Çocuklar için TRT Çocuk ve Yumurcak TV
Başbakanın TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ismi üzerinde direnmesi oldukça yerindeymiş. Bu döneme kadar TRT toplumun değer yargılarına ters düşen zihniyetler tarafından yönetiliyor, programlar da ona göre icra ediliyordu.
Nihayet İbrahim Şahin’le birlikte TRT’nin eline yüzüne bakılır oldu. Başta haberler olmak üzere pek çok programın içeriği, milletin birlik ve beraberliğine hizmet eder oldu. Devlet televizyonu da böyle olmalıydı. Halkımızın özlediği bir tabloydu.
İki televizyon kanalının haberleri; milletimizi ürkütmeden, korkutmadan, endişeye sevk etmeden ve karamsarlığa sürüklemeden sunuluyor. TRT ve Samanyolu televizyonunun haberleri ve diğer programlarını güvenle izleyebiliyor insan.
TRT’nin son atağı ise çocuk kanalının yayınına başlaması oldu. Geçtiğimiz gün TRT 4 üzerinden çocuk yayınları seyredilmeye başlandı. Böylece pek çok aile, diğer televizyonların zararlı çizgi filmlerinden çocuklarını korumuş ve kurtarmış oldular.
Bu arada çocukların sevdiği başka bir çocuk kanalından da söz etmeliyim. Yumurcak TV de uzun zamandır yayında. Yalnız uydudan yayın yaptığı için herkes izleyemiyor. Karasal ve kablolu yayında da izlenmesi, aile kurumuna inanan insanların en büyük arzusudur.
Hükümet çocukların zihinsel ve fiziksel sağlıklarını düşünerek, TRT Çocuk Televizyonu ve Yumurcak TV’nin bütün ülkede ve yurtdışında izlenmesini sağlamalı. Artık günümüzde çocuklara ailelerinden çok televizyonlar hâkim ne yazık ki.
TRT’nin çocuk kanalı hemen ilgi görmüş. “Çocukları diğer kanalların zehirlenmesinden kurtardık” diye sevinenlere sıkça rastlar oldum. Yumurcak TV’yi izleyebilenlerden de sık sık aynı memnuniyeti duymaktayım.
Yaz içerisindeydi, ateist bir anne ve baba ile deniz otobüsünde çocukları üzerine sohbet ediyorduk. Babanın çok umurunda değildi ama annenin yüreği yanıyordu. Yürek yangınını ise şu sözleriyle dile getiriyordu.
“Biz ikimiz de (kocasını kast ederek) birbirimizle Tanrı inancını inkâr ettiğimiz için evlendik. Evlendikten ve çocuğumuz olduktan sonra gördük ki, Tanrı hep bir yerlerde karşımıza çıkıyor. Geriye dönüp inanmak istemiyoruz ama çocuklarımızın da bizim gibi Tanrısız yaşaması hoşumuza gitmiyor. Bu yüzden işe giderken hizmetçiye; ‘Berfin’e Yumurcak televizyonundan başka televizyon izlettirme’ diye tembih ediyorum.”
Hanımefendi sözlerini bitirince baba ne diyor acaba diye gözlerine baktığımda, adamcağız yarım bir tebessümle kafa sallayarak kısık bir sesle; “Biz kendimizi çamura atmış, çırpınıp duruyoruz, bari çocuklarımız aynı çamurda boğulmasın” demişti.
TRT Çocuk Kanalı'nın da Yumurcak televizyonun da bu anlamda önemli bir görevi yerine getireceklerine inanıyorum. Yeni yayına başladığı için TRT Çocuk Kanalı'nın daha dikkatli olması gerekiyor. Argo ifadeler içeren, şiddete özendiren, nemelazımcılık gibi hastalıklara sebep olacak çizgi filmlerden uzak kalmalı ve az ama öz olacak yayınlara yer vererek çocukları zararlı düşüncelerden korumalılar.
Yumurcak TV gerekli hassasiyeti ve özeni gösteriyor ve çocukların zihnine olumsuz düşünceler göndermiyor. İnsan zihni 24 saat çalışan kamera gibidir. Her şeyi alır ve kaydeder. Kaydedilen bilgiler öyle kolay kolay silinip gitmez. Her bilgi tazeliğini korur. Unutuldu denilen bilgiler çapalama yöntemiyle hemen hatırlanır.
Geçen hafta içinde TRT Çocuk Kanalı'nın açılış törenine katılmıştım. Çocukların safiyetini ve masumiyetini gördükçe, “Bunların zihinleri asla kirletilmemeli ve çok güzel bilgilerle donatılmalı” diye açılışa katılan herkes hem fikirdi. Bu anlamda TRT Genel Müdürü şahsında İstanbul televizyonu yetkililerine teşekkür borcumuz vardır.
Yeri gelmişken şunu da hatırlatmalıyım. Çocuklara bir saatten fazla televizyon seyrettirilmemeli. İlla da izlemek isterlerse, yarım saat veya bir saat teneffüsler verdirmeli. Aynı kural büyükler için de geçerlidir. Bir evde iki saatten fazla televizyon açık kalıyorsa o ev, ev olmaktan çıkıp, otel lobisine döner. Baba ve anne resepsiyon memuru, çocuklar da müşteri konumunda kalırlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.