Korkuyorum
Korkuyorum. Hem de çok korkuyorum. Korkumun sebebini açıkladığımda şaşıranlar, beni vehimle veya bilgisizlikle suçlayanlar olacaktır, biliyorum. Ama ben, korkumun sebebini, Doğu ve Batı dünyasının Şark Meselesini bilenler için yazıyorum:
Başka gazeteler de Türkiye gazetesi de, geçen hafta beni korkutan haberi birinci sayfasında verdi: ABD Savunma Bakanlığının önemli stratejistlerinden Dr. George Friedman, İstanbul’da katılmış olduğu bir toplantıda, açık açık demiş ki: “Türkiye, bugün dünyanın en büyük 17. ekonomisine sahip. 2020 yılında, Türkiye, 10. büyük ekonomik güç olacak. Türkiye, Osmanlının eski topraklarına yeniden hükmetmeye başlayacak. Türkiye, bölge ülkelerine vâliler atayacak. Türkiye, istikrarsız bölgede, büyük bir istikrarlı devlet olacak. Yakında AB ihtiyacı kalmayacak. AB krizle çöküş devrine girdi. Avrupalıların Türkiye’ye olan ilgisi daha çok artacak!”
Beni gerçekten çok korkutan, bu ABD Savunma Bakanlığı stratejistinin tesbiti ve açıklamaları oldu. Diyeceksiniz ki sevinmeniz gerekirken niçin korkuyorsunuz? Ben, Doğu ve Batı dünyasının, Malazgirt zaferimizden sonra, bir araya gelerek kararlaştırdıkları ve asırlardan beri, kat’iyyen vazgeçemedikleri ŞARK MESELESİ‘ni bildiğim için korkmaya başladım. ŞARK MESELESİ nedir? Doğu ve Batı dünyası, bizim Anadolu’daki ve Avrupa’daki varlığımıza tahammül edemiyor. Bizi, üzerinde yaşadığımız bu topraklardan sürüp çıkarmak, yeniden Türkistan içlerine sürmek istiyor. ŞARK MESELESİ‘nin çok kısa olarak özeti bu. Şimdi lütfen açın Sayın Yılmaz Öztuna’nın Büyük Türkiye Tarihi isimli eserinin 4. cildinin 488. sayfasını. Orada göreceksiniz ki 1595 yılında 3. Murad zamanında, topraklarımızın yüz ölçümü 23 milyon 337 bin 600 km2’dir. Bugün biz 780 bin km2 üzerinde yaşıyoruz. Bu ne demektir? Bu, dünden bugüne, Türkiye’den 25 misli daha büyük topraklarımızı kaybettiğimize işarettir.
Romen devlet adamlarından Djuvara, Balkan savaşları esnasında (1912), Fransa’da Sorbon üniversitesinde bir tarih teziyle doktor unvanı aldı. Djuvara 1291-1912 yılları arasında, Doğulu ve Batılı ülkelerin, Türkiye’yi bölmek-parçalamak için nasıl 100 plân hazırladıklarını belgeleriyle ortaya koydu. Djuvara’nın tezi, Türkiye Diyanet Vakfı yayınları arasında TÜRKİYE’Yİ PARÇALAMA PLÂNLARI olarak basıldı. Bulunuz ve okuyunuz.
Dr. Friedman’ın açıklamaları dışında, Türkiye’de çok zengin petrol yatakları da bulundu. Bu zenginlikler, Batılı müttefiklerimizi bile çılgına çevirebilir.
NATO’dan müttefiklerimiz bile PKK ihanetini neden destekliyor? Doğu ve Batı dünyası, Alevî-Sünni gerginliğini neden arttırıyor? 27 Mayıs darbesi de, 12 Eylül isyânı da önce dışarıda tezgahlandı sonra yurdumuzda uygulandı. Yanılmayı bin kere, milyon kere isterim. Ama ben, Türkiye’nin güçlenmesine tahammül edemeyen devletlerin yeni darbeler hazırlamalarından korkuyorum.
Bir de ben CHP muhalefetinden çok korkuyorum. “Ordu göreve“ veya “CHP+gençlik+ordu=iktidar“ zihniyetinin meydana getirdiği büyük faciaları unutmak mümkün değildir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.