Vaz geçmezler
Kesinlikle vaz geçmeyeceklerdir.
Egemen azınlık sistemine taraftar olmaktan.
Vesayet rejiminden.
Laiklik perdesi ardında laikçilik ve din düşmanlığı yapmaktan.
Kemalizme din gibi inanmaktan.
Müslüman çoğunluğun temel hak ve hürriyetlerini inkâr etmekten.
Ayasofya’nın camilikten çıkartılmasını iyi ve doğru gibi görmekten ve göstermekten.
Feminizmden, kadınlaştırmaktan.
İslama ve Müslümanlara saldırmaktan.
Kalkınmada ve güçlenmede Japonya’nın doğru yaptığını, Türkiyenin yanlış yaptığını görmezlikten gelmekten.
İslam’ın Avrupa’yı feth edişi gerçeğine gözlerini kapamaktan.
Hollanda’da İslam düşmanı avukat ve politikacı Arnaud Van Doorn’un Müslüman olmasından ibret almamaktan.
Şapka yüzünden vatandaş asmanın iyi ve doğru bir iş olduğunu sanmaktan.
Türkçe Ezandan.
Lise ve üniversite gençliğini kışkırtarak, vaktiyle Fransa’da 1968’de yapıldığı gibi sivil darbe teşebbüslerinden (GEZİ’lerden).
Yakın tarihimizdeki bütün zararlı kopukluk ve ârızaları iyi gibi göstermekten.
İngiliz GeoffryLewis’in, “Trajik bir Başarı Türk Dil Devrimi” kitabında tahlil ve teşhir ettiği facianın faydalı olduğunu sanmaktan.
New York’ta yayınlanan TheForward Yahudi gazetesinde HillelHalkin’in yazdığı gerçekleri örtülü tutmaktan.
Türkiyeyi, mandırasını ve ineklerini çok seven biri gibi sevmekten.
Ülkeyi babalarının çiftliği gibi görmekten.
***
Bir yerde karşılaştığım üniversite bitirmiş, memurluk yapan namaz kılan Müslüman bir genç öğüt vermemi istedi. Haddim olmadığı halde şu tavsiyelerde bulundum:
Geleneksel millî sanatlarımızdan birini öğrenmek, ürün vermek, bunları satmak, paranın bir kısmını bütçesine eklemek, bir kısmı ile hayır yapmak.
(Evliymiş) Hanımının da bir sanat öğrenmesi.
Osmanlıca öğrenerek cahillikten kurtulmak.
Faydalı hayırlı kitaplar okumak.
Yetecek kadar ilmihal öğrenmek.
***
Turist sayısını artırmak, turizmle ülkeye döviz kazandırmak istiyoruz ama (hepsi için söylemiyorum) birtakım ahlaksız şoförler turistleri kazıklıyor, dolandırıyor, tokatlıyor. Park etmiş yüz otomobilden beşini çekerek trafiği düzelteceklerini sananlar, nedense dolandırıcı şoförlere karşı radikal bir harekete geçmiyor.
***
ÖZÜR BEYANI: Dört beş saat sürecek, nice muhteremlerin ellerinde mikrofon konuşacağı o önemli toplantıya katılamayacağım için bağışlanmamı istirham ediyorum. Bendeniz iyi bir hatip değilim. Yaşım ve sağlığım bu gibi uzun toplantılara katılmama müsait değildir.
***
Dinin başına gelen en büyük felaket, afet, musibet; ticarete, geçime, zenginliğe alet edilmesi, maddî yüksekliğe, ikbale, prestije merdiven yapılmasıdır.
***
Allah rızası için ihlâsla ilim öğrenmemiş riyakâr bir âlimin, halkı irşad eder gibi görünse de, asıl niyeti, insanlar kendisi için bu ne büyük âlimmiş desinler olduğu için Mahkeme-i Kübra’dan sonra, yüz üstü sürüklenerek Cehenneme atılacağı Sahih-i Müslim’deki ihlâsla ilgili hadiste beyan buyurulmuştur. Din ticarete, dünya ikbaline, paraya, ikbale alet edilmemelidir.
