Hasan Karakaya

Hasan Karakaya

Düğün ve Golf... Ya da, kartelin maçası!

Düğün ve Golf... Ya da, kartelin maçası!

İnancım; “fasık”tan yani “yoldan çıkmış”tan gelen bir haber konusunda daima “dikkatli” olmam ve sürekli “uyanık” bulunmam gerektiğini, dahası; “Durup, gerçeği araştırın!.. Yoksa, istemeden insanların hukukuna tecavüz eder ve sonra yaptığınızdan pişmanlık duyarsınız” diye emrettiğini bildiğim halde; itiraf ediyorum, bunu yapmayıp, “kartelin gazı”na geldim... Sadece inanan bir insan olarak değil, “mesleğin puştlukları”nı da bilen biri olduğum halde; evet “yanlış” yazdım ve ayetteki ifadesiyle “insanların hukukuna tecavüz eden” bir suçlamada bulundum... İşte bugün, dün yaptığım “hata”yı telâfi etmek ve “gerçeği yazmak” istiyorum...

KARTELİN YAZDIKLARI YALAN!
Malûm, dün “kartel gazeteleri”nde yer alan ve “Türkiye 15 vatan evladının acısıyla yanıp kavrulurken AKP’li vekiller düğünlerde davullu-zurnalı halay çekti” şeklindeki haberi hiç sorgulamadan, hiç araştırmadan ve de hiç şüphelenmeden olduğu gibi köşeme almış, sözkonusu “düğün”le ilgili olarak AK Parti Milletvekilleri Hasan Kara ve Saffet Kaya’yı ağır şekilde eleştirmiştim.
Demiştim ki;
Hasan Kara’nın da, Saffet Kaya’nın da bu yaptığı, en hafif tabiriyle “vurdumduymazlık”tır!..
“15 askerin şehit olduğu” haberi gelmesine rağmen “düğün programı”nı değiştirmeyip “eğlence”ye devam etmek, asla tasvip edilemez!..
Bunu; bir “kaygısızlık”, bir “saygısızlık” ve hatta “densizlik” olarak gördüğümü özellikle belirtmek istiyorum... Madem haber geldi, o halde “oyun ve eğlence iptal” edilebilir, “Kur’an” ve “Mevlit” okutularak program sürdürülebilirdi!..”
Evet, bunları yazdım... Hem de; “kartelin puştları”nı ve “mesleğin puştlukları”nı çok iyi bilen biri olduğum halde, “kartelin yazdıkları”na inanma gafletine düşerek!..
Meğer, olay, hiç de “kartelin yazdığı gibi” değilmiş!..

HASAN KARA VE GERÇEKLER!
Dün sabah AK Parti Kilis Milletvekili Hasan Kara aradı... “Düşmanın taşları değil, dostların gülleri yaralar beni” deyip, “olayın aslı”nı anlattı...
Söyledikleri özetle şöyleydi:
“Üzülerek belirtmek istiyorum; bazı basın yayın organlarında olay yüzde yüz çarpıtılarak, tam tersine çevrilerek, daha da kötüsü şehitler üzerinden rant elde etmeye çalışılarak yayınlanmıştır.
Bir yandan şehit analarını yaralarken, bir yandan da bizim iyi niyetle yaptığımız şehitlere saygı programını yüreğimizi yakacak, hepimizi üzecek, hepimizi kahredecek olaya dönüştürmüşlerdir...
Oğlum Mehmet Enis’in; tarihi 2 ay önceden kararlaştırılmış sünnet düğünü ile ilgili olarak; bu düğünün devlet imkânları ile gerçekleştirildiği iddiaları tamamen yalandır!.. Sahaya dökülen mıcırı kendi paramla aldım... Mıcırın fazlasını; öğrenciler çamurdan kurtulsun diye Karakoyunlu Okulu’nun bahçesine döktürdüm... Sahaya döşenen parke taşlarını da kendi paramla aldım... TEDAŞ’a çamur atmasınlar!.. Sahaya dikilen elektrik direğini belediyeden aldık... Basın mensuplarına da kesinlikle müdahale olmadı... Düğün sonunda kasetlerinin alındığını iddia etmişler... Kasetlerini aldıysak, o görüntüleri nasıl yayınladılar?!?”

