Halep'e ağlarken can evimizden vurulduk!
Halep’te sivil insanların günden güne acımasızca öldürülmesine yanarken İstanbul Beşiktaş’ta hainlerin düzenlediği saldırıda can evimizden vurulduk.
***
Ne kadar kınarsanız, kınayın! Ne kadar lanet okursanız okuyun bu terör belasından bir türlü kurtulamıyoruz. Ütopik savaşlar verilen dünyada gerçek düşmanlarımızı unutup onlarla meşgul olurken her saldırıda bir kez daha yıkılıyoruz ve kendimize gelmeye çalışıyoruz.
***
Ateşin nereye düştüğünün ne önemi var? Ha Kars'a düşmüş ha Kayseri'ye ikisi de bizim toprağımız değil mi? O yüzden ateş düştüğü yeri değil bütün vatanımızı alev alev yakıyor.
***
Her saldırı sonrasında televizyonda gösterilen haberlerden kaçar olduk. O kahreden sayıyı ve detaylarını duymamak için kendimizle savaşıyoruz. Bir yandan acımızı bastırırken diğer yandan merakımız bizi yakan detayları öğrenmek için içimizi deşiyor. Her kahpe saldırıda damarlarımıza kadar o acı feryatları hissediyoruz.
***
Şehit acıları üst üste gelirken intikam yemini eden yöneticilerin şehit babasının karşısında suskun duruşları aslında bütün gerçekleri ortaya koyuyor. "Vatan sağ olsun" diyen bir babaya taziye giden bir yöneticinin diyemediği sözleri biz şehit babasının dilinden dinliyoruz.
***
Velhasıl-ı kelam Halep Halep diye ağlarken hainler bizi İstanbul'da can evimizin orta yerinden vurdu. Halep’te öldürülen kardeşlerimizin acısı yüreğimizde yanarken bizi başka acılarla çökertmeye çalıştılar. Acılarımız her geçen gün büyürken bizi parçalayıp bölmeye çalışanlar şunu bilmeli ki, “Her parçamızın şehadete bakan tarafı bizi manen çökertmiş gibi görünse de maddi manevi daha çok büyüyor ve birbirimize kenetleniyoruz..." Vesselam...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.