Derik Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk makamında terör saldırısına maruz kaldı, hastahanede şehid oldu. Onun bu yüksek mertebeyi her bakımdan hak ettiğini şahidler ifade ediyor...

Bunun anlamı üzerinde dikkatle düşünmemiz gerekiyor.

Terör örgütü, iki yıldır öyle bir strateji takip ediyor ki Türkiye’nin bölge ile ilgili siyasetinin haklılığının pekişmesine yol açıyor.

Bunun resmen nasıl adlandırıldığını bilmiyorum. Fakat benim adlandırmam “yeniden vatan edinme.” Devlet, ülkemizin bu bölgesini büyük bütünlüğü meydana getiren tüm halkımız adına yeniden vatan haline getirmek için kudretini gösteriyor.

Bölge zaten vatanımız değil miydi?

Diyebiliriz ki, bin yıldan fazla zamandır öyle!

Selçuklu’nun, Artuklu’nun, Karakoyunlu’nun, Akkoyunlu’nun ve Osmanlı’nın vatanı olan topraklar bizim de vatan toprağımız...

Sakar zihniyet, bölgeye kendine göre adlar takıyor ve sanki sömürgeleştirilmiş bir toprak muamelesi çekiyor. Beyinleri sömürgeleşmiş bu zavallılar, Türkiye halkının o büyük bütünlük için ortaya koyduğu sarsılmaz iradeyi görmezden geliyor.

Bölge Selçuklular tarafından fethedildiğinde Kürtlerle savaşılmadığı gibi, şimdi de savaş Kürt halkı ile değil. Aklını iptal etmiş, bedenini emperyalist güçlerin emrine vermiş bir terör örgütü ile mücadele ediliyor.

Bölgenin müslüman geçmişini Selçuklu-Osmanlı geçmişi tamamlıyor, Türkiye Cumhuriyeti döneminde uyandırılan tereddütler izale ediliyor.

Kültürel bütünlük açısından kuzey doğu Anadolu ile güney doğu Anadolu arasında nasıl bir fark bulunabilir?

Etnik farklar mı? Dil farkları mı? Kültürel farklılaşma mı?

Bu farklılıklar büyük bütünü, “millet”i meydana getirmemizi engellemiyor, aksine kolaylaştırıyor.

Daha öteye gitmeyelim, son yarım asırda geçişmeyi hızlandıran öyle gelişmeler yaşandı ki, geri dönüş mümkün değil. Türkiye’nin batısında hem kuzey doğumuzdan, hem de güney doğumuzdan gelenlerin meydana getirdiği yeni bir toplum oluştu. Şehir nüfuslarımız bu iç göçle yeni bir terkibe ulaştı. Bu oluşum göçenleri olduğu kadar, yerinde sabit kalanları da etkiledi.

Bölge üzerinde hak iddia eden, devletlik iddiasıyla Türkiye’nin meşru devletine saldıran unsurlar şiddete başvurarak bu iddialarını gerçekleştirmek yolunda hareket ederek Devlet’e gerektiği şekilde cevap verme haklılığını sağlıyorlar. Bu haklılığın bölge halkı tarafından da kabul edildiğini, son iki yıldır her aşamada görebiliyoruz.

Bu kalleş savaşta çok vatan evladı şehid verdik. Bu toprak uğrunda ölmeyi göze alanlar, yeniden vatan edinmenin kahramanları. Bugüne kadar bir hayli rütbeli askerimiz bu uğurda şehid oldu. Bunlar arasında eski askerî rütbeye göre kaymakam (yarbay) olanlar da var. İlk defa bir sivil idarecimiz, kaymakamımız şehid edildi.

Onun hunharca bir saldırı sonucu şehadeti, kanının döküldüğü toprağın vatan olduğunun en kuvvetli delili. Eskiden olsa idi, böyle bir kahramanın adı, şehid edildiği yere verilirdi.

Şimdi böyle bir adlandırma yapılamaz mı?

Derik’in adı Fatihiye olarak değiştirilebilir yahut Şehidiye olabilir. Veya Derik Fatihiye, Derik Şehidiye yapılabilir...

Böylece millet hâfızasında vatanı için şehadete yürüyen bir kahraman yaşamaya devam eder.