Uyanık “Kürtçü İslamcı”lara Uyarılar
Artık iyice sıkılmaya başladım bu sözde “İslamcı Kürtlerden”. Biz alttan aldıkça hakarete varan sözler duymaya başlıyoruz. Müsamahanın da bir sınırı var. Anlayış bir odun bile olsa, onun da iki tarafı olması gerekmez mi?
Neymiş?
“Ulus Devletin kurulduğu 1923’ten çatışmaların başladığı 1984’e kadar Kürtler red, inkâr ve asimilasyon politikalarına maruz kalarak zulüm, baskı ve şiddet altında yaşamışlar. İnsani, hukuki ve ahlaki olmayan muamelelere tabi tutulmuşlar.”
- Kimlermiş bu tabi tutulanlar?
- Kürtlermiş.
- Kimmiş bu tabi tutanlar?
- Türklerin ulus devleti?
- Kim bu zulmü seyrederek onaylamış?
- Türkler…
- Onlar hiç zulüm görmeden yağ bal içinde mi yaşamışlar?
- Görmüşler de, o kadar değil…
- Kim zulme baş kaldırmış?
- Kürtler.
- Başka ırklardan olanlar hiç başkaldırmamışlar mı bu zulme?
- Kaldırmışlar da, o kadar değil…
- Peki, Kürtler nasıl başkaldırmış?
- Dün Şeyh Said ile, bugün PKK ile.
- İki başkaldırı arasında bir ortak nokta var mıdır?
- Evet, Kürt hareketi olması.
- Bu Şeyh Said merhuma da, İslamcılığa da yapılmış en büyük hakarettir ve bu “İslamcılık” görüntüsü altında yapılan bir cahiliye davasıdır. Her neyse, ne olacak şimdi?
- Mazlumdan yana tavır alarak zalime karşı çıkılacak.
- Marksist, Leninist, dinsiz, cami ve Kur’an yakan, İslam ile savaşan PKK’nın yanında mı olacakmışız?
- PKK’nın yanında olmasanız bile ulus devletin de yanında olmayınız. PKK ile savaşan askerin, polisin yanında olmayınız. En azından tarafsız kalınız.
- Peki bu PKK teröristlerine bir sözün yok mu?
- Onlar mazlum Kürt halkı için savaşıyorlar.
- Peki, onlar kazanırlarsa ne olacak?
- Yahu onlar zaten belli.
- Nasıl yani?
- Onlar da laik, ırkçı, dinsiz, ama Kürt halkı için çalışıyorlar.
- Bunun seninle alakası ne ey İslamcı Kürtçü Efendi? Şimdi biz de “Ulus devlet de Türk halkı için çalışıyor” mu diyelim? Peki, nereye gitti sizin bizim İslamcılığımız? Bir şey söyleyeceksen tek taraflı söyleme arkadaş. Şu PKK lanetine de bir sözün olsun yani…
- Kem küm…
Eğer “İslamcılık” “devlet, toplum ve yönetim bilinci yoğun olan Müslümanlık” anlamında ise, İslam’dan başka bir aslî değer yoksa, ne demek “İslamcı Kürt”?
Ne demek şu laf?:
“Müslüman Türkler sistemin yanında yer alarak Kürt hareketine karşı çıkmamalı, onlarla savaşmamalı, en azından sistemin silahlı gücü polis ve asker ile PKK arasında tarafsız kalmalıdırlar.”
Siz aklınızı mı yediniz yahu? Bu ne seviyesizliktir böyle?
Bak kardeşim, biz sistemin yanında değiliz. Bilakis vatanımızın, milletimizin, malımızın, ırzımızın, namusumuzun, dinimizin ve medeniyetimizin yanındayız. Asker olmasa da, polis olmasa da, PKK vatanın her tarafını sarsa, şehirlere hendekler kazsa, kamu mallarını yaksa, halkın mallarını yağmalasa, camileri ateşe vererek Kur’an’ları yaksa, dinimizi yok etmeye çalışsa, iyi mi olur? Bunu mu istiyorsunuz bizden?
Asker olmasa, polis olmasa, bu kanlı teröristleri kim durdurur?
Yok “İslamcılık” kılıfına gizlenmiş uyanık Kürtçü Efendi, yok öyle yağma. Biz, her zaman vatanımızın, milletimizin, malımızın, ırzımızın, namusumuzun, dinimizin ve medeniyetimizin yanındayız. Asker ve polis iç ve dış düşmanlara karşı bunları koruduğu sürece onların da yanındayız. Yanlışları varsa, biz düzeltiriz. Ama onları fitne fesat kafirlerin ve maşalarının karşısında yalnız bırakmayız.
Ya siz? Siz de “Kürtlerin özgürlük hareketi” diyerek cami ve Kur’an yakan Marksist Leninist komünistlerin yanında mı olacaksınız?
Evet, diyorsanız, iman tazeleyiniz.
Hayır diyorsanız, “Kürt hareketi” demekten vaz geçiniz.
Ne demek “Kürt hareketi” Allah aşkına? İslamî hareketin Türk’ü, Kürt’ü, Arab’ı, Acemi olmaz. Sadece “Müslüman”’ı olur. İslamcıların da “Türk Hareketi”, “Kürt Hareketi” vs. olmaz. Sadece “İslamî Hareketi” olur.
Sen devlete söylediğin kadar bir kere de yüzünü PKK’ya dön ve ona da bir laf söyle. Sonra gel, çözümü İslam’da beraberce araştıralım, olmaz mı uyanık İslamcı Kürtçü kardeş?