Ağustos’un ilk haftası kızımın evlilik merasimi vardı. Bu vesileyle uzun süredir görüşemediğimiz birçok dostumuzla görüşme imkânı bulduk. Yaşam deyince nefes alıp verdiğimiz ana odaklanır, bir adım ötesini göremeyiz. Bir gün sonra, bir ay sonra bir yıl sonra hangimiz nerede olacağız bunu bilme imkânına sahip değiliz. Büyüklerimiz “her şey insan için” demişler ama nedense hayatımızın tekdüze devam edeceğini düşünürüz.

Kızımın düğün merasiminde epey zamandır görüşemediğimiz arkadaşlarımızla birbirimize bakmış “zaman ne çabuk geçti, çocuklar ne çabuk büyüdeler” demiştik. Aynı gün eşimin kadim dostu Selim Bey ve eşi Hatice Hanım da teşrif etmişler ve bizi onurlandırmışlardı. Ayaküstü birkaç kelam etmiş bu özel günde bizi yalnız bırakmadıkları için kendilerine teşekkürlerimizi bildirmiştik. Başta dediğim gibi “ her şey insan için” Bir saat, bir gün bir ay sonra neler yaşayacağımızı bilemeyiz. Bu karşılaşmadan bir say sonra Selim kardeşimizin vefatını öğrendik. Nedense bizler ölümü hep hasta ve yaşlılara yakıştırırız. Sağlığı ile ilgi bir sorunu olmadığından kardeşimizin vefatı hepimizde şok etkisi yaptı. Ve zihnimden hiç atamadığım o soruyu yeniden sordum: Neden yakınlarımızla daha fazla vakit geçirme imkânı bulamayız Nihayetinde ölümün bizi hangi gün ve hangi noktada yakalayacağını bilemeyiz.

Rabbimizin kime ne kadar ömür biçtiğini önceden kestirme imkânımız yok. Büyük annemin dediği gibi vade geldiğinde bir şey bahane olur ve hayata veda edip gideriz. Sabah evinden vedalaşarak ayrılan bir gencin vefat haberinin geleceğini, sağlıklı bir adamın işinin başında aniden veda edebileceğini, elem bir kaza ile bir ailenin vefatını Allahtan başka kim bilebilir ki Yarınımızın ne olacağını biz bilemeyiz ancak Rabbimiz bilir. O yüzden siz, siz olun sevdiklerinizle her karşılaştığınızda son karşılaşmanız olacakmış gibi yaklaşın, helalleşin onlarla daha verimli vakit geçirmeye çalışın. Daha dün görüştüğünüz bir yakınınız, bir dostunuz hiç beklenmedik bir vakitte hayata veda edebilir o yüzden dostlarınızı aramayı ihmal etmeyin. Evinizden çıkarken eşinizle çocuklarınızla konuşurken bir misafir olduğunuzu aklınızdan çıkarmayın. Onları incitmeyin, onlarla ilişkilerinizde hakkaniyet ölçülerini dikkate alın. İnsanlarla yaşadığınız sorunları büyütmeyin, ölümün peşinizde olduğunu düşünün ve karşı tarafı affedin.