Muhalefet
(Şunu bunu onu kasd etmiyorum, anonim yazıyorum. Kimse üzerine alınmasın.)
* Muhalefet ikiye ayrılır: Doğru olumlu, yapıcı, haklı olanı; yanlış, olumsuz, yıkıcı, haksız olanı. Haklı muhalefet vardır, haksızı vardır. Her muhalefet isabetli ve haklı değildir.
* Siyasî iktidar muhalefetin hepsini aynı kefeye koyarsa, büyük yanlış yapmış, kendine zarar vermiş olur.
* Doğru olumlu yapıcı haklı muhalefeti düşmanlık olarak algılayanlar iyi ve vasıflı politikacı değildir.
* Politikanın kategorileri vardır.
* Doğru ve haklı muhalefet ikiye ayrılır: Kaliteli olanı, kalitesiz olanı. Doğru ve haklı ama kalitesiz muhalefetin ağırlığı ve tesiri olmaz.
* Muhalefetin ille de siyasî olması gerekmez. Sosyal, kültürel iktisadî muhalefet de vardır.
* Türkiye ’de gerçek aydın olabilmenin temel şartlarından biri sosyal ve kültürel muhalif olmaktır.
* Ülkede bir yığın sosyal ve kültürel aksaklık ve kriz var ve aydın geçinen o zat, bunları tenkit etmiyor… Bu kişi aydın değildir, aydınımsı bir mahluktur.
* Gerçek aydın, durum müsait değilse muhalefetini içinde saklayabilir ama kesinlikle muvafık olamaz.
* Bir ülkeye iktidar kadar muhalefet de lazımdır.
* İktidarın muktedir olması gerekir.
* Muhalefet de muktedir olmalıdır.
* Siyasî, sosyal, kültürel muhalefet ilmin, irfanın, bilgeliğin, akl-ı selimin (sağduyunun), mantığın ışığında yapılmalıdır.
* Muhalefet, üç yüz kelimelik sokak çarşı pazar iletişim Türkçeyle yapılmamalı; zengin edebî lisan ile yapılmalıdır.
* Küfürbaz muhalifin ciğeri beş para etmez. Öylesinden köy olmaz, kasaba olmaz.
* Haysiyetli kimseler ne yağcılık ve yalakalık yapar, ne de deli dana muhalefeti.
* Gerekçesiz muhalefet yapılmamalıdır.
* Seçimle gelen iktidar ancak seçimle gitmelidir.
* Seçimle gelen iktidarı sivil ve askerî darbe ile GEZİ kalkışmalarıyla devirmek isteyenler yıkıcı muzır muhaliftir; ülkeye, halka, devlete büyük zarar verirler.
* Politikacıların ve idarecilerin bilge, gerçekten yüksek tahsilli, derin kültürlü olmaları gerekir. Yarı cahilden, yarı okumuştan iyi politikacı ve idareci olmaz.
* Mantık okumamış, yeterli mantık kültürüne sahip olmayan kimseler doğru dürüst politika ve idarecilik yapamaz.
* Din ve mukaddesat, süflî politikaya alet edilmelidir. Politikanın dışında ve üzerinde tutulmalıdır.
* Dinî cemaatler, tarikatlar, gruplar aktif politika, politik muhalefet yapmamalıdır.
* Dinî cemaatler, tarikatlar, gruplar siyasî iktidarla savaşmamalıdır.
* Dinî cemaatler ve tarikatlar, emr-i mâruf ve nehy-i münker yapmalıdır. Durum müsait ise söz ve yazı ile. Müsait değilse kalben. Her halükârda bilgece muhalefet olmalıdır bu.
* İslamda din dünya ayırımı yoktur.
* En üstün siyaset Nebevî siyasettir.
* Siyaset yapabilecek seviyede olan ehliyetli ve liyakatli Müslümanlar bunu temiz niyetle Allah rızası için yapmalıdır.
* Nefs-i emmâresi için, dünyevî emelleri ve hırsları için siyaset yapanlar kötü insanlardır. Zahiren dindar görünseler de.
* Müslümanlık Makyavelist ahlakı ve siyaseti kabul etmez.
* Müslüman politikacı yalan söylemez, verdiği sözü çiğnemez, emanete hıyanet etmez.
* Haysiyetli gazeteler, iktidarın hizmetleriyle birlikte hatalarını da yazmalıdır.
* Haysiyetli muhalif gazeteler, iktidarın olumlu çalışmalarını, hizmetlerini de yayınlamalıdır.
* Milletvekili olmak için, ileride alacağı maaş ve yollukların tutarından fazla masraf edenler şüpheli ve tehlikeli kişilerdir.
* Milletvekili maaşları, yollukları, emeklilikleri düşürülmelidir.
* Parti holiganı zihniyet, ne iyi iktidar olabilir, ne iyi muhalefet.
* Futbol kulübü tutar gibi politika yapılmaz.
* “Siz ne halde iseniz öyle idare edilirsiniz” hadisini bilmeyen, anlamayan, algılamayan cahil Müslümanlar politika yapmasınlar.
* Parti disiplini olmalıdır ama parti köleliği olmamalıdır.
* Bendeniz okur-yazar bir Müslüman olarak, ehliyet ve liyakatim olmadığı için aktif politika yapmam ama sosyal ve kültürel olumlu faydalı muhalefet yapmaya çalışırım.
* Türkiye’nin bugünkü eğitim sistemi ile vasıflı politika yapılamaz.
* Kötü politikacılar iyi politikacıları piyasadan kovar.
* En şiddetli politika tartışmaları, “Beyefendi… Hanımefendi… İstirham ediyorum… İnsaf buyurunuz efendim… Lütfen… Hürmetler ederek soruyorum… Teşekkür ederim…” üslubuyla yapılmalıdır.
* İktidara düşman gözüyle bakan muhalefet veya muhalefete düşman gözüyle bakan iktidar ülkeyi bir kavgalar, gürültüler, çekişmeler, tepişmeler. krizler meydanına çevirir.