KARTEL BUNLARI NİYE GİZLEDİ?
Evet, bu iddialar “kartel gazeteleri”nde yer aldı ve Hasan Kara da iddiaları cevapladı...
Hayır, sadece iddiaları cevaplamakla kalmadı; bildiğim kadarıyla, dünkü AK Parti Meclis Grubu’nun basına kapalı bölümünde “Başbakan Erdoğan’ın daveti” üzerine “kürsü”ye çıktı ve orada milletvekillerine “düğünün harcama faturaları”nı gösterdi...
Sanıyorum o “fatura”lar arasında; kartel gazetelerinin “stadyum” dediği, fakat aslında “harman yeri” olan saha için Spor Müdürlüğü’ne ödenen “850 milyonluk kira bedeli”nin faturası da vardır...
Bütün bunlar tamam da; şu “halay” meselesi nereden çıktı?.. Kartel gazetelerinin iddia ettiği gibi; 15 şehide rağmen, o sünnet düğününde, gerçekten de “halay” çekildi mi?
İşte Hasan Kara’nın cevabı:
“Biz şehit haberini alır almaz arkadaşlarımızla bir toplantı gerçekleştirdik. Önümüzde 2 şey vardı... Ya düğünü iptal etmek ya da düğünü şehit cenazelerine uygun hale getirmek.
Toptan iptal edip, bir hafta 10 gün sonra yapmam mümkün değildi... Çünkü önceden kararlaştırılmıştı. 2 ay önceden kararlaştırılmış bu düğünü iptal etmeyerek bu programı şehitleri anma haline getirdik.
Bizim âdetimiz misafirleri davul zurna ile karşılamaktı ama biz bunu değiştirerek mehter havası ile karşıladık. Sıra gecesinin oyun havalarını değiştirdik. İlahiler söyleyerek şehitlerimizin ruhuna Fatiha okuduk.
Kilis’te, bir mevlithan grubu ile anlaşarak şehitlerimizin ruhlarına Fatiha’lar, Yasin’ler ve Mevlit’ler gönderdik.
Biz bunu yaparken, şehit analarının ve şehit kardeşlerimizin bizden farkının olmadığı bilinci ile hareket ettik.
Gazeteler gençlerin halay çektiğini vermişler. Arkadaşlara sordum, ‘Nedir?’ diye... Arkadaşlar bana; ‘Bizim sanatçımız kahramanlık türküleri söylerken bizim âdetimizdir. Biz askere insanlarımızı halay, davul-zurna ile uğurlarız... Bu arkadaşlar da sırf biz PKK terör örgütüne karşı biz de varız, biz de askere gitmeye hazırız, biz de şehit olmaya hazırız... diye ufak bir halay çektik’ dediler...
Ben de bununla gurur duydum. Ben buradan gururla söylüyorum. Kilis topraklarına terörün t’si bulaşmamıştır.
Benim ve Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım’ın şanlı Türk bayrağı altında konuşmaları meydanda, yayınlasınlar.”

