Ne güzel bir 10 Kasım sabahı!..
Cumhuriyet denilen mevkutenin;
Nâm-ı diğer “Ergenekon Bülteni”nin dünkü nüshasında tam sayfa bir ilan vardı…
“Mustafa”nın reklamı!..
Cumhuriyet “En Akredite” gazete ya!..
O reklamı…
“İlgili Erkân”ın gözünün içine şöyle bir güzel sokayım dedim!..
•
Evet…
“Muhterem” Can Dündar’a “Hödük” göndermesinde bulunanlar…
“Mustafa” filmine imza atmış olmasından dolayı;
Bir “sanatçı”nın onurunu ayaklar altında çiğnemekten çekinmeyenler;
“Mustafa”nın “parasını” cebe indirmekte de sakınca görmemişler!..
Bir yandan;
Hakaretler yağdır…
“İt”in bilmem neresine sok adamcağızı;
Diğer yandan da,
“İş”inin “parasını” ye!..
Ayıp “l.n” ayıp be!..
•
Cumhuriyet’te yer alan değerlendirmelere göre bu film, Atatürk’ü “yalnızlığa mahkûm”, “çekingen”, “pasif” biri olarak tanıtıyormuş!..
“Mustafa” filmine dair bir “sürü” yazı yer aldı Cumhuriyet adlı bültende…
Ne demediler ki;
“CIA işi”,
“Bilinç altına farklı bir Atatürk portresi oluşturmaya çalışıyor”, “Psikolojik propaganda unsuru”,
Falan filan…
Bir “sürü” yazı!..
Mahiyetleri üç aşağı beş yukarı aynı olan bu yazıların tamamını özetleyen de, Mehmet Faraç adlı adam…
İddiasına göre; “Atatürk’ün başına çuval geçirilmiş oluyor!” bu filmle…
Baksana adamın şu yazdıklarına:
“Bu film salt Atatürk’ün başına çuval geçirmiyor, Büyük Önder’in anısına da kare kare taarruz ediyor!.. Yani Cumhuriyet’in kurucusunun yüreklerde iz bırakan anısı, mitralyöze dönüştürülmüş bir sinema makinesinin ağır saldırısı altında yara alıyor!.. Bu film tarikat ve cemaat gazetelerinin, liboşların, ikinci ve de kinci Cumhuriyetçilerin ilgisine işte bu yüzden mazhar oluyor! Cumhuriyet ve Atatürk’e yürekten bağlı yurttaşlarımız hâlâ birilerinden ‘Bu filme gitmeyiiinnnn!..’ diye uyarı mı bekliyor!”
Oh ne alâ?..
“Bedavaya” basılan sayfalarında bol bol karalayacaksın filmi;
“Atatürk”ün diyeceksin!..
“Başına” diyeceksin!..
“Çuval” diyeceksin!..
Ve son hüküm olarak da;
“Geçiriyorlar” diyeceksin!..
Hem köşe yazarlarınla, hem haberlerinle,
Filme lanet yağdıracaksın…
Hem de utanmadan, sıkılmadan;
“Atatürk’ün başına çuval geçirenlerin” reklamını yapacaksın!.
Bana ulaşan bilgilere göre, 42 milyar götürmüşler bu tam sayfa ilandan!..
Gayri bilemem;
Cumhuriyet’te çalışan bir “kaynağımın” yalancısıyım!..
Atatürk’ün manevi hatırasını 42 milyara değil de, bir başka paraya “sattıklarını”;
“Çuval geçirme ameliyesi”ne “daha ucuza” ya da “daha pahalı”ya katkı sağladıklarını açıklayacak olurlarsa…
Bir “düzeltme” yaparız, söz!..
“Kaça sattılar” acaba?..
Kaça!.. Kaça!..
•
Efendim, mevzuu biraz abarttım galiba.
Gerçekten de bu kadar celallenmeyi hak edecek bir mesele değil!..
Bir “Akredite” gazeteden bahsediyoruz, alt tarafı!..
“En Akredite” gazeteden bahsediyoruz!..
Gazetenin “En Akreditesi” ne yapar?...
Ne yapacak?..
“Terör örgütü ilanı” basar!..
Gazetenin “En Akreditesi”…
Çatır çatır;
“ASKER katillerinin” ilanını basar!..
Gazetenin “En Akreditesi”…
“Atatürk’ün başına çuval geçirenlerin” “ilanını” basar, “parasını” kapar!..
Gazetenin “En Akreditesi”
“Atatürk Ticareti” yapar!..
Birileri de…
Gazetenin böylesini…
“En Akredite” yapar!..
Mevzuu bu ya;
Kavanoz dipli dünya!..
•
Ya, ben sevdim bu filmi be!..
Seyretmeden sevdim!..
Atatürk hakikaten de “yalnız adam”mış!..
Bakın, biz pek anmıyoruz onu!..
“Aslında bizim kafa yapımızda olup da” ananlar ise;
“Ters durumlara düşmemek” için “anıyormuş gibi” yapıyorlar!..
“Atatürkçüyüm” diyenler de…
Aha, böyle...
Çatıııır çatır;
Manevi hatırasını “satıyorlar!..”
Bir yandan küfrederken “Mustafa”ya…
Öbür yandan;
“Mangırlar” kasaya!..
Evet evet…
Büyük Kurucu…
Sahiden de pek yalnızmış!…
Yapayalnız!..