediştir. Kabir halleri vardır… Kıyamet kopacaktır… Mahkeme-i Kübra kurulacak, insanlar hesaba çekilecek, iyiler Cennete, kâfir ve münafıklar Cehenneme… Günahkâr Müslümanları Hak Teâlâ dilerse affeder Cennete koyar yahut adaleti ile bir miktar cezalandırdıktan sonra Cennete koyar.
Akıl dinin kaynağı değildir, dini anlamaya alet ve vasıtadır.
Bütün iyiliklerin, güzelliklerin, doğru inanç, bilgi ve işlerin kaynağı Kur’an’dır, Sünnettir.
Kur’an’a, Sünnete, Şeriata aykırı olan, onlarla uyuşmayan her şey batıldır, hederdir.
Kadınların tesettürü doğrudur, haktır iyidir; açıklık saçıklık fuhuş zina azgınlık yanlıştır, kötüdür.
İslam iffet ve hayâ dinidir.
İslam’ın bir ahlak sistemi vardır, doğru olan ahlak odur. İslam ahlakına uymayan ahlak sistemleri batıldır.
Dünyada şu anda, on kadar birbirinden ayrı medeniyet vardır. Hak olan medeniyet İslam medeniyetidir.
İslam dini ilahî din olduğundan, bu dini koyan Allah olduğundan, Allah yanılmayacağından; dinde değişiklik, yenilik, reform olmaz. Din aynen bütün olarak kabul edilir.
İslam hakkında herkes kendi aklıyla ve re’yi ile konuşamaz, yorum yapamaz. Dini en iyi, râsih ve ihlaslı âlimler ve fakihler bilir. Din onlardan öğrenilir.
Bütün rasih âlimlerin, ucu Resullerin Seyyidine ulaşan icazetnameleri vardır. İcazetsiz din âlimi olmaz.
Dosdoğru iman eden, ihlasla ibadet eden, Şeriatın emirlerini yerine getirip yasaklarından uzak duran, Peygamber ahlakı ile ahlaklı olan Müslüman, Allah’ın lütuf ve keremi ile kurtulur.
Yeterli miktarda ilmihal ve ahlak bilgisine sahip olmayan ve bunları ha- yata uygulamayan kimseler kâmil Müslüman olamaz.