KARTEL MEDYASINA 4 SORU
“Kartel gazetelerinin iddiaları”nı ve iddiaların muhatabı “Hasan Kara’nın cevapları”nı dinlediniz...
Benim inancım o ki;
Hasan Kara, doğruyu söylüyor!..
Peki, bu kanaate nasıl vardım?..
“4 sebeple” bu kanaate vardım...
¥ BİR- O düğünde Doğan Haber Ajansı’nın muhabir ve kameramanları vardı... Televizyon ve gazetelerde yayınlanan haberlerde, “muhabirlere müdahale edildiği ve kasetlerinin ellerinden alındığı” iddia edildi...
O zaman düşünmedim ama şimdi sorayım: “Kaset”ler elinizden alındıysa, o “görüntü” ve “fotoğraf”ları nereden ve nasıl yayınladınız?..
Demek ki, “yalan” söylediniz!..
¥ İKİ- Şehit haberlerinin tören alanına ulaşmasından sonra, programın ağırlaştırıldığını, programın ilâhi ve mevlid ağırlıklı bir törene dönüştürüldüğünü bildiğiniz ve gördüğünüz halde, niye o görüntüleri yayınlamadınız?.. O kasetleri sümenaltı ederek;
AK Parti Kilis Milletvekili Hasan Kara’nın; “15 şehit verilmesi nedeniyle kolumuz kanadımız kırıldı, şölen olarak gerçekleştirilecek sünnet törenini değiştirdik” dediğini...
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın da; “Hain teröristlerin sınır noktasına yaptıkları saldırı neticesinde şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet diliyorum... Buradan bu zavallı teröristlere bir çağrım var; umutsuz bir yolculuğu terk edin, bu yol çıkmaz bir yoldur. Eğer bu ülkenin geleceği için, bu ülkede yaşayan insanların mutluluğu için söyleyeceğiniz bir şey varsa, gelin bunu çalışarak, dayanışma halinde birlikte kalkınması ve refahı için yapın” diye haykırdığını milletten niye gizlediniz?..
“AK Parti karşıtı” olabilir ve patronunuz Aydın Doğan’ı hoşnut etmek için “psikolojik harp taktikleri” uygulayabilirsiniz... Ama bu, sizlere “gerçeği örtbas etme” ve hele hele “gerçeği ters yüz etme” hakkı vermez!..

MHP’Lİ BAŞKAN’IN DÜĞÜNÜ!
¥ ÜÇ- Dediğim gibi; Kilis’in Yavuzlu Beldesi’ndeki sünnet düğünü, Aydın Doğan’ın sahibi olduğu Doğan Haber Ajansı muhabirleri tarafından izlendi ve “kartel medyası”na da onlar tarafından servis edildi... Şimdi ben DHA muhabirlerine ve onları yönlendiren “kartel yöneticileri”ne sormak istiyorum:
Aynı gün, aynı yer ve aynı saatlerde, orada bir sünnet düğünü daha vardı... O düğün, Yavuzlu beldesinin MHP’li Belediye Başkanı İsmail Hakkı Cannaçar’ın oğlu Mehmet’in sünnet düğünüydü ve Hasan Kara’nın düğününe sadece “300 metre uzaklıkta”ydı... Peki, Hasan Kara’nın “halay”(!) çekilen düğününü görüntüleyen kartel muhabirleri, acaba MHP’li Belediye Başkanı’nın düğün görüntülerini niye yayınlamadı?..
Öyle ya;
O düğün de, “şarkılı, türkülü ve halaylı”ydı ve Cuma, Cumartesi, Pazar, “tam 3 gün” devam etti!..
Evet, soruyorum;
“MHP’li Başkan’ın düğünü”nden niye hiçbir görüntü veya fotoğraf yayınlanmadı?!..
Bu görüntüleri “DHA muhabirleri” mi göndermedi, yoksa “kartelin yayın yönetmenleri” mi görmezden geldi?..
Yoksa, yoksa; “AK Parti’ye karşı MHP ile işbirliği” mi yapıyorlar?.. “DHA muhabirleri”nin veya “Doğan Medya yöneticileri”nin “MHP ile gizli bir anlaşmaları” mı var?..
Değilse, “AK Parti’ye çamur” atan “imPARAtor”un gazete ve televizyonları, MHP’li Başkan’ın düğününü niye görmezden geldi?..
Kaldı ki, o düğünde bir “MHP’li yönetici” olan MHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Nacar da vardı...
Sizin anlayacağınız;
“Densizlik” ve “şehitlere saygısızlık”tan bahsediliyorsa, bunun dikalâsı, MHP’li Başkan’ın düğününde de yapıldı, ama kartel bunu görmedi!..
Acaba neden?!?..

