DTP hem Türkiye’yi hem Güneydoğu’yu felakete götürüyor. Yapılan her eylem, her kalkışma sadece evleri, işyerlerini, araçları tahrip etmekle kalmıyor, gönülleri, bir arada yaşama iradesini de tahrip ediyor.
Eylemler cezasız kaldıkça bölge insanının PKK-DTP ihanetinin ezileceğine dair ümitleri de kayboluyor. Her şeyi yapıp hiçbir müeyyideye muhatap olmamak, demek ki devletin bile bu işi engellemesi mümkün değil, öyleyse boşu boşuna bölücüleri karşımıza almayalım düşüncesine yol açıyor. Zaten bölücü örgütün hedefi de bu, kimse bize bir şeye yapamaz havasını yaymak.
Düşünebiliyor musunuz, DTP genel başkanı Ahmet Türk, başbakan Diyarbakır’a gelmesin, bizi tahrik etmesin diyebiliyor. AKP ile sorunlu bazı kesimler de basın yayın organları kanalıyla bu ihanete çanak tutuyor. Zihniyet şu, AKP gitsin de kim gelirse gelsin, isterse PKK gelsin.
Siz bakmayın suret-i haktan göründüklerine. Eskisi kadar rahat İmralı ile temas kurabilseler, irticaya karşı PKK ile omuz omuza mücadele edecekler. Geçmişte bunun denemelerini yaptılar ama başarılı olamadılar. Ergenekon davası APO’nun hane-i saadetlerine! Gitmemiş adam kalmadığını gösterdi. Biri gitmiş, biri gelmiş. Ama mahkemede ne diyorlar? Devletin bilgisi dâhilinde gittik, geldik diyorlar. Utanmasalar, biz Mitiz, Titiz, Bitiz, Jitiz diyecekler.
Şikâyet kolay, mevcut durumun fotoğrafını çekmek meselenin çözümü anlamına gelmiyor. Birkaç yıldır bazı gazetecilerin de telkini ile hükümet DTP yi sokakta kendi başına bırakma stratejisi izliyor. DTP’nin güvenlik güçlerini tahrik ederek yeni mağdurlar yaratma oyununa gelmemeye çalışıyor.
Bölücülükle, terörle mücadele için bu yeterli değil. Bu stratejinin ne kadar başarılı olduğunu mahalli seçimlerden sonra daha iyi göreceğiz. DTP’nin arkasındaki oy yoğunluğunu dağıtmaya yaramayan, devlete bağlı Kürt vatandaşlarımızın ümit ve bağlılıklarını kuvvetlendirmeyen bir strateji başarıya ulaşmış sayılmaz.
İsrail Kara kuvvetleri komutanı Azrai, Türkiye için ipe sapa gelmez şeyler söyledi diye neredeyse kıyameti koparacaktık. DTP eş başkanları, Ahmet Türk ile Emine Ayna, İsrail Kara kuvvetleri komutanına rahmet okutacak sözleri her gün söylüyorlar. Yutkunup duruyoruz. Bunun adı ofsayda düşürme stratejisi. Nasıl strateji ise bundan DTP-PKK uzantıları dışında hiç kimse memnun değil. Üstelik stratejinin başarıya ulaştığına dair bir belirti de yok.(Ayrıca İsrail kara kuvvetleri komutanının Kürtleri katlediyorsunuz sözlerinden sonra bazı illerde artan sokak gösterilerine dikkat çekmek isterim.)
Yasaları uygulamamak, yasadışı oluşumları teşvik eder. PKK’dan canı yanan, yüreği burkulanı illegal yollarla mücadeleye iter. Onun için, bu isyan denemelerine karşı öncelikle kanunların tavizsiz uygulanması gerekiyor. Sonra da kültürel kaynaşmaya dönük etraflı bir seferberlik başlatılmalıdır. Hakkın sesi batıldan zayıf çıkarsa izmihlal kaçınılmaz olur. Üstümüzdeki ölü toprağını atıp, bize dayatılan ve terörü yüreklendirmekten başka işe yaramayan bu anlamsız stratejiyi parçalayıp bir tarafa atmalıyız.