Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Bu Müslim, Hakiki Müslim!

Bu Müslim, Hakiki Müslim!

Bir zamanlar kötü Kürtlerin yerine iyi Kürtlerin öne çıkarılması gereği üzerinde duruyorduk. Bu yaklaşım bazılarını kışkırtıyordu. Sol kırması liberaller buna şiddetle isyan ediyor ve karşı çıkıyorlardı. Zira onlar tersini istiyorlar Salih insan yerine yıkıcı ve kırıcı insan tipini yeğliyorlar. Maalesef biz de iyi Kürtleri sunamayınca kötüleri ortalıkta cirit atmaya başladı. Kötülerin sınırı ve merkezi yok, oynaklar! Her telden çalıyorlar. İyi Kürtler gölgede kaldı ve Kürtlerin kontrolü kötü Kürt’e, silahlı Kürt’e, onun ötesinde totaliter Kürt’e geçti.  

 İslam alimi olan Suriyeli Mustafa Müslim kardeşi Salih Müslim’in hayat hikayesi üzerinden Kürtlerin hikayesini özetliyor. Onun gibi iyi Kürtlerin soyları kelaynaklar gibi tükeniyor. İyi ihtimam istiyor kötü ise kendiliğinden yetişiyor. Bu gerçeği Türkler için de söyleyebiliriz. Yapılması gereken en azından insanların model alabilecekleri iyi insanları göz önünde bulundurmaktır. Gördüğünüzde kendisinin Allah’ı hatırlattığı kimselerden bahsediyorum. Bunlardan birisi de İmadüddin Reşid. Bu isimler geri planda kaldılar. Bunları Abdulbasıt Seyda gibi nerede gezdiği belli olmayan tiplerle de karıştırmayalım!

 Mustafa Müslim, Anadolu Ajansı’na hem PYD hem de kardeşi Salih Müslim hakkında bildiklerimizi paylaşıyor. Bölgedeki sistemler ve rejimler Kürtleri Marksizm’in ve ırkçılığın kucağına itiyor. Salih Müslim de bu anafora ve dalgaya kapılanlar arasında yerini alıyor. Bununla birlikte herkesin ilişki ve dostluk kurmak için can attığı ve vazgeçemediği bir örgütü temsil ediyor! Nasıl oluyor? Sebebini ve hikmetini yıkıcılığında aramak gerekir. Marksizm ve ulusalcılık terkibi yıkıcılığa götürüyor. Bu yüzden bölgeyi yıkmak ve avuçlarına almak isteyenlerin maşaları. Devlet Bahçeli’nin dediği gibi IŞİD piyon PYD ve PKK ise maşa. ABD ve küresel güçler tavşana kaç tazıya tut formülüyle ikisini de yıkıcı emellerine alet ediyor.

***

 PYD Eş Başkanı Salih Müslim’in ağabeyi Prof. Dr. Mustafa Müslim, PYD’nin, Suriye’deki Kürtlerin yüzde 10’luk bir bölümünü temsil ettiği halde alan hakimiyetini kurmalarını dipçik gücüne bağlıyor; “PYD’nin güçlü olmasının sebebi ellerinde silah olmasıdır. Kendilerine muhalif olanları tutukluyor ve karşılarına farklı bir görüşle çıkılmasını da istemiyorlar.” Sanki ağzından IŞİD’in tanımını dinliyorsunuz! Öncelikli olarak totaliter bir örgüt. The Wall Street Journal gazetesinin övündüğü kadar var. PYD için, ‘Marksist müttefiklerimiz’ ibaresini kullanmıştır. Bir zamanlar yine aynı ABD, Nasır için ‘tarafsız müttefikimiz’ tabirini kullanmıştır. Bu örgüt totaliter, Marksist ve terörist bir hareket olduğuna göre ABD bununla niye iş tutuyor? Bununla iş tuttuğuna göre aynı evsafı taşıyan IŞİD’den niye uzak duruyor? Savaşıyor? Sadece ideolojik farktan dolayı mı? Bu durumda ABD’nin Marksistleri İslamcıları yeğlediğini söylememiz gerekecek. Demektir ki, ABD kalkanı tersine çevirdi. Soğuk Savaş döneminde yeşil kuşağı yeğlerken şimdi kırmızı kuşağı yeğliyor. Sovyetler’in çekilmesine kadar mücahitlerle el üstünde tutuyordu. Ardından mücahitler gözünde karabasan oldu. IŞİD ile PYD bütün vasıflarında ortak; bir tek ideolojik istikametleri uymuyor! Totaliter yapılarıyla herkesi sindiriyor ve baskı altına alıyorlar! Bu durumda ABD’yi İran gibi kendi kriterleriyle terör hamisi ülke olarak saymamız  gerekecek! Rusya da PKK’yı terörist olarak görmediğine göre hangi kriterle IŞİD’i terörist görüyor? PYD’nin IŞİD’den eksiği ne? Bu durumda Rusya’nın da ABD gibi terörist olduğunu söylememiz gerekecek. Öyledir de. Ruslar, Amerikan silahlarının terörist ellere geçtiğini söylüyorlar. Halbuki, ABD yanlış ellere geçeceği endişesi ile ılımlı muhaliflere bile nitelikli silah tedarik etmiyor. Herhalde Ruslar Türkiye gibi PKK’nın eline geçen Amerikan silahlarını da kastetmiyorlar!  

Mustafa Müslim, PYD’nin basını iyi kullandığını söylüyor. İtirazım var. Onlar mı kendilerini iyi pazarlıyorlar yoksa uluslararası medya mı onları çok dinliyor ve çanak tutuyor? Uluslararası basın sanki bir yerlerden talimat almış gibi sadece PKK’yı değil aynı zamanda Şiilere de arka çıkıyor! Aynı anda ABD ve AB, operasyonlar başladığında Türkiye’nin PKK unsurlarına karşı dengeli davranmasını istemedi mi? Batılıların onlarda hoşuna giden bir şey olmalı? Acaba imansızlıktan ve yıkıcılıktan başka nedir?

Suriye’de askeri çözüm istemeyen ABD, daha açık ifadesiyle Esat’ın yenilmesini istemiyor. Rusya ise Esat’ın yenmesini istiyor. Farkları bu kadar.

 Mustafa Müslim, Ulusalcı/şuubi, Marksist damarı temsil eden kardeşi Salih Müslim’in eğitimini Türkiye’de tamamladığını hatırlatıyor. Kardeşini İstanbul’a “ilim öğrensin” diye gönderdiklerini anlatan Müslim, “Orada başka kişilerle tanıştı. Bunu anladığımda ona Suudi Arabistan’da iş bulduk. On yıl çalıştıktan sonra işinden ayrılarak Suriye’ye döndü. Ülkemizde sol ve milliyetçilerle çalışmaya başladı” ifadesini kullanıyor.

  Silaha dayanan silahla yıkılır. İçimizde, ‘masada silah yok’ diyerek PKK’yı şımartanlar utansın!

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi