Terör gerçekten bitirilmek isteniyor mu!
Dünyanın diğer ülkelerinde terörü bitirmek için nasıl önlemler alınır bilmem ama bizim ülkemizde bu işi istersek bitirmek son derece kolaydır. Bazı kişilere; “Son derece kolay” ifadesi ilk etapta abartı gibi gelebilir.
Hiç abartı gelmesin, Türkiye bir huzur ülkesidir. Yeter ki, biz huzuru gerçekten istiyor olalım. Huzur istiyor gibi yapanlara aldanmayalım. Gerçekte huzur ve güven isteyen kişiler; “İmtiyazlarından taviz verenlerdir, vermek istemeyenlere aldanmayalım yeter.”
Herkesin bildiği gibi nüfusumuzun büyük çoğunluğu, yani yüzde doksan dokuzu Müslümandır. Bu avantajımızı maalesef kullanamıyor ya da kullanmak istemiyoruz.
“Askere giden çocuklarımızın yine büyük çoğunluğu askere ne için gider?” Şunun için gider; “Vatan, Millet, Din ve Namus” için gider. Aksini söyleyecek biri çıkar mı? Belki çıkar ama aklıselim herkes kimlerin çıkacağını tahmin etmek de zorlanmaz.
Karşı çıkacakları bir kenara bırakarak biz çoğunluğa bakalım. Ayrıca askerlerimize bu dört olgu asker ocağında da her fırsatta işlenir. “Vatan sağ olsun, milletimiz varolsun” hangi anlama gelir. Askere gidenlerin arkasından niye “Dua” edilir, Neden sık sık “Namus” olgusu vurgulanır? Bu gibi soruların cevabını verdiğimizde çözüme de yaklaşmış oluruz.
Diyanet İşleri Başkanlığı, devletimizin resmi bir kuruluşudur. Bu kuruluşta ise yüz binlerce din görevlisi vardır. Din görevlilerimizin vazifesi ise; halkı dini konularda aydınlatmak; “Barış, Sevgi, Dayanışma ve Paylaşma” gibi düsturları benimseterek, “Huzur ve Güven” içerisinde yaşamamızı sağlamaktır.
Bir de Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görevlileri dışında kanaat ve cemaat önderlerimiz vardır. Devlet bu kısmı kabul etmeyebilir ama güneşin balçıkla sıvanmayacağını bilenler, bu gerçeği de kabul etmelidirler. Kanaat ve cemaat önderlerimiz, ülkemizdeki birlik ve beraberliğin önemli temel taşlarındandır.
Özellikle Güneydoğumuzda böyle insanlarımız vardır. Birçoğu büyük kentlerimize göç etmiş olsalar da her yerde ağırlıkları var ve her birinin, binlerce bağlısı bulunmaktadır. Belli çevrelerin çıkartmak istediği kargaşa ve kaosa rağmen, millet birlik ve beraberlik içerisindeyse, bunu resmi olan ve olmayan din adamlarımıza borçluyuzdur.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu’nun başkanlığında gerçekleştirilecek bir organizasyonla yurtdışında ve yurtiçinde bulunan kanaat önderlerimizin, cemaat liderlerimizin bir araya getirilerek bir sivil toplum hareketi başlatılması, Türkiye’nin geleceğini aydınlığa ve güvenliğe kavuşturmak için atılacak en önemli adım olacaktır.
Böyle bir hareket, PKK’nın sonunu getirecektir. PKK tarafından kandırılmış binlerce gencin dağdan indirilmesini sağlayacak, şehirlerde bulunanlar da etkisiz hale getirilecektir. Devlet resmi olarak yapmayabilir ama sağduyu sahibi, ülkesine ve milletine hizmet etmek için kurulmuş olan sivil toplum örgütleri, böyle bir projeyi başlatabilir.
Mevcut sınırlarımızı belirleyen güç, hangi duygularla Kurtuluş Savaşı’nı gerçekleştirdiyse, Çanakkale Savaşı’nda hangi ruh düşmanla çarpıştıysa, bugün de askerlerimizin pek çoğunda aynı ruh ve kimya mevcut. Bunun için şehit oluyorlar, bunun için gazi oluyorlar. Lütfen bu gerçeği kabul edelim.
Kimseyi, dininden, dilinden, ırkından dolayı ötelemeden, Allah için, Vatan için, Millet için; bütün kanaat önderlerimizi, ilim adamlarımızı, üç kişiyi bile bir araya getirebilen ve aralarında huzuru güveni tesis eden herkesi bir çatı altında toplayarak, “Terörü sona erdirme seferberliği” başlatabiliriz.
Bu mesele o kadar kolay olur ki, söz konusu; “Vatan, Millet, Din ve Namus” olunca, bütün ehli vicdanlar, bütün ehli imanlar, bütün ehli vatanlar seve seve bir araya gelir ve hiçbir menfaat gözetmeden, maddi bir beklenti içerisine girmeden hizmet ederler.
Diyanet İşleri Başkanlığı böyle bir çalışmayı rahatlıkla yapabilir. Yeter ki, bir kısım çevreler gölge etmesinler, kimse onlardan ihsan istemeyecektir. Bizim dinimizde asıl ihsan Allah’tan beklenir. Allah’tan ihsan isteyenler de Allah’ın rızasına uygun işler yapmaları gerektiğine inanırlar. Bu hareket terörü bitirebilir, yeter ki cidden isteyelim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.