BEDENİN yönetimi ahlakla gerçekleşir. Eğer kalbine, duygu ve düşüncelerine söz geçiremiyorsan ne kendine ne çevrendeki insanlara faydalı olabilirsin.

Unutma aydınlık ve bereketli bir yoldasın. Burada bedenini ve ruhunu İslam’a çevirecek ve ıslah edeceksin.

Sonra anne babanın, kardeşlerinin, konu komşunun ve çocuklarının da kılavuzu olacak ve onların yollarını aydınlatacaksın. Çocuklar kendilerini yolların hangi noktasında nelerin beklediğini bilemezler. Tehlike dehlizlerini önceden kestiremezler. Sen onların önünde yürüyecek ve yön göstereceksin.

Anne baba olmak sadece çocuğun karnını doyurmak mı zannediyorsun?

Çocuğu meslek sahibi yapmakla sorumluluktan kurtulacağını düşünüyorsan yanılıyorsun. Önce insanlık, önce ahlak ve maneviyat diyecek ve yola öyle çıkacaksın.

Unutma, evrende başıboş dolaşan bir nesne değilsin.

Sorumluluktan kaçma şansın yok.

Tek başına bir ümmetsin sen…

Zinde bir ruha sahip olmalısın. Yürüdüğün yolda ihtiyacın olacak şeyler şunlardır: Dik bir duruş

İlmi bir derinlik

Takva üzere devam eden bir yol

İbrahim’ce bir yürüyüş

Bir tohumdan bir bahçe, bir bahçeden bir orman orta çıkar.

Bir tohum bir ağaçlar topluluğuna gebedir. Bir insanın gönlündeki mum koca bir toplumu aydınlatabilir.

Kalabalıklar arasından yükselen bir ses bütün insanlığı peşinde sürükleyip çığırlar açabilir.

Fakat bunun için inanç, azim ve sabır gibi değerleri kuşanmalı ve yola öyle çıkmalısın.

Bunu unutma…