20 dakika geçmiş, sahadaki oyuncuların kazanmak için ne yapmaya çalıştığı belli değil. Ankaraspor adeta forvetsiz oynarken, Fenerbahçe eksikleri yüzünden etkisiz.

Hoş tam kadro varken de yoktular ama neyse! Zaman zaman kale önüne taşınmak istenen ama ancak defans oyuncuları hata yaparsa gol olacak bir maçtı. Kör döğüşü gibi geçen bir ilk yarı izledik. Fener ne zaman Güiza ile oynasa hep yaptığı ya da yapmak zorunda kaldığı iş uzun defans arkası toplar oluyor.

Güiza neden Semih varken takımın daha iyi oynadığını buradan anlamalı ve stilini biraz değiştirmeli. Emre ve Alex bu uzun topları Güiza’ya çok isabetli atıyorlar. Fakat Güiza bu topları bırakın pozisyona çevirmeyi, kontrol bile edemiyor. Hani bu adam bilmesek, İspanya Gol Kralı’nın çakması gelmiş Türkiye’ye diyecez.

İlk 45 dakikada istisnasız Ankara da Fener de uzun top çalıştı. Bu oyuncuların da işine geliyor. Eğer bu toplara gitmeyi seven bir forvetin varsa at uzunu, koşsun. Güiza’nın artık alıştığımız görüntüsü, Deivid’in etkisizliği, Kazım’ın sahada takılıyor olması ve Uğur’un hiçbir zaman bilemeyeceğimiz performansı ile Fener’in pozisyon üretmesi ve gol bulması ancak rakibin kendi kalesine atması ile olurdu.

Emre olmasa Fener rakip yarı alana bile zor gider. Lugano, Edu ve Volkan’ın eksikliği hissedilmedi. Çünki bu eksikleri değerlendirecek kadar iyi rakip forvetler yoktu. Ama Semih ve Alex’in eksikliği Fener’i çok zorlar. Ankaraspor karşısındaki takımdan Emre’yi de çıkartın ligde ilk 5’e giremez. Fener, Memet Çakır’ın ayağından yediği müthiş golle kendine gelmeye çalıştı ama iş bitmişti. Olay zaten geçen hafta bitmişti.