Adaletin katilleri (1)
Adalet dinin omurgası, insanlığın en temel dayanak noktasıdır. Eğer adaletiniz yoksa merdivenler bir bir çöker ve siz aşağı doğru inersiniz. O vakit, yırtıcı bir kurttan, vahşi bir kaplandan farkınız kalmaz. Çünkü doğada yaşamlarını sürdürmeye çalışan bu hayvanlarla bizi ayıran bazı değerler vardır. Düşünmek, inanmak, hissetmek, adil olmak ve soru sormak...
Adalet insanlığın lambasıdır, kim onu söndürürse karanlığın yayılmasına ve insanlığın çöküşüne neden olur. Kim insanlığı öldürmüşse, kim bebekleri katletmişse, kim kadınları, yaşlıları mahrum bırakmış, masum insanlara açlığı ve yoksulluğu reva görmüşse bilin ki o zihniyet adaletten yoksundur.
Başınızı kaldırın ve bakın etrafınıza.
Karanlıklar içinde yaşam savaşı vermektedir insanlık.
Ötelerden gelen çocuk sesleri, ağıtlar, yakarışlar, temenniler barış demokrasi ve özgürlük kavramları ile kamufle edilmeye çalışılmakta ve adalet ayaklar altında can çekişmektedir.
Duyun kardeşlerim, insanlığı katilleri aramızda, insanlığın katilleri ellerini kollarını sallayarak yürümeye devam ediyorlar.
Duyun kardeşlerim insanlığın katilleri kendilerini dünyanın efendisi ilan ettiler.
Peki, bizler ne yaptık? Acıdır ama tereddütsüz teslim olduk, eteklerine yapıştık düşmanın, onlar yaptı biz susalım demekle yetindik, hisleri ölmüş bir canlı gibi işitemez olduk çocukların seslerini.
İnsanlığın katilleri bizleri hizaya getirmeye çalışıyorlar kardeşim, bizler ise bu cenahların eteklerine yapışıp hiç tepki vermeden teslim oluyoruz…
Birbirimizi suçladık, kardeşlerimizi ırkı, mezhebi, düşünce ve yaşam tarzlarıyla yargılayıp mahkûm ettik. Onlardan selamı sabahı kesecek duruma düştük. Ama insanlığın katillerine hep göz yumduk. Katledilirken adalet biz uzaktan seyretmekle yetindik. Ne ağladık ne hüzünlendik… Biz adaletin katli ile birlikte insanlığımızı da kaybettik kardeşim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.