ŞEHİT EVİ, 2 KİLOMETRE ÖTEDE!
Gelelim “dördüncü” sebebe... Kartel gazetelerinde, Hasan Kara üzerinden “AK Parti düşmanlığı” yapıldığına kanaat getirmemin 4. sebebi de, malûm “golf” görüntüleri!..
Dün “sürmanşet”ten yayınladığımız “Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu’nu golf oynarken gösteren fotoğraf”ın kartel gazetelerinde yayınlanmadığını biliyorsunuz...
“AK Parti’ye çamur” atmak için “halay”(!) fotoğrafları yayınlayan Aydın Doğan gazeteleri, “15 askerin şehit olduğu” haberlerine rağmen “golf oynamayı” sürdüren Hava Kuvvetleri Komutanı’nı niye görmezden geldi acaba?..
“Maça”ları mı sıkmadı?!?
Ne yani, askerler hata yapmaz mı?..
“O fotoğraf”la ilgili, dün “yürek burkan bir haber daha” geldi...
Biliyor musunuz;
Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu’nun “golf” oynadığı yer, Aktütün Jandarma Bölüğü’nde şehit düşen er Ramazan Yeşil’in evine sadece “2 kilometre uzaklıkta” imiş, iyi mi?..
Düşünebiliyor musunuz;
15 askerin şehit olduğu haberi Serik’e ulaşıyor ama komutanlar “golf oynamaya” devam ediyor...
Er Ramazan Yeşil’in şehit olduğuna dair haber “ana-baba evi”ne ulaştığında, komutanlarımız golf oynamayı sürdürüyor!!!..
Haber ulaştığında “golf oynamayı” bırakıp, “2 kilometre ötedeki şehit evi”ne giderek, “taziye”de bulunmak bile akıllarına gelmiyor!..
Golf oynamaya devam!..
Biz bunları biliyoruz da, kartel gazeteleri bilmiyor mu?.. Domuz gibi biliyorlar ama, gerçekleri yazmak, işlerine gelmiyor!..
Ya da, “çıkar”larına uygun değil!..
Bu yazıyı bu kadar uzun yazdım ki, bir “zihniyet”i ve o zihniyetin gerçekleri nasıl gizleyip, nasıl çarpıttığını iyi göresiniz!..
Ben kartele aldandım, bari siz aldanmayın!..
Golf sevgisi
Dünkü Taraf gazetesi de, aynen Vakit’in parmak bastığı olaya değinmiş ve “Türkiye’nin; Serikli Ramazan Yeşil’in de aralarında bulunduğu 15 Aktütün şehidiyle sarsılırken, Hava Kuvvetleri Komutanı Aydoğan Babaoğlu’nun Serik’te 2 gün boyunca golf oynadığını” yazıp eklemiş: “Bari cenazeye de kalsaydınız paşa.”
Gazete; “Şehitlerden Ramazan Yeşil’in cenazesi Serik’e getirilirken, Org. Aydoğan Babaoğlu’nun Serik’ten döndüğünü” bildirmiş...
Doğrudur... Org. Babaoğlu, “Golf turnuvası bittikten sonra” Ankara’ya dönmek yerine, 10-12 saat daha Serik’te kalsaydı, “şehidin cenaze töreni”ne de katılabilir ve “şehit ailesinin acısını paylaşabilir”di!..
Hadi, “cenaze”den vazgeçtim... Sayın Komutan, “golf turnuvası”nın yapıldığı yerden “sadece 2 kilometre ötedeki cenaze evine” gidip, aileye “başsağlığı” dileyemez miydi?.. O eve gidip, anne-babayı teskin edemez miydi?..
Ama, gitmemiş... Dün de dediğimiz gibi, “golf sevgisi daha ağır basmış” olmalı ki; başka hiçbir şey düşünememiş!..
Durum budur efendim, yorumu sizler yapın!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Karakaya Arşivi