28 Şubatın Faydaları
Sanırım başlık sizi biraz şaşırttı. Belki de kendi kendinize “bu musibetin ne hayrı mı olurmuş? Bu arkadaş bugün solundan kalkmış galiba!” diyorsunuzdur.
Kıssayı bilirsiniz herhalde, maksadımı iyi izah ettiği için biz yine de yazalım: Lokman Hekim’e sormuşlar:
- Bu güzel edebi kimlerden öğrendin?
- Edepsizlerden.
- Ama nasıl olur?
- Onların söz ve davranışlarına baktım. Hangisi hoşuma gitmediyse ben onu terk ettim.
İşte o kadar. Basiretli bir adam her duyduğundan, gördüğünden, hatta musibetlerden bile ders alır, ibretler çıkarır. Hatta “bir musibet, bin nasihattan yeğdir” atasözümüz çok meşhurdur.
Hayatta en büyük nimet, kazanç, değer, yarar, huzur ve ışık hiç şüphesiz önce iman, sonra da bilgidir. Bu açıdan bakarsak eğer, 28 Şubat bir üniversitedir. Çünkü bir çok üniversite mezunu arkadaşım, 28 Şubattan sonra “Sen haklıymışsın. Hakkını helal et. Biz zaman zaman sana ‘Bu kadar da olmaz, sen aşırı gidiyorsun. Bunlar komplo teorileridir’ dediğimiz şeyler nasıl da gerçekmiş!” Dediler.
Evet, 28 Şubat bize;
Sistemi öğretti.
Derin devleti öğretti.
İstihbaratı, fişlemeyi, dinlemeyi, üst düzey atamaları, gayr-ı resmi tayinleri öğretti.
Orduyu öğretti.
Yargıyı öğretti.
Üniversiteyi öğretti.
Medyayı öğretti.
Siyasi Partileri ve siyaseti öğretti.
Sendikaları öğretti.
Odaları öğretti.
Mafyayı öğretti.
Bankayı öğretti.
Emekli askerlerin meşguliyet alanlarını öğretti.
Taşeron terör örgütlerini, faili meçhul cinayetleri, karşıt gibi görünen kirli kişi ve örgütlerin perde arkasındaki işbirliğini öğretti.
Sivil toplum kuruluşlarını, hatta tarikatları, cemaatleri, aktörleri, sanatçıları… öğretti.
Az eğitmedi 28 Şubat bizleri.
Hatta hiç ummadığımız çok edepli terbiyeli birçok arkadaşımıza küfretmeyi bile öğretti.Dahası sadece dille değil, yetmedi, el kol hareketleriyle hem de…
Sonra da şaşkın bakışlar arasında utana sıkıla özür dileyerek bulunduğu ortamı terk etmeyi öğretti...
Neler öğretti 28 Şubat neler…
Bunlar hayat dersleridir. Çok önemli derslerdir bunlar. Bilinmezse bir ömrü heder edebilirler…
Eğer 28 Şubat olmasaydı kendi ilim dallarında allame olan birçok insan, sistemi tanımada cahil kalacaktı. Dolayısıyla önerdikleri bütün teklifler, ayakları yere basmaz, havada asılı kalmaya mahkum olacaktı.
Birçok emekler heba olup gidecekti bu dersler olmasaydı.
Bir çok insan koynunda yılan beslemeye devam edecekti 28 Şubat olmasaydı. Zalimlere meyil ve muhabbetle cehenneme yuvarlandıklarının farkına bile varmayacaklardı bir çok dindarlar. Dostlarını “aşırılıkla” suçlamaya devam edeceklerdi insanlar.
Çok zarar verdi bize bu post modern darbe, canımızı yaktı, ömrümüzü çürüttü, birçok hizmetimize mani oldu. Kimimiz işkence gördü, kimimiz yok yere yargılanıp mahkum oldu, kimimiz dışlandı, kimimiz yurt dışına savruldu, gurbette öldü veya hala çile çekiyor kimileri…
Ama çok büyük dersler de verdi, eğitti bizi, önümüzü gösterdi, işimize ciddiyet kazandırdı, adam öğretti, usül belletti.
Kendim için kimseye lanet okumak istemem, ama dinime ve medeniyetime, ülkeme ve insanıma bilerek zarar verenlere de beddua etmekten kaçınmam.
Onun için diyorum ki, olmaz olsun bu tür davranışlar. Allah Teâlâ yapanlara hidayet versin. Islah etsin onları. Yıktıklarından çok yaptırarak hizmet ettirsin onlara. Eğer buna kabiliyetleri yoksa, kahrolup gitsinler.
Biz de o Pîr’in dediği gibi diyoruz: “ Zalimler için yaşasın Cehennem!”