Yükü sevgiydi
Bizler hedefi olmayan genç bireylerin sorunlarını tartışırken az ötemizde bir çocuk birkaç eşkıyanın önünde, tarihin en büyük suçunu işlemişçesine gözleri bağlanmış gidiyor. Anne ve babanın rahatsızlığı nedeniyle altı kardeşin bakımını üstlenen Fevzi El-Junidi zaten çocukluğunu hiç yaşamadı, oyuncaklarla tanışmadı, uçurtma alıp ufuklarda uçurtma imkânına hiç sahip olmadı. Şimdi de, davanın ağır yükünü tek başına omuzlamış gidiyor.
Çocuk deyince ne canlanır zihinlerinizde? Oyunların engin dünyasında kaybolan ve yaramazlık yapma haklarının olduğuna inanan o afacanların sesleri kulaklarınızda yankılanır değil mi? Ama Fevzi El-Junidi’nin doğup büyüdüğü topraklarda bir tek çocuk göremezsin. O topraklarda çocuklar bir asra yakındır erişkinlerin rollerini yerine getiriyor. Şehit babalarının ardından ailenin bütün yükünü sırtlarında taşıyan çocuklar yüklerinin sevgi olduğunu biliyor ve ölümü göze alıp çıkıyorlar yola. Bugün eğer Kudüs bizimdir diyebiliyorsak o çocukların sayesindedir. Kudüs bizimdir diyebiliyorsak ellerindeki taşlarla göğüslerini siper eden o çocukların sayesindedir.
Bizler ergen bireylerin internet bağımlılığından, ders başarısızlığından, sosyal uyum sorunlarından, insani değerleri benimseyememelerinden söz ederken 15 yaşında bir çocuk Siyonist askerlerin önünde gözleri bağlanmış vaziyette gidiyor. Peki, suçu ne? Suçu işgal edilen topraklarını korumak için harekete geçmek… Kudüs’un özgürlüğü için hayır demek… Zulmün karşısında durmak…
On beş yaşında bir çocuğun peşinde bir katar askerin ne işi olur? Elleri niye kelepçelenir, gözleri niye bağlanır bir çocuğun? Bilinen bir gerçektir, zalim gölgesinden dahi korkan kişidir… Müminin iman gücü zalimin en büyük korkusudur…
Fevzi El-Junidi hak ve özgürlüklerin peşinde yürüyen bir çocuk, şu an askeri cezaevinde tutuluyor. Kudüs’ün mazlum halkların savunucu Fevzi’nin cüssesine sığmayacak kadar büyük bir yüreği var. İnanıyorum ki o çocuk “birkaç slogan attık yeter” deyip de yan gelip yatan onlarca erişkin insanın önünde model bir şahsiyet olarak anılacaktır. Bu bir gerçek!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.