Ümmetsiz, imamsız, ittihatsız adamlar
Caminin WC’si, klimaları, kaloriferleri, halıları, minaredeki hoparlörler için koşuşturup çırpınırlar, para bulurlar.
Müslüman öğrenci yurdunun mutfağı, yatakhanesi, yatak salonu, banyoları için de parçalanırlar, gereken parayı bulurlar.
Cemaat, dernek, vakıf, hizip, fırka... Bunlar da çok önemlidir, hayatîdir.
Çok muhteremler... Hazretü’l-hazeratlar...
Futbol kulübü tutar gibi holiganca tutmalar...
Bunca hayhuy içinde bir kere bile tek bir Ümmetten, İttihad-ı İslam’dan, bütün mü’minlerin biat ve itaat ettiği tek bir İmam-ı Kebirden, ortak hizmetler ve faaliyetlerden, ortak ıslah hizmet faaliyet programından bahs etmezler.
Kodamanlar senede bir gün bile bir araya gelip sohbet etmezler.
Her biri kendi fildişi kulelerindedir. Kuleden hiç dışarı çıkmazlar.
Ortalık pislik ve azgınlıktan yıkılsa umurlarında bile değildir.
Yahu bu anlattıklarım kimlerdir?
***
Müslümanlara: Hiç olmazsa ayda bir kere sabah namazlarında camiye gidiniz ve manzarayı bizzat görünüz. Eyüp Sultan camiine, cemaati olan birkaç camie değil, büyük küçük sıradan camilere gidiniz. Bir tek İmam-Hatipli, İlahiyatlı, diğer okul ve üniversitelerde okuyan Müslüman genç göremeyeceksiniz. Bir tek kodaman Müslüman göremeyeceksiniz.
***
Serendip Sultanından islamî hizmetler yapmak için yüz milyon dolar aldığımı el altından yaysam, din sömürücüleri bunu duysalar ne olur?.. Bugün yüzüme bile bakmayanlar akın akın ziyaretime gelir. Kapıyı açmazsam, koçbaşıyla kırıp açarlar, pencerelere merdiven dayayıp içeri girerler, hizmet aşkıyla cayır cayır yanıyoruz, dolarlar nerede derler.
***
Tacikistan Müslüman bir ülke... Bütün Müslümanlar kardeş... Tacikistan’da din hürriyeti yok, Müslümanlara ağır baskı ve zulümler yapılıyor... On sekiz yaşından küçüklerin camiye gitmesi yasak... Bir iş yerinde küçük bir mescit açmak yasak... Sakal bırakmak suç... Hapishaneler, dinî inanç kanaat ve uygulamaları yüzünden masum Müslümanlarla dolu. Biz Türkiye’de bu zulme karşı ne yapıyoruz? Belki çoğumuzun durumdan haberi bile yoktur.
***
Bilmek... Niyet etmek... O niyeti gerçekleştirmek için gerekli iradeye sahip olmak... Çalışıp çabalamak...
***
En büyük hainler ve sabotajcılar, Müslüman gençlere sahip çıkıp da; onları vasıflı, güçlü, üstün, ahlaklı, yüksek karakterli, geniş kültürlü, muhlis, muslih, abid, zahid, muttaqi, mücahid fi sebilillah, liyakatli Müslümanlar olarak yetiştirmeyenlerdir.
***
Size haber veriyorum. Fitneler fesatlar nifaklar şikaklar her türlü azgınlık devam edecektir. Büyük patlamaya kadar. Sonra dünya altüst olacak, korkunç savaşlar yapılacak, mamureler harap olacak, çok sayıda telefat ve vefiyat olacaktır. Daha sonra Altın Çağ başlayacak, yedi yıl devam edecek. Ondan sonra kötülük tekrar başlayacak, sonunda Kıyamet kopacaktır.
***
Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışıp yine hiç ölmeyecekmiş gibi âhireti ihmal edenleri büyük sürprizler, zararlar, felaketler bekliyor.
***
İngiltere İslam Cumhuriyeti... Fransa İslam Cumhuriyeti... İtalya İslam Cumhuriyeti... Başka İslam Cumhuriyetleri...
