Erken seçim isteyemeyen muhalefet
Önceki yazımda kısaca AK Parti'nin durumunu değerlendirmiştim. AK Parti'nin başarısız olmadığına, aksine güven tazelediğine ama seçmenden ciddi bir uyarı aldığına temas etmiştim.
Bugün de kısaca muhalefeti değerlendirmek istiyorum.
Ana muhalefet partisi CHP, hem 2004 hem de 2007 seçimlerine göre oyunu artırmıştır. Bu doğru. Ancak bu partiyi iktidara alternatif yapacak bir oy artışından söz etmek mümkün değildir. Aksine CHP'nin oyu artmış gözükse de genel olarak solun gerilediğini göstermesi açısından seçim sonuçları ibret vericidir. Seçimden önce solun CHP'de birleştiğine dair yazılar yazmıştım. Bu bir iddia değil bir vakıa idi. Nitekim DSP bazı milletvekillerini CHP adaylarına destek verdiği için ihraç etmeye hazırlanıyor. CHP'nin laiklik, Atatürkçülük gibi geleneksel politikalarını bırakıp milletin değerlerine saygı ve dürüstlük üzerine politika inşa ettiğinde nasıl kabul göreceğini herkes söyledi ben de tekrar etmiş olayım.
Doğrusunu söylemek gerekirse ben bu sonuçlardan sonra özellikle CHP'nin erken seçim isteyeceğini düşünmüştüm. Yanılmışım çünkü bizzat Baykal erken seçim istemeyeceğini ilan ederek seçim sonuçlarından memnun olmadığını alenen ilan etmiş oldu.
Bu açıklamasıyla atacağı adımlarda hükümetin önünü de açmış oldu.
Bu seçimlerin belki en başarılısıdır diyebileceğimiz partisi MHP olmuştur. MHP son üç seçimde oy oranını düzenli biçimde artırmış görünüyor. 2004'te %10.5 olan oy oranı 2007'de 14.3, 2009'da ise 16.1 olmuştur. Sağlıklı bir büyüme gösteriyor. Bu büyüme, hem MHP'nin emanet oylarını geri alması hem de kutuplaşmadan özellikle DPT politikalarından beslenmesi şeklinde yorumlanabilir. Benim gördüğüm kadarıyla, MHP şu anda Türkiye'nin en güçlü, en organize ve en dinamik teşkilatına sahip. Fakat liderlik ve yönetim anlayışı ve söylemleri için aynı tespiti yapmak hayli güç.
Dolayısıyla hem takip ettiği politikalar hem liderlik hem de aldığı oy oranı itibariyle MHP de iktidar alternatifi olacak evsafta görünmüyor. Bu gerçeği kabul etmiş olmalılar ki, MHP de erken seçimden hiç bahsetmiyor.
SP'ye gelince. SP bu seçimde zaten çok ciddi bir iddia sahibi olarak çıkmadı. Sadece varlığını ispat etmek için genel başkanın deyimiyle bir işaret fişeği fırlatmak için çalıştı.
Kabul etmek gerekir ki SP Numan kurtulmuş başkanlığında sadece Türkiye'den değil dünyanın dört tarafından görülecek biçimde bir işaret fişeği fırlattı ve varlığını ispat etti. Doğan grubunun desteklediği izlenimi oluşmasaydı -burada SP'nin bence bir kusuru yoktur- belki daha fazla da oy alabilirdi. SP eğer Numan beyin kucaklayıcı politikasını tabana yayabilir, somut projelerle ortaya çıkar ve hükümeti de yapıcı bir üslupla uyarmaya devam ederse, AK Parti'nin alternatifi olmaya aday bir partiye dönüşebilir, dahası ilk seçimlerde meclise girebilir! Çünkü SP ağırlıklı olarak, AK Parti'nin omurgasını teşkil eden dindar camiaya hitap eden bir parti. Üstelik de MHP'den sonra şu anda Türkiye'nin ikinci güçlü, dinamik ve organize teşkilatına sahip. SP teşkilatı ve mensupları biraz daha özen gösterip itici, suçlayıcı ve dışlayıcı özelliklerini genel başkanları gibi kucaklayıcılığa çevirirlerse önümüzdeki seçimlerde sürpriz yapabilirler.
Tabii AK Parti kendini toparlayıp ihmal ettiği dindar camiayı yeniden kucaklamaya ve ilgi göstermeye başlarsa, SP'nin işi zorlaşır. O zaman SP'nin tabanı AK Parti'ye geçmekten imtina etmez. Tıpkı 2003 ve 2007 seçimlerinde olduğu gibi.
Sonuç olarak muhalefette bulunan partilerden hiçbiri iktidar alternatifi olarak görünmüyorlar. Şu anda iktidar partisinin alternatifi yine kendisidir. Yeter ki söylemini ve üslubunu gözden geçirsin, halka dönsün, teşkilatlarına ve seçmenine itimat etsin ve hükümetinin icraatlarını yeterince anlatabilsin.
abii 2946 belediye başkanlığı için AK Parti tamamında aday gösterirken, CHP'nin 928, SP'nin 342 ve MHP'nin 216 yerde aday göstermemesi hangi partinin iktidarı hak ettiği ve ülkeyi bütünüyle kucakladığı konusunda çok anlamlı bir fikir vermektedir.
Seçim isteyemeyen muhalefet kendisini iktidara alternatif görmüyor, aksine iktidarın başarısını teslim ediyor demektir. Manzara budur.
DTP hakkında da söyleyeceklerim var.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.