Şoför, yolda arabasıyla giderken radarı gördüğünde veya uzaktan trafik arabasının ışıklarını gördüğünde ceza ödememek için farkında olmadan refleks halinde arabanın frenine basar.

Arabasının arkasında, “Babam sağ olsun” yazılı olanlar, baba parası yediklerinden, onlar gaza basarak giderler ve cezayı da öderler.

Çünkü ceza olarak verilen birkaç tane kâğıttan ibarettir ve o kâğıtlar da babasının bankasında çok vardır.

Bizim bu dünya yolculuğumuzda da sırat-ı müstakim/doğru yoldan sapmalar olduğunda kayda geçen görevliler vardır ve afvedilmediği takdirde ileride mahşer yerinde ceza dosyası önüne serilecek ve cezasını çekecek.

Erkek veya kadınlar, Allah korusun eğer kâfirlik yolunda gitmişlerse babanın peygamber olması oğlu veya kızına  fayda vermeyecek. Hazreti Nuh örneğinde olduğu gibi.

Her söz ve hareketlerimizin kayda geçtiğini Rabbimiz şöyle haber veriyor:

“Söylediği her sözde muhakkak yanında hazır bir gözcü vardır.” (Kaf süresi ayet 50/18). “Şüphesiz sizin üzerinizde bekçiler vardır. Değerli yazıcılar (melekler) vardır.

Yaptıklarınızı bilirler.” (İnfitar süresi ayet 82/10-12).

Yazıcı meleklerden etkilenerek insanlık ailesi güvenli kameralarını geliştirmiştir. Ama onu yaparken çok kötü bir taklit yapmıştır.

Melekler, görevli oldukları insanın hem iyiliklerini hem kötülüklerini yazarlar. Hatta hadis-i şeriflerin haberine göre iyilikler hemen yazılırken kötülükler, bir müddet yazılmaz ve kişini pişmanlığı beklenir.

Meleklerin yazdığı kötülükler, hiçbir kimseye sızdırılmaz, kişi mahcup hale getirilmez, teşhir edilmez, çünkü teşhir, suç oranını artıran bir harekettir.

“Yoksa onların sırlarını ve fısıltılarını duymadığımızı mı sanıyorlar? Hayır! Elçilerimiz onların yanında (yaptıklarını) yazıyorlar.” (Zuhruf süresi ayet 43/80).

“Her ümmeti diz çökmüş olarak görürsün. Her ümmet kitabına çağrılır. O gün yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız. İşte kitabımız size doğruyu söylüyor. Şüphesiz biz yaptıklarınızı yazıyorduk.” (Casiye süresi ayet 45/28-29).

Meleklerin yazısı, kalemi ve sahifenin nasıl olduğunu bilmiyoruz.

Ancak incir çekirdeğinde kocaman ağacın dallarının, yapraklarının ve yemişlerinin bütün özelliklerinin yazıldığını gözlerimizle gördükten  ve bilgisayar hard diskine yüz binlerce kitabı sığdırdıktan sonra, inanmamak için basiretin körelmesi gerekir.

Yazılan amellerimiz ahirette bize verilecek:

“Her insanın (amel) kuşunu kendi boynuna taktık. (Herkes kendi yaptığından sorumludur.) Kıyamet günü onun için bir kitap çıkarırız ki; onu açılmış olarak bulur.

Oku kitabını. Bugün hesaba çekici olarak nefsin sana yeter” denilecek. (İsra süresi ayet 17/14).

 Rabbimiz her şeyi bildiği halde melekleri aracılığıyla kayda geçirtiyor ve kayda geçirttiğini peygamberleri aracılığıyla insanlara da haber vererek bu türden gelişmelere öncüllük de yapılıyor.

Günümüzde güvenlik kameraları daha ziyade kötülükleri engellemeye yönelik kurulmuştur.

Elektrik kesintisi, kasıtlı kesinti,  silme, kameranın önünü kapatma gibi işlemlerle güvenlik olmaktan çıkarılabiliyor. Hatta bazı suç makineleri, kameraya poz verdikten sonra suçu işliyor.

Meleklerin yazmasını engelleyecek, silecek Allah’tan başka hiçbir güç yoktur.

Onun için suçların engellenmesi için birinci derecede üzerinde durulması gereken şey, İslam dininin tarif ettiği imanla bütün gönülleri süslemektir.