***
Beyazıt kulesinin altında İstanbul’un panaromik manzarası hakkında nutuk çekiyor. Be adam, sen ve dinleyicilerin, İstanbul’a kulenin tepesine çıkıp baksanıza.
***
Resulullahın Ashabını (Allah onların hepsinden razı olsun) sevmek, onlara hürmet etmek Ehl-i Sünnet ve Cemaatin şartlarındandır.
***
Cuma hutbelerinde, eskiden olduğu gibi Dört Büyük Halifenin isimleri zikr edilmelidir. Bunu bid’atçiler, Ehl-i Sünnet düşmanları kaldırdılar.
***
Üçüncü Halife Hz. Osman’ı tenkit etmek caiz değildir. Ashabın müctehidlerindendi. Müctehid, içtihadında hatâ etse bile yine sevap kazanır.
***
Bid’atçi ilahiyatçılar Ashabın büyüklerinden Ebu Hureyre hazretlerini tenkit ediyor, ona iftira ediyor. Onlara kulak asılmamalıdır.
***
Sahih hadisleri inkâr eden bid’atçiler dışlanmalıdır.
***
Kur’an Müslüman’ı olabilmek için Resulullahı sevmek, onun Sünnetine sarılmak, onun emirlerini yerine getirmek, ona biat ve itaat etmek, sahih hadislerindeki hükümleri hayata uygulamak, onun ahlakı ile ahlaklı olmak gerekir.
***
Resulullahın (Salât ve selam olsun ona) Peygamberliği ölümü ile bitmemiştir. Kıyamete kadar, ebediyen devam edecektir. Resulullah bir postacı idi, dini tebliğ etti, işi bitti diyenler sapıktır.
***
Bütün Türkiye öyle temiz olmalıdır ki, yerlerde küçücük bir kâğıt parçası, poşet, hattâ kibrit çöpü bile bulunmamalıdır. Piknik yerleri, akşamdan sonra tertemiz bırakılmalıdır. Çöp üretimi en azına indirilmelidir. Bütün dünya Türkiye’nin Japonya’dan daha temiz bir ülke olduğunu kabul etmelidir. Devlet, belediyeler, sorumlular, vazifeliler; temizlik, paklık konusunda halkı, bilhassa çocukları ve gençleri yetiştirmelidir. Singapur’da olduğu gibi yere bir kâğıt mendil atmanın cezası bin lira olmalı ve bunu yapanların hiçbiri cezasız kalmamalıdır.
***
Öğrenci pansiyonlarında barındırdıkları bütün öğrencilere beş vakit namazı cemaatle kıldıran, sıkı ehl-i Sünnet akaidi ve fıkhı dersleri veren o cemaati tebrik ediyor, hayırlı başarılar diliyorum.
***
Dikkat dikkat dikkat!.. İslamî hizmetleri, tarikatları, cemaatleri siyasete alet etmeyelim. Emr-i mâruf ve nehy-i münker yapalım ama onlar adına, onların gölgesinde yıkıcı siyasî muhalefet yapmayalım.
***
Askerî olsun, sivil olsun bütün darbeler kötüdür.
***
Müslüman sınav sorularını çalıp kendi ehliyetsiz adamlarını kazandırmaz. İslam’a hizmet ehliyetli, liyakatli, vasıflı, başarılı, güçlü, üstün, faziletli elemanlar yetiştirip, onları kadrolaştırmakla olur.
***
Devlet ve belediyeler lüksten, israftan, saçıp savurmaktan, ihtişamdan mutlaka uzak durmalıdır. Lüks araba saltanatına, lüks konaklamalara, lüks yeme içmelere, masraflı tantanalara, debdebelere son verilmelidir. Zarurî güvenlik tedbirleri müstesna...
***
Diyanet İşleri Başkanı, güvenlik zarureti yoksa, çok pahalı lüks makam otomobiline binmemelidir.
***
Böyle bir imam olduğunu sanmıyorum ama yine de yazıyorum. Haftada bir tatil gününde namaz kılmayan, yahut günlük namazları aksatan birinin ardında namaz kılınmaz.
***
En büyük güç kaynağı ve zenginlik para değil, ilim irfan ve hikmettir.