Şeytan İstilâ Etti
Resulullah efendimiz (salât ve selam olsun O’na), “İki Müslüman bir yerde birlikte oldukları sırada farz namazları ayrı ayrı kılarlarsa Şeytan onları istila eder” buyuruyor.
Her insanın içinde kendi şeytanı vardır ona kötü işler yaptırtmaya çalışır.
İnsanın nefs-i emmaresi şeytanın en büyük yardımcısıdır.
Bu devir şeytanların ve Tagut’un dünyayı ve insanlığı istila ettiği, yaygın yoğun açık azgınlık yangınlarına sebep olduğu bir devirdir.
Suç devirde değil, suçlu insanlardadır.
Yaşadığımız bu çağda yaygın olan başlıca kötülükler azgınlıklar günahlar nelerdir:
1.Batı dünyası hızla Musevi Hıristiyan kültüründen pagan, putperest kültürüne kaymakta, (sonradan tahrif edilmiş olsalar bile) ilahî dinlerin öğretilerini terk edip çok çirkin günahlar işlemektedir. Batıyı körü körüne takip ve taklit eden İslam ülkeleri de onların peşinden gitmektedir.
2.Riba/faiz dünyayı pençeleri arasına almıştır.
3.İnsanlığın büyük bir kısmı şehvetlerinin kölesi olmuştur.
4.Hürleştirmek ve eşit kılmak perdesi ardında kadınlar seks ve şehvet kölesi haline getirilmiştir.
5.Dünya servetinin yüzde 99’u birkaç bin kişinin eline geçmiş olup, milyarlarca insanparasızlık ve imkânsızlık içinde sürünmektedir.
6.İçki ve uyuşturucu dünyayı ve insanlığı istila etmiştir.
7.Medyanın büyük kısmı şeytanın ve şeytanîlerin emri altına girmiş olup fitne ve fesat saçmaktadır.
8.Şeytanlar dünyayı ve insanlığı, neticesi korkunç bir felaket olacak üçüncü dünya savaşına sürüklemektedir.
9.Beyinsizlik her yeri sarmıştır.
10.Batı dünyası şeytanın kontrolü altına düştüğünden dünya yaşanmaz hale gelmiştir.
11.Okuryazar cahillik yaygın hale gelmiştir.
***
Türkiye’mize bakalım:
Türkiye Müslüman bir ülke ama artık bir İslam ülkesi değil.
Genç nesillere halka İslam doğru dürüst okutulmuyor öğretilmiyor çünkü şeytan böyle istiyor.
İslam’ın, imandan başka ikinci şartı olan beş vakit namaz kılanların nispeti=oranı yüzde 10’un altına düşmüştür.
Kur’an’ın kesin emirleri yerine getirilmiyor, kesin yasaklarından uzak durulmuyor; öğüt ve uyarılarına kulak verilmiyor, kıssalarından ibret alınmıyor.
Hazret-i Peygamberin (Salât ve selam olsun ona) Sünneti terk edilmiş vaziyette; en büyük keramet olan, istikamet doğruluk dürüstlük azalmış.
Allah adaleti emrediyor, zulüm kol geziyor.
Vazifeli Müslümanların büyük kısmı vazifelerini yapmıyor halk nasihatsiz, uyarısız kalmış vaziyette.
Din sınırları çok daraltılmış… Camiler yapılsın, ezanlar okunsun, vakit namazlarını birkaç kişi kılsın, cumalarda hutbeler okunsun, ramazanlarda dindar azınlık oruç tutarken oruçsuzlar açıkta yiyip içsinler, birileri lüks ve ihtişamlı turistik umreler yapsın, bol bol din edebiyatı, din sömürüsü…
Müslüman bir toplumun bir ülkenin, bir halkın İslam’a göre yaşaması gerekir, şimdi böyle mi?
Cihad diyoruz… Hem ferden (bireysel olarak), hem topluca şeytana ve kötülükle çok emr eden nefslerimize karşı cihad etmeliyiz.
Şeytan ve emrindekiler biz Müslümanları cahillikle terbiye etmek istiyor. Biz, genç ihtiyar kadın erkek bütün halkı İslami eğitime tabi tutmalıyız. Kitaplarla dergilerle televizyonlarla radyolarla, bıktırmamak şartıyla, yoğun bir İslami eğitim kampanyası başlatmalıyız. Namaz kılanların nispetini yüzde ondan yüzde yirmiye, sonra otuza kırka elliye daha yükseğe çıkartmak için nasıl çalışmak gerekiyorsa öyle çalışmalıyız.
Şeytan Müslümanları bölmüş parçalamış, birbirinden kopuk bin parçaya ayırmış; biz bütün müminleri bir tek ümmet haline getirmek için nasıl çalışmak gerekiyorsa öyle çalışmalıyız.
Şeytan Müslümanları başsız İmamsız Emîrsiz bırakmış; biz raşid ihlaslı takvalı muktedir bir zatı imam seçip ona biat ve itaat etmeliyiz.
Her yerde mükemmel İslam mektepleri açmalıyız.
Yoldan çıkan kadın ve kızların ıslahına, en uygun şekilde çalışmalıyız.
Emr-i maruf ve nehy-i münker yapmalıyız.
Dindar bir Müslüman’a musallat olan şeytan onu cemaat tarikat hizip fırka holiganı militanı fanatiği yapmak ister. Onun bu tuzağına düşmemeliyiz.
Şeytana ve şeytanilere karşı başlatılacak cihadı ve cihad seferberliğini kimler organize edecektir? Elbette gerçek ulema, gerçek fukaha, gerçek şeyhler gerçek ziyalı Müslümanlar.
Bugünkü bölünmüşlük ve parçalanmışlıkla bu cihad başlatılamaz.
“Bana ne… Bana dokunmayan yılan bin yaşasın… Ben cemaatime ve tarikatıma hizmet ederim, ötesi beni ilgilendirmez…” diyenler şeytana yardım etmiş olurlar. Bütün müminler bir bütündür, bütün İslam dünyası bir bütündür, bu bütünü bütünlüğüyle kabul etmemiz düşünmemiz, ona göre hizmet etmemiz gerekir.
Birlik olmaz, râşid ve ehliyetli bir zata biat ve itaat etmez, ortaklaşa planlı programlı hizmet etmezsek kurtulmamız çok zor, hattâ imkânsızdır.