Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Gerçekten Anayasa Değişikliği Yapılacaksa!

Gerçekten Anayasa Değişikliği Yapılacaksa!

Yapılacaksa diyorum.
Çünkü, içimdeki endişeler başka türlü düşünceleri getiriyor aklıma.
Ola ki başını gözünü kırarcasına bir değişiklik.
Veya eskisini aratacak cinsinden...
Ceza Kanunu ile Ceza Usulü Kanununda yapılan değişiklikler öyle olmadı mı?
5237 sayılı Ceza Kanunu çıkınca mahkemelerin iş hacmi ikiye katlandı.
Nasrettin Hoca’nın fil hikayesi gibi.
Mahkemelerin önündeki işler yetmedi, mahzendekiler de geri döndüler...
Yargının nefesi tıkandı. Şimdi de yürüyemiyor...
Temel’in şu acı şurup fıkrası:
Aşırı derecede öksürüğe yakalanan Temel’e doktoru şurup yazmış, bir hafta sonra da kontrol.
Bir hafta sonra doktor Temel’e sormuş:
“Nasıl şurup iyi geldi mi?”
“Vallahi doktor bey, yazdığın şurubu içtikten sonra öksürmeyi tercih ettim.”
İşte bunu demek istiyorum.
Kadroların yalakalığından anladığım kadarıyla değişiklik tarihi öksürüklerimizi kesmeyecekse, bırakın öksürelim..
Türkiye Barolar Birliği Genel Başkanı sayın Özdemir Özok: “Anayasa Mahkemesi üyelerini meclis seçmesin... Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu üyesi seçimlerine siyaseti karıştırmayalım” şeklindeki açıklaması bence de yerindedir.
Meclis önündeki işlerine baksın.
Seçme ve seçilme işine siyaseti karıştırdığınızda hakimleri Meclis’in kapılarından geri alamazsınız. Hem seçim işi yargıda ideolojik saflaşmalara, kırgınlıklara neden olduğundan süratle terk edilmelidir. Yerine; önce liyakat, bilgi, birikim, kıdem, sonra da sınavla belirleme...
Bileğine, bilgisine güvenen geçsin otursun.
Değilse, senin adamınla benim adamımla hakimlik olmaz.
Yargının sıkıntılarını bir bilerek konuşmak var, bir de bilmeden siyasi birtakım mülahazalarla atmak var. Bazıları yargının yenilenmesi konularında gerçekten atıyor.
İşte onlara tavsiyem, “atma Recep din kardeşiz”.
Bugün Anayasa Mahkemesi üyelerini Meclis Genel Kuruluna seçtirirseniz, iki gün sonra daha büyük problemler çıkar karşınıza. Sizin seçmek istemediğinizi başkaları gelip seçecek...
Örnek olsun diye söylüyorum.
Siyasete bulaşan hakim ve savcılar sizi rahatsız etmiyorsa, YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu gibilerine varın katlanın.
Akşam siyasi nutuklar atacak, sabahleyin de tarafsızmış gibi kürsüye oturup adalet dağıtacak!
Aynı şekilde meclisin kulislerinden gelen hakimlerden adalet olmaz.
Yassıada zulmünü düşünün, oradaki hakim ve savcılara görev verenler onlara masum insanların cezalandırılmalarını istemiştir.
İstenen de yapılmadı mı?
Yargıya siyaset bulaşmayacaksa, hiçbir zaman bulaşmayacak.
Alın HSYK’nın kuruluşu ile demokratik olmayan Yargıtay, Danıştay üye seçim sistemini inceleyin. Bu keyfiliği kalıcı olarak değiştiremeyecekseniz yapısına dokunmayın...
Samimi olarak soruyorum:
Yargıtay, Danıştay üyeliklerine seçilme yeterliliğini temel esaslara bağlayabilecek misiniz?
Yargıdaki görevlendirmelerde kariyer, dil bilme, kıdem gibi esaslar öncelikli olacak mı?
Danıştay ile Anayasa Mahkemesinde tabii hakimlik esasını kurabilecek misiniz?
HSYK kararları yargıya açılacak mı?
YAŞ kararları da hakeza...
Genelkurmay Başkanlığını Milli Savunma Bakanlığı emrine alabilecek misiniz?
Yüksek mahkemelerdeki tetkik hakimliği uygulaması ülkemiz için israf sayılır. Üye varken tetkik hakiminin menajer gibi kullanılması hakimlik onuru ile bile bağdaşmaz.
Bu uygulamayı kaldırabilecek misiniz?
Ağır cezalık suçlarla suçüstü hallerin dışındakilere hem kelepçe vurma, hem de nezarete atma keyfiliğini kaldırabilecek misiniz?
Adi suçlar dışındaki canavarca cinayetlerde idamı geri getirebilecek misiniz?
Tüm dokunulmazlıkları kaldırabilecek misiniz?
Kıyafet zulmü sona erecek mi?
Anayasa Mahkemesi yeniden ele alınarak yapılandırılacak mı?
Bu mahkemede madem hem ceza ve hem de hukuk yönünden yargılama yapılıyor, o halde ona göre ihtisaslaşmış daireler kurulacak mı?
Aynı şekilde, Anayasa Mahkemesinin daire kararları bir üst kurulda temyize açılacak mı?
Jandarma nihayetinde askerdir, bu kurumu asli görevine iade edebilecek misiniz?
Bunları yapmayacaksanız ne yapacaksınız?
Ustamın dediği ise, hiç ellemeyin, varsın öksürmeye devam edelim... (*) Emekli Hakim

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi