Övgüye değil duaya ihtiyacım var
Muhterem efendim, mektubunuzu aldım, teşekkür ederim. Bendenizin layık olmadığı övgülere ihtiyacım yoktur. Lutf edip dua buyurursanız memnun müteşekkir ve minnettar olurum.
**
Müslüman bir gence: Sen uyanık, şuurlu, selim akıllı, azimli, iradeli bir Müslüman olsaydın, şimdiye kadar Osmanlıcayı mükemmel şekilde öğrenmiş olurdun.
**
İslamcı bir kadına: İslamcılığı bırak, Müslüman ol. Alaca bulaca allı zilli pullu şeytanî tesettürü bırak, islamî şer’î tesettüre gir.
**
Aşırı lüks otomobile sahip Müslümana: O otomobil israftır, günahtır sana. Onu sat, yarı fiyatına yine iyi ve güzel bir otomobil al. Artan parayı Allah rızası için tasadduk et. Yahut küçük bir iş yeri aç, iki kişi çalıştır, ekmek yesinler. Günahtan sevaba geçersin.
**
Sabah namazında küçük camide sadece sekiz kişi cemaat var. İmamın önünde bir sabit mikrofon var, bu yetmiyormuş gibi yakasına mandallı seyyar bir mikrofon daha takıyor. Bu imamın ardında namaz kılınır mı? Diyanetten fetva istesem cevap verirler mi?
**
Dürbünle ufuklara batkım, simsiyah gaflet bulutları gördüm. Hızlı hızlı, kızgın kızgın yaklaşıyorlardı.
**
Eskiden, terbiyeli mürüvvetli gayr-ı müslimler, Müslüman vatandaşlarını üzmemek için Ramazan gündüzleri açıkta yemez içmezlermiş. Şimdi ise….. (cümlenin gerisini siz getiriniz.)
**
Lise mezunu Müslüman bir gence Norveç’in, İsveç’in, Finlandiya’nın başkentlerini sordum, bilemedi. Bu gence lise diplomasını kimler vermiş?
**
Bir İmam-Hatip okulunun bütün öğrencileri beş vakit namaz kılmıyorsa, o okul faydadan çok zarar verir.
**
Osmanlı maarif (eğitim) nazırlarından (bakanlarından) biri “Ah şu mektepler (okullar) olmasa, maarifi ne güzel idare ederdim…” demiş.
**
Emanetleri ehil ve layık olanlara vermeyip, ehliyetsiz ve liyakatsizlere verenler vatan devlet halk hainidir.
**
Bir yerde, kedi tekmeleyen küçük bir çocuğa yapma yavrum diyen veterineri, çocuğun yakınları feci şekilde dövmüşler.
**
Kedi köpek öldüren acımasız belediyecilere: O hayvanların canlarını siz vermediniz. Yaptığınız canavarlığın cezasını çekecek, vakt-i merhumu gelince sille yiyeceksiniz, bekleyin. Merhamet etmeyene merhamet edilmez.
**
14 Haziran İstanbul Tophane Kılıçali Paşa camii. Adamın biri camide yüksek sesle telefonla konuşuyor. Faturalar ödendi mi?.. Şu işler yapıldı mı?.. Çekler tahsil edildi mi?.. Mallar depolandı mı?.. Namaz kılanlar huzursuz kalmış, rahatsız olmuş. Nihayet yaşlı bir kimse “Efendi, telefonla konuşacaksan git dışarıda konuş” demek zorunda kalmış. Cevap “Senin namazına mı karışıyorum, sen namazını kıl!..” Evet, şeytan icadı, insanları bağımlı kılan, kimisini delirten bu aletler, camilerin huzurunu, sükunetini bozdu. Kutsal mekanlarda yüz binlerce, belki de milyonlarca yafta: “Vatandaş cep telefonunu kapat!..” Tam cemaatle namaz kılınırken unutan birinin telefonu zırlamaya başlar. Ramazanda bir Cuma Ayvansaray Hazret-i Câbir radiyallun anh camiine gitmiştim. Müslümanın biri hutbe okunurken hep telefonuna baktı, mesaj mı haber mi, ne okuduysa okuyup durdu. Müslüman halkı terbiye edemeyenler utansın. İslam edeb dinidir. Cami âdâbı diye bir şey vardır.
**
Süleymaniye camiinin ana kapısının merdivenlerinin sol önünde iki iğrenç WC ilanı var. Parasızmış. Türkiye’nin sayılı mabetlerinden, mimarlık ve sanat şaheseri bir yapının girişinde böyle bir ilan son derece yakışıksız. Kaldırılmalı.
**
Ehl-i Sünnet ve Cemaat ulema ve fukahasından bir heyet şu soruya cevap vermeli: “Kur’andaki 300 küsur muhkem ayetin hükümlerinin tarihsel olduğunu, bu devirde geçerli olmadığını iddia eden Fazlurrahmancılık, din içi bozuk bir fırka mıdır, yoksa dinden çıkmış bir fırka mıdır?”
**
MÜSLÜMANLARA: Zekatlarınızı Kur’ana, Sünnete, Şeriata, fıkha uygun şekilde hakkeden gerçek şahıslara temlik etmek suretiyle veriniz. Zekat almaya hakkı olmayan kişi ve kuruluşlara verirseniz zekat borcundan kurtulmuş olmazsınız, tekrar vermeniz gerekir. Zekatlarınızı zekat eşkıyasına kaptırmayınız. Sünnîler için geçerli olan, Ehl-i Sünnet fıkıh kitaplarıdır.
**
Dolaylı şekilde de olsa dinle alay eden, dini hafife alan, kutsal konuları mıncıklayan, magazin mevzuu yapan konuşmacıları, programları dinlemeyin, onlara rağbet etmeyin. Din böyle konuşmacılardan, programlardan öğrenilmez.