Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Yüreği yeten varsa, başörtüsünü referanduma götürelim

Yüreği yeten varsa, başörtüsünü referanduma götürelim

Başörtüsü meselesinde her önüne gelen konuştuğuna göre, eğer her iki kesim de halk için bir şeyler yaptığına inanıyorsa, o zaman halka soralım.
Gerçi kesimlerden birisi azınlık ama olsun, hakkın yerini bulması bakımından öyle kabul edelim.
Kendisini, milletin temsil edildiği TBMM üzerinde görenler bu konuda gerçekten samimilerse, referandumu öncelikle onlar istemeliler.
Haklıyı ve haksızı milletimiz belirlesin. Madem millet olmadan devlet olmazsa, devletin sahibi de bu milletse, ne istediklerini ve düşündüklerini milletimize soralım.
Bugün başörtü karşıtlığı yapanlara halk kendi adına bir yetki vermemiştir. Hiçbiri çıkıp da; “Ben halk adına konuşuyorum, halk böyle istiyor” diyemez.
çünkü örtü meselesi başta olmak üzere dini-milli değerler, milletin asla vazgeçmeyeceği meselelerdir. Aksini iddia edenlerin halka müracaat etmesinde hiçbir beis yoktur.
İktidar bu konuyu her iki kesim için de referanduma götürmelidir. Madem herkes halk için, millet için bir şeyler söylüyor ve yapmak istiyor, o zaman halkın ne istediği ve düşündüğü dağlara ve taşlara sorulmayacağına göre millete sorulmalıdır.
Sivil toplum örgütleri, referandum meselesine öncülük etmelidir. İşte UTESAV’dan ilk öneri geldi.
Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı Başkanı İsrafil Kuralay, “Türkiye'nin önünün açılması, yasakların kaldırılmasına bağlıdır. En önemli özgürlük ihlali olan başörtüsü yasağı için referanduma gidilmelidir” diye çağrıda bulunuyor.
Başörtüsü konusunda samimi ve sonuç alıcı adımlar beklediklerini belirten UTESAV Başkanı İsrafil Kuralay, sorunun çözülmesi için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini belirtiyor. Diğer sivil toplum kuruluşlarından da böyle açıklamalar bekleniyor.
Evet, UTESAV’ın bu önerisi desteklenmeli. Nedense bu ülkede milletin hilafına konuşan hiç kimse, ülke ve millet için elini taşın altına koymamakta, sadece memleketin kaymağını yemekle meşgul olmaktadır. İnsan olan, ekmek yediği sofranın altını karıştırmaz.
Türkiye'nin son yıllarda ekonomik, siyasi ve sosyal alanlarda gösterdiği performansa karşı, insan hak ve özgürlüklerinde gerekli adımların atılmadığını ifade eden İsrafil Kuralay; "Başbakan'ın başörtüsü konusundaki sözleri, halkımıza umut vermiştir. Dini inancı gereği insanların başını örtmesi en temel haklardan birsidir. Bu inancı, ‘siyasi simgedir’ diye engellemeye kalkışmak, yasaklamak, özgürlüklerin önündeki en büyük engeldir. Türk halkının yüzde 80'i başörtüsü yasağına karşı çıkıyor. Toplumda bu yasağın bir karşılığı yok. Sorunun çözülmesi için referanduma gidilmelidir" diyor ve devamla şunları ekliyor:
“Sivil Anayasa çalışmalarının gündemde olduğu bu dönemde, Türkiye'de yasakların artık kalkması gerektiği çok net ortadadır. Oyalanmanın ve oyalamanın milletimize ve devletimize zararı vardır. ülkemizde yıllardır üniversitelerde başörtüsü yasağı uygulanıyor.
Başörtüsü konusunda herhangi bir yasaklayıcı yasal düzenleme bulunmamaktadır. Anayasa Mahkemesi'nin 1989 yılında aldığı bir karar gereği bu yasak sürdürülüyor.
Türkiye AB yolunda önemli mesafeler alırken böyle bir yasağın sürmesi, ülkemiz adına utanç verici bir durumdur. Siyasi partilerin uzlaşarak bu konuyu Meclis’te çözebileceklerine inanıyoruz. Bu konuda gereken adımların kararlı bir şekilde bir an önce atılması ve artık oyalanılmaması halkımızın en büyük dileğidir.
Danıştay ve Yargıtay'dan gelen açıklamalar, siyasetin alanını daraltmaya ve Meclis’i işlevsiz kılmaya yönelik bir tavırdır. Toplumsal mutabakatın olduğu bir konuda bazı kurumların, ‘laikliğe aykırı’ diyerek yasakçı bir anlayışı dayatmaları kabul edilemez. Kimse kendisini Meclis’in üstünde görmemelidir. Demokratik mekanizmanın işlemesi engellenmemelidir.”
Halkın hissiyatına cevap veren UTESAV’ın görüşleri böyle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi