Yargıya gerek yok, Ergenekoncuları GATA'nın doktorları yargılasın
Yürekleri de, çapları da bu kadar işte. Üç gün hapis yatmamak için yapmadıkları kepazelik, denemedikleri yol kalmadı. Her türlü basitliğe tenezzül ettiler.
Bundan sonra mahkemelere gerek yok. Bırakalım Ergenekoncuları GATA’nın doktorları yargılasın. Delilleri onlar değerlendirsin, tanıkları onlar dinlesin, kimin ne kadar yatacağına onlar karar versin.
Böyle rezalet olur mu?
On tane tam teşekküllü hastanenin sağlam raporu verdiği bir zanlı, kapağı GATA’ya atar atmaz birden bire ağır hasta oluyor. Mesleki veya ideolojik dayanışma devreye girerek zanlılar koruma altına alınıyor.
Yargı niçin var, sivilleri yargılayıp, Askerleri hastaneye göndermek için mi?
Bu tablodan sonra insanlar yargıya nasıl güvenecek; bu yasaların, bu kanunların herkese şamil olduğuna nasıl inanacaklar?
Emekli Askerleri Yargıdan kaçıracaksak bunun daha şerefli, daha onurlu yolları var. Hastaysanız gider tedavinizi olur, kader arkadaşlığı yaptığınız insanların yanına dönersiniz. Değilseniz bu kadar küçülmezsiniz.
Hapishane, Cumhuriyet balolarının yapıldığı salonlara benzemez. Orada ancak inancını bir tarafa, hayatını bir tarafa koyabilen babayiğitler yatar. Bir davaya inanmışsanız, zoru görünce takla atmayacaksınız. Sonuna kadar direneceksiniz.
ETÖ davasındaki son gelişmeler davanın akibeti ile ilgili şüpheleri artırmıştır. Mukaddes Eruygur’un Tolon’u tahliye eden “12 Ağır ceza mahkemesi bizden” itirafı bir skandaldır. Ne demek 12.Ağır ceza mahkemesi bizden? Yargılamalar bizden-ondan kıstasına göre mi, yoksa yasalara göre mi yapılıyor. Yargıya güvenelim diyoruz, Bizden-ondan kriterine göre yargılama yapan bir mahkemeye nasıl güveneceğiz, insanlar nasıl güvenecekler?
Emekli askerleri kurtarma uğruna yargının itibarı beş para ediliyor. Askeri hastaneler suçluların sığındığı, korunup-kollandığı sığınaklar haline getiriliyor. Ve biz hala adaletin tecellisini bekliyoruz.
Kimsenin yaptığı yanına kar kalmamalıdır. Karşımızda APO ile işbirliği yapacak kadar, ruhsuz, milliyetsiz, omurgasız bir örgüt var. Bu ülkeye zerre kadar bağlılık hissi içinde olan bu kaos örgütüne sahip çıkamaz.
ETÖ’nün gizli kulağı emekli General levent Ersöz’ün GATA’ya sevk biçimi düşündürücüdür. Onlarca hastanenin önemli bir bulguya rastlamadığı Ersöz’de GATA doktorlarının hangi rahatsızlığı tespit ettiğini sormak hepimizin hakkıdır. Ciddi iddiaların kol gezdiği bir ortamda, GATA tereddütleri izale etmekle mükelleftir. Ersöz’ün yatışına sebep olan hastalık ve konulan tanı toplumla paylaşılmalıdır. Demokrasi bir eşitler nizamıdır. Askerlerin imtiyazlı muamele gördüğü bir sisteme kimse demokrasi diyemez. Ya bu orta oyunu bitmeli, ya da herkes adam gibi yargılanıp, adam gibi sonuçlarına katlanmalıdır.