Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Fanatizm körleştiriyor (2)

Fanatizm körleştiriyor (2)

Fertler sosyalleşme sürecinde, doğup büyüdükleri toplumun kültürel-tarihsel kodlarını içselleştirerek kendilerini oluştururlar. Bu doğal bir süreçtir. Dini ve etnik kimliklerimiz bu süreçte gerçekleşir. Kültürel kodlarımızla kişisel kodlarımız o kadar iç içe geçmiştir ki, doğup büyüdüğümüz toplumla adeta bütünleşiriz.

Kişi sosyal çevrede gördüğü tutum ve davranışları içselleştirmekle kalmaz aynı zamanla kendileştirir. Dış dünyada olup biten her şey, kişinin iç dünyasında şemalar halinde kategorize edilir ve depolanır. Zamanla kişi kendi türüne ve nesnelere akrabalık hissi ile bağlanır.

Mesafe olarak birbirlerine uzak olan kimseler Kolektif kimlik kodları vasıtasıyla birbirlerine bağlanır ve müşterek değerler ekseninde birleşirler. Duygu düşünce ve eylem bakımından müştereklere sahip olan fertler biz duygusu etrafında birleşirler. İslam’ın tavsiye buyurduğu İslam kardeşliği bu bağlamda önemli bir yere sahiptir. Müslümanlar farklı coğrafyalarda doğup büyümüş ve farklı dilleri konuşan kimselerle bir araya geldiklerinde biz duygusu ile hareket eder ve bu kişilerle ortak bir dilde birleşirler. Birbirlerinin dillerine yabancı olsalar da hal dili anlaşır ve el ele verirler.

Günümüzde fanatizm maksatlı olarak desteklenerek, kardeşlik duygusu zayıflatılmış, insanlar birbirlerinin yanında değil karşılarında yer almaya başlamışlardır. Fertler bir gruba, bir ideolojiye, bir politikacıya, bir sporcuya, bir şarkıcıya karşı saplantılı hale gelerek inanç değerlerini ikinci planda tutmaya başlamışlardır. Kişinin tuttuğu kişi ya da grup inandığı değerlerin önüne geçmiştir. Fanatizm bu insanları zihinsel yoksulluğa sürüklemiş ve asli görevlerini unutturmuştur.

Bir kişiye ya da bir gruba sevgi ile bağlanmak sağlıklı bir durumdur. Kişinin bağlandığı şeyi saplantı haline getirmesi ve kusurlarını görememesi ise bir patolojidir. Fanatik kişinin bilinci körelmiştir, bağımlısı olduğu kişi ya da grubun söylemini körü körüne dillendirerek kendine bir yer edinmeye çalışmaktadır. Bu durum dinin omurgası olan adalet kavramını yaralamaktadır. Oysa şartlar ne olursa olsun adaleti ayakta tutmak her Müslümanın görevidir. Çünkü adalet hayatın kemik noktasında yer alan önemli bir değerdir.

HZ. FATIMA’YI ANMA PROGRAMINA DAVET

Değerli kardeşlerimiz, bu yıl Hz. Fatıma’yı anma programı 24 Nisan 2016 13:30-16:00 arasında Fatih Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde yapılacaktır.

Bu yıl programın konsepti tüketim ve israf üzerine olacaktır. Konuşmacılarımız, skeçlerimiz, canlı performansla sunulacak ezgi ve türkülerimizin ana teması tüketim ve israf üzerinedir. Tiyatronun son bölümünde Hz. Fatıma ve ailesi hakkında inen “İnsan” suresindeki ayetler Oratoryo şeklinde sahneye konulacaktır. Programın sonunda bir kişi çekilişle MESCİDİ AKSA-KUDÜS’e gönderilecektir.

Türkiye’nin değerli akademisyen, entelektüel ve ilahiyatçılarının kaleminden Hz. Fatıma’yı farklı açılardan anlatan kitabın hediye edileceği program seyircilere ikramla son bulacaktır.

Her yıl kadın erkek seyircilere birlikte sunduğumuz programımıza salonun küçüklüğü sebebiyle bu yıl sadece hanımefendileri davet ediyoruz.

Hz. Fatıma Platformu

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi