İthal edilen düşünceler
İthal edilen ürünler deyince aklınıza sadece yiyecek ve giyecek ürünler gelmesin. Bugün kirlenmiş bilgi ve düşünce kalıpları medya üzerinden bizim çocuklarımıza ithal ediliyor. Toplumumuzda söylemleri ile batı değerlerini yererken, tutumları ile göklere çıkaran bir kesim var. Bu insanlar kendilerini farklı bir kulvarda gösterseler de batı değerlerinin hamiliğini yapan gönüllü kölelerdir. Ve ne yazık ki bu kimselerin yaşam tarzları özellikle genç nesli fazlasıyla etkilemiş ve dönüştürmüştür. Çocukların eğitimi konusunda yerli kaynaklarımızı rafa kaldırıp, batı kaynaklı çalışmalardan beslenen anne babalar ise ithal düşüncenin yayılmasında etkin olan bir diğer kesim.
Geçtiğimiz hafta gençleri hedef alan bir haber dikkatimi çekti. “ABD de yapılan bir araştırmada yirmili yaşlarda baba olan kişilerin depresyona yatkınlığı diğerlerine göre daha fazlaymış. Bu konuyla ilgili yapılan bir araştırmaya 25 yaşında on binden fazla kişi katılmış ve katılımcıların çoğunda sözde depresyon riskinin arttığı gözlemlenmiş. Her nasıl olduysa bu kişiler bekârlığa özlem duyuyor ve kendilerini özgür hissetmiyorlarmış.
Bu haberi okuduğumda aklıma bazı sorular takıldı:
Acaba dünyaya bir defa geliyorsun özgürlüğünü yaşayacaksın diyen gençlerimiz buradan mı besleniyorlar
Bu araştırma İslam ülkelerinden birinde yapılmış olsaydı, nasıl bir sonuç ortaya çıkardı
Daha evvel yapılan araştırmalarında evliliğin kişiyi yanlış alışkanlıklardan ve suç unsurlarından koruduğunu ortaya koyan zihniyet şimdi ne oldu da bunun aksini iddia etmeye başladılar
İslam toplumlarında gençlerin büyük çoğunluğu 25’li yaşlarda evlenir ve evin bütün sorumluluğunu eşleri ile birlikte üstlenirler. Söylenenin aksine anne ya da baba olmak bu insanları olgunlaştırır ve hayatla bağlarını güçlendirir. Doğacak çocuğun sorumluluğunu almak, evin geçimini sürdürmek, bu kişilerde sabır ve merhamet gibi temel duyguların gelişmesine yardımcı olur.
Evliliklerde paylaşım ve saygı esastır. Kişi artık ben duygusu ile değil biz duygusu ile hareket etmeye başlar. Evlilik yanlış alışkanlıklara ve suç unsurlarına karşı kalkan olur ve kişiyi korur. Fakat bu gerçeği çocuklarımıza bir türlü anlatamıyoruz. Çünkü onlar bizim tavsiyelerimizi dikkate almıyor, ithal edilen bilgi kırıntıları ile hareket ediyorlar. Ne acı!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.