***
Usulen teşekkür edilmesi gerekirdi ama edilmemiş olmasının fazla bir önemi yok. Bendeniz onları memnun ve razı etmek için çalışmıyorum. Teşekkür etmemeleri bana zarar vermez, kendileri için ayıp olur.
***
İnsanlar ölümü sevmiyor ama hiçbiri ölümden kurtulamıyor.
***
Bazıları benden dua istiyor. Önemli olan, duaları kabul edilen kimseleri bulmak, onlardan dua istemektir. Öyle kimseler varsa bu fakire de haber verilmesini istirham ederim.
***
Olan bir iş için bu kader değildir demek küfür sözüdür. Sarf edeni dinden çıkartır.
***
Ölen herkes eceliyle ölür. Yatağında ölse, vurulsa, trafik kazasına uğrasa, merhum Cemal Kaşıkçı gibi bedeni asitte eritilse bile.
***
Koynunda akrep besleyenler, sokulup zehirlenince hiç şikâyet etmesinler. Akrepler sokar.
***
AllahüTeala ihmal etmez, imhal eder, mühlet verir. Azgınlar, işte biz her türlü fıskı fücuru günahı işliyoruz, bir şey olmuyor demesinler. Kendilerine mühlet verilmektedir. Kaza-yı mübrem tokadı tepelerine inince anlayacaklardır ama geç kalmış olacaklardır.
***
Uyuyan cahil Müslüman mı, suçludur, onu uyarmayan âlim kişi mi? İkincisi daha fazla suçludur. Birincinin vebali onun üzerinedir.
Birincisi yüzde on, ikincisi yüzde doksan suçludur.
***
Dinî ve (faydalı) ilmî hizmetlerin emekliliği yoktur. Gücü yetenlerin ölünceye kadar hizmet etmeleri gerekir.
***
Dinî ve ilmî hizmetler Haliq’ın rızası için ihlâsla yapılır, mahluqattan (Yaratıklardan) ücret alınmaz. Sonraki ulema, zaruret olduğu için din görevlilerine geçinecekleri kadar bir ücret ve maaş ödenmesine fetva ve ruhsat vermişlerdir ama din hizmetleriyle zengin olmanın, saf halkı inek gibi sağmanın, kaz gibi yolmanın ne fetvası vardır, ne ruhsatı.
***
O ehl-i dünya adam çok ama çok zengindi. Sözde Müslümandı ama dinî tarafı yoktu. Zekât mekat vermezdi. Sonra bir tokat yedi, sıfırda kalmadı, sıfırın altına düştü.
***
Kültür gidince yerini mültür alır. O da hiçbir işe yaramaz.
***
İlmihalini bilmeyen cahil bir kardeşime: Size Allahın on dört sıfatını öğrenip ezberlemeniz için bir hafta mühlet veriyorum. Hemen, küçük bir Ehl-i Sünnet ilmihali alın, okuyup öğrenin ezberleyin.
***
Bütün Peygamberlerin beş ortak sıfatı nedir? Lütfen bunları da okuyun, öğrenin, ezberleyin. Cahil kalmayın.
***
Fakirliğin afetleri vardır. Lakin zenginliğin afetleri fakirliğinkilerden çok daha fazla ve daha şiddetlidir.
***
Trafik kurallarına uymayanlar, trafik kazası piyangosu bileti almış olur. Binde bir vurur ama pir vurur. Ya öldürür, ya katil eder, ya sakat bırakır.
***
Televizyonunu kapat, faydalı ve hayırlı bir kitap al eline ve dikkatle oku bir şeyler öğren. Böyle yaparsan kendine iyilik etmiş olursun.
***
Ekranından lağım, necaset, içki, fuhuş, fısk fücur, zina, münkerat, riba, günah, şirk, nifak, şikak, cahiliyet, küfür, akan o şeyin senin gibi bir Müslümanın evinde ne işi var?