İrademizi kaybettik
Ne sıhhatli şekilde düşünebiliyoruz, ne de karar verme gücümüzden eser kaldı... Ergenekon dalgaları ve gözaltılar hakkında mizahi bir yazı yazacaktım, bırakmadılar...
Her taraf bombaya kesti... Manşetlerin tamamı bomba üzerine şekillenmişti Cumartesi sabahı...
Uydum kalabalığa...
Bombalar, bombacılar, bombaseverler ve ulusalcı avukatlara çevrildi dikkatlerim...
Bunaklar, dönekler, kirli-türlü Marksistler, solcular, orta yolcular, Ülkücülükten geçinenler, polis, asker, sivil aynı çadırın altında birleşmişler...
Partisini Ergenekon Avukatlık Bürosu gibi kullanan, kendisi bizzat Ergenekoncu avukatı olduğunu ikrar eden CHP lideri acaba fikir değiştirmiş mi, halen yoluna devam mı ediyor?
Emekli Orgeneral Hilmi Özkök’ten beklediklerini bulamayanlar sert bir dönüş yaparak ‘Karma darbeci bloku’ oluşturmuşlar...
Özel Harekât Daire Başkan Vekili İbrahim Şahin’in evinde bulunan krokiye göre arama yapan güvenlik güçleri, Gölbaşı semtinde külliyatlı miktarda silah, mermi, TNT kalıpları ve bombalar buldular... Bunlar herhalde serçe avlamak için istif edilmemişlerdi...
Yalnızca bunlar mı?
Muvazzaf bir subay olan Yarbay Mustafa Dönmez’in yazlığında bulunan silahlar bir bölüğü donatacak miktarda...
Mustafa Yarbay Sincan’da görev yapıyordu, acaba bizim yörelere onun da silah gömmesi mümkün mü?
Ne bu yahu?
Sen lojistik birlikte görevlisin... Elinin altında bulunan meşru silah yetmedi de çalma/çırpma yoluyla silah-mermi depolamak neyin nesi oluyor?
Ve filin belini kıracak sıklette bir hadise:
İstanbul eski Belediye Başkanı ve şimdiki Yeditepe Üniversitesi sahibi ve mütevelli heyet başkanı Bedrettin Dalan’ın dairesinde yapılan aramada 5 silah, 8 bin civarında mermi bulundu.
Ne yapacaktı bu silahları ve mermileri?
Öğrencilere gerilla dersi mi verilecekti, bir darbe sevdasıyla mı temin edilerek saklanmıştı?
Dalan, Ergenekon soruşturması başlamadan az önce yurtdışına çıkmış, gidiş o gidiş...
Telefonda “yakında döneceğim” diyor...
İnansak iyi olur, amma Uzanlar hemen döneceklerdi, aradan yıllar geçti dönen yok gittiği yerden...
Turan Çömez de dönecekti... İngilizcesini ilerletmek için(!) galiba 10/20 yıl kaçacak...
Tuğgeneral Levent Ersöz de dönmedi daha...
Kaçan kurtulur mantığı ile Yarbay Mustafa Dönmez de kayıplara karışmış... Neyse, onun soyadı Dönmez!..
Hani Ergenekon fasa/fiso idi?
Hani “içerikli” bir susturma hareketi idi...
Peki bu bombalara rağmen, kaçıp gelmeyenlere bakarak, CHP Ergenekon çeteciliği hakkında son sözü söyleyecek mi?
Kabullenecekler mi, yine “inadım inat, uçsa da dana” mı diyecekler?
AKP grup başkan vekili Nihat Ergün’ün ifadesiyle pisliğin deştikçe size bulaşacağı korkusu mu var içinizde?..
Devlet şüpheli gördüğü toprakları kazıyor, altında silah arıyor...
İbrahim Şahin’in hapis cezasını affeden, titiz ve ilke sahibi eski C.Başkanı Necdet Sezer Gölbaşı’nda ikamet ediyor... Bence sayın Sezer’in bahçesinde de bir arama yapılsa fena olmaz...
Bir şey saklanacaksa, en emin, kimsenin ayak basamayacağı yerlere saklanır da... Hani düşünüyorum da, Ergenekon savcılarını, yetkili mahkeme üyelerini dillerine dolayan, ‘çekilsinler’ diye çığlık atanların talepleri masumane bir talep mi, Ergenekon çetesi ile organik bağları olduğundan dolayı mı?
Şaşırdık billahi...
Kimlere güveneceğimizi bilemez olduk.
Çünkü bilahare güvendiklerimiz bizleri utandırabilirler...
İnsanların maalesef sağı/solu kalmadı.
Ankara’da berbat bir hava var...
Vatan topraklarının altı ve üstü bomba
İnkârcı medyamızda manşete düştü bomba
Ellerinde patladı ulusalcı beylerin
Ki sıkıntıdan kendi kendine küstü bomba
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.