AK Parti kongreleri
AK Parti ilk olağan kongresini 12 Ekim 2003'te yaptı. 27 Ağustos 2014'te de ilk olağanüstü kongresini gerçekleştirdi.
Önümüzdeki 21 Mayıs'ta AK Parti'nin 3. Olağanüstü Kongresi yapılacak; 2018'de de, 6. Olağan Kongre gerçekleştirilecek.
Muhalefet partilerinin, özellikle de CHP'nin kongreleriyle karşılaştırıldığında, AK Parti kongreleri oldukça sakin geçer. AK Parti kongrelerinde sandalyeler havalarda uçuşmaz, kavga olmaz, yumruklar konuşmaz. AK Parti kongreleri disiplin içinde, mükemmel bir tertiple, sükunetle, ağırbaşlılıkla gerçekleştirilir. Disiplin, sükunet ve ağırbaşlılık elbette tertiple ilgilidir; yoksa, AK Parti kongrelerinde, sabahın erken saatlerinden son dakikaya kadar heyecan, slogan, tezahürat, coşku hiç eksik olmaz.
2003 yılında, ilk kongresini yaptığında, AK Parti bu disiplin, sükunet ve ağırbaşlılığı nedeniyle haksız şekilde eleştirilmişti. Kavgalı kongrelere alışık matbuat alemi, kongredeki düzen ve tertibi yadırgamıştı. AK Parti, kongrelerde de kendi geleneğini oluşturdu. Bir siyasi partinin, kavgasız, nizasız, çatışmasız kongreler yapabileceğini tüm dünyaya gösterdi.
Kongrelerden beklenen, geçmişin değerlendirilmesi, geleceğin de şekillendirilmesidir. AK Parti, olağan ve olağanüstü 7 kongresinde de hem iç muhasebesini yaptı, hem de Türkiye'nin önüne yeni ufuklar çizdi.
AK Parti'nin her kongresi, tazelenmenin, yenilenmenin, yeni başlangıç ve yeni heyecanların zemini oldu.
21 Mayıs 2017 Kongresine de işte böyle bir heyecanla gidiliyor.
27 Ağustos 2014'deki Birinci Olağanüstü Kongre'ye Recep Tayyip Erdoğan seçilmiş, ama görevi devralmamış Cumhurbaşkanı, aynı zamanda Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı olarak katılmıştı. O kongrede delegelerle, partililerle helalleşmiş, ancak, sözlerini, Fatiha Suresi'nin mealiyle tamamlayarak, “bu bir hatime, bir bitiş, bir son değil, bu bir Fatiha'dır, açılıştır, yeni bir başlangıçtır” diyerek, yani veda etmeyerek tamamlamıştı.
21 Mayıs'ta, işte o parantez kapanıyor. Recep Tayyip Erdoğan, tekrar AK Parti'nin Genel Başkanı oluyor.
Erdoğan'ın 21 Mayıs'ta AK Parti Genel Başkanlığı'nı yeniden üstlenecek olması, hem AK Parti, hem Türkiye için başlı başına bir heyecan vesilesi. Bu yeni başlangıç, daha doğrusu yeniden başlangıç, AK Parti'de yeni bir heyecan dalgasına, motivasyona neden olacak. AK Parti, 2019'daki 2 önemli seçime, başında lideri varken, yani daha büyük bir özgüvenli girecek.
21 Mayıs Kongresi, önceki diğer 7 kongre gibi kuşkusuz yenilenmenin, tazelenmenin de zemini olacak.
AK Parti'nin 15 yıllık başarı öyküsünün altında, çok sağlam ve samimi bir iç muhasebe yapmasının yanında, her daim yenilenme, her daim tazelenme, her seferinde daha büyük bir heyecanla yeniden başlama iradesi yatıyor.
Diğer partiler, iç meselelerini kongrelerinde kavgayla, yumrukla yapmaya çalışırken, AK Parti, eğer mesele varsa, bunu güçlü bir liderin yönetiminde, özgür ve eleştirel parti mekanizmaları içinde, parti ve dava geleneklerine uygun biçimde, karşılıklı saygı ve diyalogla gerçekleştiriyor.
AK Parti, ayrıca ülkeyi yönetmek gibi bir sorumluluğu da üzerinde taşıyor. Dolayısıyla, her kongresinde, Türkiye'nin önüne somut, gerçekleştirilebilir, ayakları yere basan, ulaşılabilir hedefler ve politikalar koymak gibi bir vazifeyi de uhdesinde taşıyor. Nitekim önceki 7 kongrede AK Parti milletin karşısına böyle hedefler ve politikalarla çıktı, bu sayede başarısını muhafaza etti.
21 Mayıs kongresinde de hiç kuşkusuz AK Parti milletin önüne yeni hedefler, yeni bir vizyon ve yeni politikalar koyacak.
Esasen, 16 Nisan'da değişen sistem, siyasi partileri de kaçınılmaz bir değişime zorluyor. AK Parti, sistemi bizzat değiştiren parti olarak, 21 Mayıs'ta yeni sisteme, yeni duruma, yeni siyasete uygun bir vizyonla milletin karşısına çıkacak.
21 Mayıs, Türkiye siyaset tarihinde de, AK Parti'nin 16 yıllık serüveninde de bir dönüm noktası olacak. AK Parti, yeniden başlayarak, yeniden doğarak, Türkiye siyasetinde daha uzun yıllar etkili olacağını, Türkiye'yi daha uzun yıllar idare edebilecek kapasitesi olduğunu bir kez daha gösterecek.
21 Mayıs'ta sadece Türkiye'nin değil, bölgemiz başta olmak üzere dünyanın da gözü AK Parti Kongresi'nde olacak. Önceki 7 kongrede olduğu gibi, dünya mazlumlarının kalbi kongre salonunda atacak.
AK Parti, inşallah, öyle bir kongre yapacak ki, sadece teşkilat değil, sadece 80 milyon Türkiye değil, dost ve kardeş tüm halklar da yeni bir heyecanla, yeni bir umutla, en çok da özgüvenle geleceğe bakacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.