Cemal Nar

Cemal Nar

Sesimiz Çıktıkça Haykıracağız

Sesimiz Çıktıkça Haykıracağız

Bir sesim soluğum kaldı. Ne yapayım, ihtiyar bir adamım. Her yere koşamıyorum. Buradan, uzlette oturduğum münzevi köşemden avazım çıktığı kadar haykırıyorum:

Ey Müslümanlar ve onlara rehberlik edenler, ey liderlik ve önderlik edenler! Lütfen Suriye’yi Unutmayınız. Irak’ı unutmayınız. Afganistan’ı, Pakistan’ı, Mısır’ı unutmayınız. Kâfirlerin bombaları ile İslam Beldeleri yerle bir ediliyor, parası da Müslümanlardan alınıyor, sonuçta bizi öldüren silahın parası da bizim kesemizden çıkıyor.

Şimdi bu aziz vatanımız Türkiye’de, Allah Teâlâ’nın lütuf ve keremi ile Müslümanlar kendi kıvamlarının üstünde, hak ettiklerinin ötesinde bir nimet yaşıyorlar. Ama asla unutmayın ki daha batıcı, materyalist, pozitivist, seküler laik sistem öyle duruyor, Batı medeniyeti hala içimizde kurumları ve yasaları ile yaşıyor, evlatlarımız gayri milli eğitimin çarklarında imanlarını kaybediyorlar. İnsanımız materyalist ve seküler ideolojilerle farkında olmadan kâfirleştiriliyorlar. Yani daha alacağımız çok mesafeler, aşacağımız çok engeller, nazlı yârimizle aramızda daha çok ulu dağlar var.

Size Maraş’tan ağlayarak yazıyorum. Tıpkı dermanının bittiği yerde “Han Duvarlarına” kahrını yazan hemşehrim gibi haykırıyorum:

 

Garibim namıma Kerem diyorlar

Aslı'mı el almış harem diyorlar

Hastayım derdime verem diyorlar

Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış'ım ben.

 

Bizi dağda taşta kurda kuşa yem etmeyiniz! Yarimizi yabanlar alıp da harem etmesinler! Bu karanlık ve soğuk han duvarlarında kahrımızdan verem edip, intil edip inim inim inleyerek öldürmeyiniz bizi. Allah Teâlâ’tan korkunuz, sorumluluklarınızın bilincinde olunuz, din ve ümmet davasına zarar vermeyiniz. Hele hele ihaneti hiç etmeyiniz.

Yoksa bunun vebali çok büyük, matemi çok acı, azabı çok çetin olur.

Ey bin bir emeğin bir araya gelerek boyunlarına “mukaddes emanetlerin mesuliyetini” yükledikleri zevat, görmüyor musunuz, düşman hepinizi birden yemek istiyor. Böylece en zor ülke olan Türkiye’yi de iç savaşla küçük ve etkisiz, sıradan bir Arap Emirliğine benzetmek istiyor. Allah aşkına, şairin dediği gibi, bizi “yabanın hayduduna” teslim etmeyin:

 

Ey Maraşlı Şeyhoğlu, evliyalar adağı!

Bahtına lanet olsun aşmadınsa bu dağı!

Az değildir, varmadan senin gibi yurduna,

Post verenler yabanın hayduduna kurduna!

 

Ey aklı başında olanlar, şimdi Suriye’de barış olsa neye yarar? Her halde “Ba’de harabi’l Basra” sözü böylesi haller için söylenmiştir. O işkence fotoğraflarını gördünüz değil mi? Ve her gün ekranlarda seyrediyorsunuz; her yer yakıldı yıkıldı. Millet katliamdan geçti. Açlık ve susuzlukla, ya da göç yollarında kırıldı gitti.

Barış olsa bile – ki bir an evvel olmalıdır - harap olan ülkeyi yeniden yapmak için enkazı yıkıp kaldırmak gerek. Bu ne büyük bir musibet Allah’ım!

Ey bu vatanda savaş naraları atanlar, ne yani, biz de mi böyle olalım istiyorsunuz? Hala bu beladan da mı ders almayacaksınız? Akıllı adam başkasının musibetinden ders alabilen adamdır. Yoksa siz de arkanızdan gelenlere acı bir ders mi olmak istiyorsunuz?

Ey F. Gülen, senden ne kadar rica ettik, “lütfen hizmetini yeniden kendi alanına çek, işin olmayan işlere karışma” dedik, dinletemedik. Meğerse ipin elinde değilmiş. Boynundan tasmalarla CİA, MOSSAD, MI6, beynelmilel siyonizme ve sermaye gücüne bağlıymışsın. Din zaten gitmişti. Sana vatanına bile ihanet ettirdiler sonunda. Vatansız bir serserisin şimdi dünyada!

Ey hükümet, hem devlet içinde devlet olan cunta eşkıyasının üstüne git, hem de milletin elini kolunu bağlayan köhne yapının. Bu arada yolsuzlukların da üstüne git, fırsatçılara izin verme!

Ey muhalefet, şimdi hükümetle el ele vererek ülkenin büyük sorunlarını halletme zamanıdır. Hak ve hukuka dayalı bir anayasa yapma zamanıdır. Lütfen bu işleri el birliği ile yapın, adil bir seçim sistemiyle zamanı gelince seçimlere gidin. Millet kimi seçerse idare yetkisi tartışmasız onun olsun.

Ey millet, biz de sakin olalım artık. Aklı başında hareket edelim. Bir söz faydalı olacaksa onu güzelce ifade edelim, nazik ve kibarca konuşalım. Beceremiyorsak, bari susalım lütfen!

Yeni bir milat olsun, millet iradesine dayalı yeni bir sistem kurulsun, yep yeni, pırıl pırıl güçlü bir devletimiz olsun inşallah!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Cemal Nar Arşivi