“Bursa’da seçim heyecanı başlamadan bitmiş” denilse yeridir. Halen Osmangazi Belediye Başkanı olan Recep Altepe, Bursa Büyükşehir belediye başkanı olarak zaten Bursalıların gönlünde çoktan yatan bir isimmiş.
Mevcut belediye başkanı Hikmet Şahin’in boş yere büyük bir tepki gösterip, aceleci davranarak parti değiştirmesini ise bir türlü anlamamışlar. Hikmet Şahin için; “Geri planda kalarak soğukkanlılıkla beklemesi gerekirdi” diyenlerin sayısı bir hayli fazla.
“Neden böyle düşünüyorsunuz” sorusuna ise şu cevap veriliyor: “Hikmet Şahin hakkında olumsuz haberler olsa da Bursa’ya hizmet etmiş bir insandır. Bu hizmetlerini Başbakan da överek açıkladı. Genel seçimlerde Bursa’dan milletvekili adayı olacağı söylentilerini bizler duyduğumuz halde Sayın Şahin’in duymazlıktan gelip böyle bir karar almasına şaşırdık.”
Osmangazi Belediye Başkanı Recep Altepe’nin çalışmalarını ve dürüstlüğünü ise kimse tartışmıyor. Kimle konuştuysam herkes Recep Altepe için; “Allah’ı var, Recep Altepe başkan hep bizden biri olmuştur. Çocukla çocuk, ihtiyarla ihtiyar, gençle genç olmasını bilmiştir. Hizmet için onun ne gecesi ne gündüzü ne de herhangi bir saati olmamış, devamlı çalışmış biridir. Köyüyle, kasabasıyla, ilçesiyle, şehriyle hiçbir Bursalı, Recep Altepe’nin hizmetlerini inkâr etmez, inkâr etmeyi de vicdanına yediremez” diyor.
Şimdiye kadar pek çok seçim yaşadım, çok sayıda il, ilçe, kasaba ve köyde seçim çalışmalarını izledim ama bir şehir halkının böylesine bir isim üzerinde ittifak ettiğini ilk defa gördüm. Aman şöyle anlaşılmasın, “Bütün Bursalılar Recep Altepe’ye oy verecek” falan demiyorum. “Seveniyle sevmeyeniyle, insan gibi düşünen ve insani özelliklerini muhafaza eden herkes, Recep Altepe hakkında olumlu şeyler söylüyor” demek istiyorum.
Yoksa bir CHP’linin elbet AK Parti’ye oy vermesini bekleyemem ama CHP’li vatandaşlar bile Recep Altepe’ye oy vermeyeceğini söylerken, çalışkanlığını da inkâr etmiyor. Ayrıca Bursa’ya girip, Bursa’nın tarihi dokusuna göz attığınızda, bir kısım tarihi alanların Osmangazi Belediyesi sınırlarında olduğunu ve hepsinin de mamur edildiğini görürsünüz.
Bursa’da AK Parti adayı Recep Altepe’nin karşısında güçlü bir parti ve aday yok. CHP’nin adayının adını bilmiyorum ama Kamil Koç otobüs firmasının sahibi veya sahiplerinden biriymiş. Bir hanımmış. Bu vesileyle öğrenmiş oldum ki, Kamil Koç firmasının sahipleri CHP’liymiş, bunu bilmiyordum.
Bursalıların ittifak ettiği bir isim böylesine ön plana çıktığına göre, Recep Altepe’nin işi bir hayli zor demektir. Çünkü daha şimdiden beklenti öyle yüksek ki, Hikmet Şahin’in başlattığı ve halen devam eden projelerin hemen bitirileceği ve bütün bir Bursa’nın Osmangazi Belediyesi kadar gözle görülür, elle tutulur şekilde değişeceğine inanılıyor.
Bu arada tekrar ifade etmek gerekirse, Hikmet Şahin’in apar topar yangından mal kaçırır gibi bir başka partiye geçmesi, büyük bir talihsizlik ve vefasızlık örneği olarak gösteriliyor. Başbakan’ın Hikmet Şahin’i mutlaka en iyi şekilde değerlendireceğine inananların sayısı bir hayli yüksekti.
Bütün bunlara rağmen Hikmet Şahin’in, kendisini İnegöl’den başlayıp, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na taşıyan partisini terk etmesi, Şahin’e olan güveni ciddi şekilde sarsmış. Üstelik Bursalılar son seçimde, İnegöl’den gelen birisini hiç istememişler ama AK Parti adına, daha doğrusu Başbakan’ın adına oy vererek işbaşına getirmişler.
Vatandaş haklı olarak diyor ki; “Yıllardan beri hizmet ettiği partisini ses hızıyla inkâr eden ve hemen bir başka partiye geçen birisi, geçtiği partiyi neden terk etmesin?” Haksız da değiller hani. Üstelik DP’nin de Bursa’da hiç şansı yokken. Şahin’in galiba bilmediği bir şey var. AK Parti’de oyların yüzde 30’u şahsa, yüzde 70’i Başbakana’dır.
Ne yazık ki, bu gerçeği de en iyi bilmesi gerekenin Hikmet Şahin olması lazım gelirdi. Ve esas bilmesi gereken bir başka nokta da şudur: “Süleyman Demirel gibi siyasi tarihi tamamen karanlıklarla dolu birinin gölgesinden kurtulamayan DP’de nasıl siyaset yapacak?”