Günümüz siyasetçilerinin en büyük problemlerinden birini dünü ile bugünlerinin farklı olması oluşturuyor. Dünü bugünü farklılar ağızlarını açtıkları zaman mangalda kül bırakmıyorlar ama önlerine dün yaptıkları açıklamalar konulunca da dut yutmuş bülbül gibi oluyorlar.

Dün, “Seçim barajı inmeli BDP (bugünkü HDP) Meclis’e girmeli” diyerek ahkâm kesenler bugün Saadet Partisi’ni HDP’yi Meclis’e taşımakla itham ediyorlar.

 Dün MHP’yi hedef tahtasına oturtup eninde sonunda “CHP ile eklemlenecekler” diyenler bugün MHP ile beraberliklerinin “pazara kadar değil mezara kadar süreceğini” ilan ediyorlar. Yani dün ne dedilerse bugün tam tersini yapıyorlar.

AKP’lilerin dün MHP lideri Bahçeli hakkında söylediklerini biz köşemize almaktan bile utanırken bugün Bahçeli’nin devlet adamlığını öve öve bitiremiyorlar. MHP lideri Bahçeli de dün AKP lideri Erdoğan hakkında söylemiş olduklarını unutmuş gibi görünüyor.

Evet, dünü bugünü farklılar Türk siyasetinin en önemli sorunu olmayı sürdürüyorlar.

Rüzgâr nereden eserse konuşmalar o tarafa doğru akıp gidiyor.

Eskiden böyle olan bir Demirel vardı!

“Dün dündür, bugün bugündür” diyerek dünü ile bugünü arasındaki tutarsızlığı izaha çalışırdı.

Şimdi ise pek çok siyasetçi bu hale gelmiş durumda. Dün ne söylediklerini hiç önemsemiyorlar. Dün söylediklerini belki de hatırlamıyorlar ya da hatırlamak istemiyorlar. Bugün dün söylediklerinin tam zıddını söylediklerine göre yarın da aynı şeyi yine yapabilirler.

Yani bugün düşman ilan ettiklerini yarın en büyük dostları olarak gösterip bağırlarına basabilirler.

Yani bugün Saadet Partililere yönelttikleri suçlamaları aynen kendileri tekrarlayabilirler.

Dün nasıl baraj düşürülmeli BDP Meclis’e girmeli demişlerse yarın da benzer laflar edebilirler.

Dün MHP’ye yeni Türkiye’de yer olmadığını ilan ederlerken bugün nasıl can ciğer kuzu sarması bir hale gelmişlerse yarın da bugün düşman olarak ilan ettikleriyle beraber yürümeye kalkışabilirler. Bugün bu tür politikaları sahiplenenler geçmişte böyle davranan siyasetçileri omurgasızlıkla suçlayıp ilkeli davranmaya davet ederlerdi.

Tamam, bize güvenmeyebilirler.

Arşivleri biraz karıştırıp kendilerinin eski söylemlerine şöyle bir baksalar belki o zaman doğru yolu bulabilirler.