Bilimsel komedi
“Kerameti kendinden menkul şeyh” gibi, bilimsellikleri kendilerinden menkul bir grup safsata şamatacısı gündemimizi kapladı..
“Bilimci” akademisyenlerin gülünecek hallerine bakar mısınız?
Bilim sevdalısı siyasetçilerle beraber olup, hangi meselenin altından kalkamamışlarsa o meseleyi Anıtkabir’e taşımaktalar..
Bilimci,
Siyasetçi,
Sanatçı (!!!)
Adamlar hâlâ Atatürk’ün öldüğüne inanmıyorlar..
İnansalar 71 yıl önce vefat eden bir faniye şikâyete kalkarlar mı?
Bu ne hamakat? Bu ne cehalet?
“Atam, tarif ettiğin nurlu yoldan huzuruna geldik”...
“İlkelerini zedeleyen, yok sayan, ortadan kaldırmak isteyen hainleri sana şikâyet ediyoruz...”
Yapmayın be ilim-bilim sevdalıları..
Atatürk 1938 yılında öldü.. Her canlının öleceği gerçeğini niye kabul etmiyorsunuz?
Hani bilimseldiniz?
Hani gerçeklerden ayrılmazdınız?
Atatürk kabrinden doğrulup sizin yenilgilerden ileri gelen sapıklıklarınıza çare mi bulacak?
Şartlara göre yön belirlemek caiz mi sizin tarikatta?
Hrant Dink ölür, toplanır bağırırsınız canhıraş:
“Hepimiz Hrant’ız..”
“Hepimiz Ermeni’yiz..”
Ve şimdi ne diye “Hepimiz Atatürk’ün askeriyiz” vaveylası koparıyorsunuz?
Ben Atatürk ile beraber cephede savaşan gerçek Türk askerlerini gördüm, hatta onlardan sayısız bilgiler aldım..
Peki siz nerede Atatürk’e asker oldunuz?
Şu da bir gerçektir ki, çoğunuz alavere/dalavere çürüğe çıkarak askerlikten kaçtınız..
Ne o, Atatürk’ü de mi aldatmaya kalkışıyorsunuz?
Ayıp değil mi?
Edepsizlik değil mi yaptıklarınız?
Cehaletinizden meydana gelen yenilgilerinizi Atatürk’e fatura etmekten hiç utanmayacak mısınız?
Dedim ya, Atatürk öldü beyler...
Bilim ve ilim, ölüm gerçeğini birilerine yakıştırır, birilerine yakıştırmaz mı?
Bu nasıl bilim be?
Herhangi bir hadiseyi değiştirmeye gücünüz yetmeyince toplanıp koşuyorsunuz Anıtkabir’e..
Hani arkanızdaki malum medya var ya, başlıyor rakamlarla yarış yaptırmaya:
Kimi 10 bin kişi diyor..
Kimi yemini billah ederek 100 bin kişiye çıkıyor..
Daha marjinal, daha pek yalanseverleriniz ise milyonları savuruyor utanmadan..
Diyelim ki doğru..
Neyi değiştirir yığınlarca canlının ölüden yardım umması?
Yoo, yedirmezler!..
Türk halkının ekserisi okur/yazardır.. Herkes muhtelif kanallardan bilgi alıyor, gerçeklere vakıf oluyor..
Prof’tu, doçentti, doktordu. Bakanlık yapmıştı, Başbakanlık yapmıştı, milletvekilliği yapmıştı, umursayan kalmadı..
Çünkü yalanlarınızla tanışa tanışa iddialarınızın kofluğunu öğrenmeyen kalmadı..
Siz istiyorsunuz ki, içinde bulunduğunuz, sevdiklerinizin içinde bulundukları Ergenekon (başka deyimle Hergelekon) terör örgütüne hiç dokunulmasın..
Şaibe altındakiler safkanmış, cinsmiş, emsalleri bulunmaz bilimsel mahlukattanmışlar..
Herkese saf değiştirip medya bataklığına, Ergenekon dehlizine çekmek istiyorsunuz.. Başka bir umudunuz, yolunuz kalmadı..
Akıldanelikte öne geçen bir büyüğünüz şöyle yakınıyor:
“Artık bu gidişten sonra bilimsel laiklerin iktidar olabilmeleri olanaksızlaştı..”
Peki darbe yapmak da zorlaştığına göre ne halt edeceksiniz?
----------------------
Çağdaştır, milyar yıllık fosillerin çağdaşı
Çağdaştır, virüslerin-basillerin çağdaşı
Ceddi evvelleri ki ilk maymuna dayanır
Bu çağdaşlar çürümüş nesillerin çağdaşı..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.