Biz 2023’ü yeni Türkiye için bir sıçrama tarihi olarak görürken, batı o tarihi “kıyamet” olarak görüyor.

20. YY’da faşizm ve komünizm çöktü. 21. YY’ın ilk çeyreğinde kapitalizm ve siyonizm can çekişiyor.

1. Dünya savaşının sona ermesinden henüz 100 yıl geçmedi. Zaten 1. Dünya savaşından hemen sonra 2. Dünya savaşı başladı. Ardından soğuk savaş. Derken yeni dünya düzeni arayışları başladı ve Afganistan’ın işgali, ardından Irak krizi.. Bugüne geldiğimizde durum ortada. Suriye’de yaşananları biliyoruz. Mısır, Libya, Tunus, Mali derken bir süreden beri devam eden kriz Yemen’i iç savaş şartlarına sürükledi..

Bu arada batı derin bir kriz yaşıyor. Bu kriz bir uygarlık krizi aslında. Bir güvenlik krizi sözkonusu. Ekonomik, sosyal, kültürel bir kriz yaşanıyor.

İskandinav ülkelerinde 5 kişilik bir ailede, en az bir kişi alkolik ya da uyuşturucu kullanıyor. Beş kişiden bir kişi, homoseksüel, lezbiyen, biseksüel ya da ensest. Beş kişiden biri psikolojik destek almadan kendini yönetemiyor.. Evlenmiyorlar. Yaşlılara bakan yok. Evlenenler çok geç evleniyor, çocuk yapmıyorlar, çabuk boşanıyorlar. Birlikte yaşamı seçiyorlar. Parçalanan aileler, aile içi tartışmalar ya da sosyal şiddet patlaması sonucu gençlerin bedensel ve zihinsel arazları sözkonusu. Beş kişiden biri en az bir kez intihara teşebbüs etmiş.

Böyle bir toplumun geleceği olamaz..

Amerika Birleşik Devletleri ile ilgili bir bilgi notu var önümde.. Bilmem biliyor musunuz, ABD, Irak’ta ve Afganistan’da sıcak çatışmalarda kaybettiği askerden daha fazlasını, bu çatışmalarda görev yapan askerlerin intiharlarında kaybetmeye devam ediyor..

Irak’ta günde 20 kişi ölmüyor. Ama bölgede görev yaptıktan sonra ülkesine dönen Amerikan askerlerinden her gün ortalama 22’si intihar ederek hayata veda ediyor.. Bunlar harp gazisi ilan edilmiş. Bunların bir kısmı Guantanamo’da görev yapmış. Geçim sıkıntıları yok. Çoğu uyuşturucu kullanıyor ya da alkolik.. Her gün televizyonda izledikleri trajediye daha fazla dayanamıyorlar.. Önce öldürdüler, şimdi kendilerini öldürüyorlar.. Bu insanların bir kısmı madalyalı kriminal vaka. Bir kısmı psikolojik tedavi görüyor..

Amerika dindar bir topluluk olarak bilinir.. Son yapılan bir araştırmaya göre bugün ateist olduğunu söyleyenlerin oranı %23.5.. Artık hiçbir şeye inanmıyorlar. Kutsalları yok.. Daha fazlası inkar etmese de hiçbir şeyden emin değil. Agnostik..

Bunlara “oh olsun” demek ya da “ettiklerini buluyorlar”, “rüzgar ekenler fırtına biçerler” demek kolay.. Oysa anneler oğullarını kışlalardan onurla uğurlamışlardı. Ortadoğu’ya barış, özgürlük, demokrasi götürdüklerini düşünüyorlardı. Radikal İslamcılara karşı haçlı ruhu ile oğulları ile zafer duyuyorlardı belki. Ama aldatıldılar..

Şimdi Yusuf gibi olmamız gerek.. Eğer sığınacak bir vicdan arıyorlarsa. Evet. Bizi öldürmeye gelenler bizde dirilsinler ama hâlâ inatlarında ısrar ediyorlarsa; “Zalimler için yaşasın cehennem”..

Batılıların ellerinde Kızılderililerin kanları var. Kara derililerin kanları var. Sarı ırkın gözyaşı var ellerinde.. Kendi kardeşlerinin kanları var.. Dünya savaşları, soğuk savaş ve derken bugünki krizlerde onların payı var. Dahası kurdukları düzen, darbeler, terör, sömürü çarkı, hepsi bir karabasan gibi geceleri üstlerine abanıyor. Bilimleri, felsefeleri, kültürleri, teknolojileri, ekonomik  ve siyasi düzenleri, uluslararası düzen hepsi batının sebeb olduğu felakete işaret ediyordu.

Batıda yaşananlar, ABD’deki krizin arkasında yatan asıl gerçek bu.. Batı için tarihin sonu. Batı bu hali ile kendisi himmete muhtaç bir dede, nerdeki gayrıya himmet ede.

Selam ve dua ile.