Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

İsrail zulmüne sessiz kalan Batılıların gerçek yüzü (2)

İsrail zulmüne sessiz kalan Batılıların gerçek yüzü (2)

Dünden devam ediyoruz.
Dünkü soruyu bir daha sorarak alıntıyı sürdüreyim. “Peki, tarihleri boyunca Müslüman halklar, Yahudileri adam yerine koymaktan başka ne yapmıştır da, şimdi İsrailliler Filistin halkını yok etmektedir?”
“1939-41 yıllarında, ruhsal ve bedensel engelliler, sabit ‘gaz odalarına’ kamyon egzozu bağlanarak öldürülüyorlardı. Katliamın bu döneminde, engelli kurbanların üzerinde Nazi doktorlar bir sürü yeni öldürme metodları denemişti. Bu deneylerde kazanılan tecrübeler katliamın devamında Nazilerin çok işine yarayacaktı.
Kamyon egzozu ile öldürme metodu da Nazilerin beklentilerini tatmin etmeyince, nihayet fabrika usulü bir öldürme endüstrisi kurulmaya başlandı. Bu biçim; ‘öldürme fabrikaları’ bu yerlerde inşaa edildi:
‘Nihai çözümü’ uygulamak için bütün Avrupa’ya ölüm kampları inşaa edilmiştir.
Artık hayvan vagonları doldurulup bu fabrikaların içine kadar tren ile götürülüyorlardı. Duş odası görünümüne sahip olan gaz odalarına, toplu halde giriyorlardı. Böylece rahatlıkla, en etkili öldürme gazı olan Züklon B bu odalara pompalanıp, öldürülebiliyorlardı.
Bu gaz 20 dakika süren çok eziyetli bir ölüme yol açıyordu.
Sonra zehirlenerek öldürülenlerin cesetleri, sırf bu amaç için üretilmiş olan fırınlarda yakılıyordu. Ölenlerin şahsi eşyaları, altın dişleri, elbiseleri, ayakkabıları, saçları ve hatta vücut yağları endüstriyel alanda kullanılıyordu.
Ayrıca yakılanların üzerinde, Alman doktorları ve bilim adamları sınırsız deney imkânı bulmuşlardı.
Örneğin insanlar, fazla yüksek veya fazla düşük basınçlı odalara kapatılıp, hava basıncının insan üzerinde etkileri, buzlu suya sokulup ne zaman öldükleri araştırılıyor, insanların vücuduna petrol şırınga edilip, yaşayıp yaşamadıkları kontrol ediliyor, bakterilerle enjekte edilip etkileri izleniyordu ve yeni ameliyat yöntemleri deneniyordu.
Bu deneylerde en meşhur isim, Josef Mengele isimli bir Alman Doktor olmuştur.
Ölüm kamplarına getirilenlerin sayıları, öldürülmelerinden önce hiçbir yerde toplanılmadığı için günümüze kadar daha ayrıntılı bir sayı ortaya koymak mümkün değildir. ‘Soykırımın boyutları’ adlı kitabın verdiği bazı sayılar vardır.
Yahudilerin gaz odalarında öldürüldükten sonra yakıldıkları fırınlardan ikisi (içinde hâlâ kemikler bulunuyor).
Fırına sokulmadan evvel altın dişler çekiliyordu. Bu dişleri çekerken, bazen henüz ölmemiş oldukları anlaşılıyordu, ama yine de fırına sokuluyorlardı.”
Alıntı burada bitti.
Yahudilere Müslüman toplulukların dışında hemen herkes saldırmış ve Filistin’e yerleşerek, başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere bütün bir İslâm âleminin başına bela olmuşlardır.
Cennet mekân Abdülhamid’i odasından alan üç kişiden birisi Ermeni, diğeri Yahudi’dir.
Filistin topraklarını Abdülhamid’den isteyen yine ünlü bir Yahudi’dir. Vermeyince de işte olup biten ortadadır.
Şimdi Filistinlilere bu katliamı yapan Yahudilerin geçmişte yaşadıklarına şimdi bir defa daha bakın.
Ve değerlendirmelerinizi, son yaşanılanlar ışığında bir defa daha yapın...
Benim; Hilal’den beslenip, Haç kavgasında, Haçlılardan yana tavır koyan İsraillileri lanetlemekten başka, elimden bir şey gelmiyor.
Allah müstahaklarını versin!..
Amin...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi