Bağımsızlığın önemi iyice ortaya çıktı
(Van ve Hakkâri olayları)
Bunca hükümetler geldi geçti, böyle şey görmedik. Başbakan memleketin bir bölgesine sokulmak istenmedi. O gene de gitti ama olanlar çok ürkütücüydü. Yıllardır yazdım, bu PKK eylemlerinde camı çerçevesi indirilen vatandaşların mal zararlarını kim ödeyecek diye. Kimsenin umurunda olmadı. Şimdilerde dikkat çekmeye başladı. Araba yakılmaları arttıkça...
Biz, devlet malına, komşu malına, herhangi birinin malına, zarar vermemek üzere yetiştirilmiş insanlarız. Bu gibi şeyler bizi üzer. O belediye otobüsleri yakıldıkça şöyle derdim:
“Bu otobüslere siz de biniyorsunuz, sizin aileniz de biniyor, neden öyleyse ona zarar veriyorsunuz?”
Şimdi iş başka boyutlarda seyrediyor.
Başbakanımız kürsüden güzel konuşuyor. Hatta “tek bayrak, tek vatan, tek devlet” falan bile demeye başladı. Yalnız ne yazık ki daha önce AB’nin dayatmasıyla yerel yönetimler yasası çıkarılırken bu hassasiyeti sadece o değil hiçbir hükümet erkanı göstermemişti. Cemil Çiçek de galiba, yanılmıyorsam, yabancı güçlere, devletlere falan atıp tuttu. Bu gibi durumlarda eskiler “bad-e harab’ül Basra” derlermiş. Yani Basra harab olduktan sonra... Geçen gün nerde duydum hatırlamıyorum biri “bütün yollar BOP’a çıkar” diyordu. Doğru. İşte bu durum artık vaz ü nasihat kaldırmayacak bir boyuta gelmiştir ve küffarın Büyük Ortadoğu Projesi adı altında geliştirmekte olduğu proje de öngörüldüğü gibi cereyan etmektedir.
Bütün mesele Türkiye’nin güneydoğusu ve doğusu da dahil olmak üzere Nil’den Fırat’a kadar zaptedilip büyük İsrail’in kurulmasıdır. Erbakan Hoca otuz yılını, belki daha çok, bu tehlikeye dikkat çekmek uğrunda harcadı. Amerika’ya dikkat çekti, Avrupa’ya dikkat çekti, AB’ye dikkat çekti. Bu yüzdendir ki Türkiye’nin birçok aydını Erbakan Hoca’nın hakkını teslim etmektedirler. İşte nihayet iş buralara geldi dayandı.
***
Ahmet Türk’ün o acaip benzetmesini de yutacak değiliz. Filistinli çocuklara benziyorlarmış bir şekere fit olup panzer üstünde polis şapkasıyla poz veren zavallı çocuklar! Hayır, Filistinli çocuklar emperyalizme karşı taş atıyorlar.
Türkiye’nin namuslu aydınları da emperyalizme karşı mücadele ediyorlar.
Filistinli çocuklar Büyük Ortadoğu Projesi’ne karşılar. Biz de öyleyiz. Ne yazık ki hükümetimiz, hükümetlerimizin bir kısmı (ama hiçbiri bu kadar olmamıştı) emperyalizmin değirmenine su taşımaktadır.
Atatürk de, Erbakan da tam bağımsızlıkçı liderlerdi. Hatta II. Abdülhamid bile, bütün o çok şiddetli koşullarda, vatanın bağımsızlığını korumak için elinden geleni yapmıştı.
Bu seçim dalaşı bittiği zaman, AKP de kazansa, DTPde kazansa, aslında kazanan emperyalizm olur.