‘IŞİD Bize Dışarıdan Gelen Tehdit, Bu Nedenle İkinci Sırada’
Kürt sorunu” söylemlerinde olayında ikazlarımız olmuştu. Demiştik ki; bu ülkede sadece Kürdün sorunu yok.
Türk’ün da sorunu var.
Madem hep bir arada yaşıyoruz, o halde sorun varsa hepimizin. Ne var ki birileri kavmiyetçiliği sürekli kızıştırmak için “bizim sorunumuz” demiyordu, “benim sorunum” diyordu... İşte bu benim sorunlarım anlayışından PKK canavarı türetildi.
Şimdi bu canavar, her tarafı yakıp yıkıyor.
Başbakan Erdoğan, daha sonraları işin farkına varınca “Kürt sorunu yok, sorunlarımız var” diyerekten kesti attı amma, atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmişti.
Yetmedi ileride başımıza işler açacak olan IŞİD denilen başka bir canavarı hazırlıyorlar. IŞİD bir bakıma ikinci PKK denilen PYD’nin işini kolaylaştırıyor.
Şeytani bir proje...
Bu oyunu bozabilmemiz için hem milli birliğe hem de ekonomik güce ihtiyacımız vardır. Görüyorsunuz, dış güçlerin vagonuna takılan içteki hainlerin işi gücü Beyaz Saray.
Bu tip bir düşmanlık görüldüğü gibi basit değil.
Tanzimat’tan bu tarafa hazmedemedikleri ülkenin başına yerli halktan birisinin geçmesidir. Halk körlüğü var bunlarda. O yerli gitsin de isterse PKK gelsin.
Batı öyle istiyor, içimizdeki kafasızlar da o isteğe çanak tutuyorlar...
IŞİD denilen örgütün tanımlanmasında hayli mesafeler alındı.
Bu örgüte bulaşmayın ve de yaklaşmayın dedik.
Hatta şartlar gerektiriyorsa PKK karşıtı olarak bakın...
Bu bir tuzak...
Maksatları Suriye’nin kuzeyinden ikinci bir güçlü cephe açmak.
Ne gariptir ki mevcut muhalefet sektörü kan akıtanı, şehirleri harabeye çevirenleri pek de sever. O gibilerine özgürlükçü, barışçı diye de benzetmelerde bulunur.
O yüzden gider Esed’in elini öperler...
Cumhurbaşkanı’nın CNN International’a yapmış olduğu açıklama oldukça önemli.
“IŞİD bize dışarıdan gelen tehdit bu nedenle ikinci sırada.”
Evet doğrusu da budur.
PKK birinci tehdit, hem de sadece ülke için değil Kürt halkının da geleceği için...
Terör destekli eş başkan bakın ne diyor:
“Halk karşısında bütün ordular çaresizdir. İşte Tayyip Erdoğan’ın sarayının ordusu ve polisi de. Yenildiler yine yenilecekler.”
Ordu Saray’ın ordusu, yenildiler yine yenilecekler...
Bu adamdan ancak bu beklenir...
Cumhurbaşkanı “dört yüz milletvekili verseydiniz bu işler olmazdı” dedi diye ortalığı ayağa kaldıranlar eş başkanın ukalâlılığı karşısında neden seslerini çıkarmıyorlar?
Bu kirli benzetmeler neden gazetelerin baş manşetleri olmadı?
Çünkü tüm bu olup bitenlerin arkasındaki güçler, halkın içerisinden çıkan yerli bir iktidarı yıkıp yerine kaos denilen koalisyonları getirmek için muhalefetle işbirliği halindeler.
Hedeflerinde Türkiye’nin çıkarları yok, ortak düşmanları Erdoğan var...
...
Buradan Cumhurbaşkanı’na benim göndereceğim mesaj bilmem ulaşır mı?
Kendisi ile ilgili mal varlığı soruşturmasında hukukçularının hazırlamış olduğu savunma metni o gün savcıya verilmiş olsaydı ertesi gün başka olacaktı.
Kendisi de hatırlaması lazım, gece saat 24 sıralarında o dilekçeye ben yetiştim...
O zaman anladım ki danışmanlar yetersiz...Şimdide aynı kanaate varıyorum... Değerli Cumhurbaşkanımız, danışmanlarına bir göz atsa fena olmaz.
Çok da iyi olur diye düşünürüm...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.