Ülkemizde önemli bir değişiklik yaşıyoruz. Parlamenter sistemi bırakıp başkanlık sistemine geçtik.

Ancak ne var ki sistemden söz ederken “başkanlık sistemi” demeyip “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” diyoruz.

Niye böyle diyoruz, bunu pek bilmiyoruz. Yetkililerden kim konuyla ilgili olarak konuşacak olsa hemen dikkat kesiliyoruz. Ve farklı söylemdeki inceliği kavramaya çalışıyoruz.

Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından Prof. Yavuz Atar’ın konuyla ilgili açıklamasına da bu duyarlılıkla dikkatle kulak verdik. Prof. Atar “Bu sistem tam bir başkanlık sistemidir” diyor ve hemen ardından ekliyor: Ancak adı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi!

Niye böyle?

Bunun cevabını henüz bulabilmiş değiliz. Allah-u âlem konu gündeme geldiği zaman birileri başkanlık sistemine karşı çıkmış olmalı ki böyle bir yol tercih edilmiş. “Tamam, başkanlık sistemine değil Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiyoruz” denilerek itirazların önü kesilmiş olamaz mı? Niye olmasın, olur elbette ama gerçek neden bu mudur?

Bilmiyoruz!

Her ne kadar artık başkanlık sistemine geçilmiş olsa da Cumhurbaşkanı tarafından önerilen kanun tekliflerinin kanun haline gelmesi için çoğunluk gerekiyor, uzlaşma gerekiyor.

Yani parlamentodaki çoğunluk yine önemli oluyor. Ama Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Atar’ın şu sözlerini de oldukça önemli buluyoruz:

“Yeni sistemde Yürütmenin ortaya koyacağı hususlar Cumhurbaşkanlığı kararname yetkisi ile yapılacaktır.

Kanun meclislerde yapılır.

Herhangi bir bakanlığın yapısı, herhangi bir genel müdürlüğün yapısı kanunlar bunlarla dolu. Yasa dediğimiz şey halkı etkileyen mahkemelerde kullanılan kurallardır. Bunun dışındaki şeyler kararnameler ile düzenlenmeli.”

Başkanlık sistemine niçin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dediğimizi pek anlayamadığımız gibi bu açıklamaları da kavradığımızı söyleyemeyiz.

Basitçe ne anladığımızı ifade etmemiz gerekirse kanunlar mahkemelerde kullanılacakmış, yürütmenin ortaya koyacağı hususlar ise kararnameler ile yapılacakmış. Umarız doğru anlamışızdır, ne dersiniz?