Serdar Arseven

Serdar Arseven

Cumhuriyet gazetesiyle ancak dalga geçilir!..

Cumhuriyet gazetesiyle ancak dalga geçilir!..

Bu Ergenekon bülteni; sürekli olarak “yalan” haberlere yer veriyor...
Ölçü endaze yok;
“Bizi Ergenekoncudan başkası okumaz... Ergenekoncunun da kafası fazla basmaz” mantığı ile “ver yalanı!..”
-
Bakın, bunun böyle olduğunu en koyu Vakit düşmanının bile “zerre” karşı çıkamayacağı kadar net bir şekilde ortaya koyacağım.
Malûm; Sivas olaylarının yıldönümünde, bir gariban gencin eline son derece çirkin, son derece tahrik edici bir pankart tutuşturuldu...
Hepimizi kızdıran, Yazıcıoğlu’nun talebelerini ise çileden çıkartan bir pankarttı bu.
Bülent Kaya da o talebelerden biri; Kahramanmaraş’ın Nurhak ilçesine bağlı Tatlar beldesinde yaşıyor; BBP’nin hali hazırdaki ilçe başkanı...
PANKARTLI HAKARETİ GÖRÜNCE ANLATMAYA KARAR VERDİ
Canından çok sevdiği merhum Genel Başkanı “Gülerek yaktın, donarak öldün” hakaretine maruz kalınca...
Sivas olaylarını, mahallinde, hem de Madımak Oteli’nin içinde yaşamış ve duman zehirlenmesinden BBP’lilerin yardımıyla kurtulmuş bir Eski CHP’li olarak olan biteni anlattı, Bülent Kaya.
Vakit’ten takip ettiniz;
Kışkırtma amacıyla Sivas’a giden CHP’liler arasındaymış...
Orada, Müslüman’ın ezanını susturmak için davul, zurna çalındığına, her türlü tahrikin ahlaksızca sergilendiğine şahitlik etmiş...
Sonrasında...
Madımak Oteli’ne gitmiş, o zamanki dâvâ arkadaşlarıyla birlikte...
Dumanların yükseldiği dakikalarda kaçacak yer aramış...
Aralarında Arif Sağ’ın da bulunduğu grupla birlikte, üst katlara çıkmış...
Ve, BBP’lilerin yardımıyla duman zehirlenmesinden kurtulmuş!..
-
Otel ile BBP İl Başkanlığı’nın arka tarafındaki küçük pencereler arasına uzatılan tahtayı kullanarak kurtulan bu adamlar, kendilerine yardım elini uzatan BBP’lilerin ellerine sarılıyormuş, o sevinç anlarında...
Arif Sağ, “Ankara’ya gider gitmez ilk işim Başkanımı (Muhsin Yazıcıoğlu) ziyaret etmek olacak” diyormuş!..
O sıcak saatlerde, Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun talimatı gelmiş:
“Bütün ihtiyaçlarını giderin, can güvenliklerini de sağlayın!.. Kıllarına zarar gelmesin!..”
-
Bülent Kaya, o gerilimli saatlerin ardından, Ankara’ya dönerken...
“Biz Sivas’a niçin geldik, ne yapmak istiyorduk? Şeytan Ayetleri adlı rezil kitabı tefrika edenlerin amaçları neydi?..” düşüncelerine dalmış...
Lafı uzatmayalım;
Vakit’in manşetinde ifade edildiği gibi, “Madımak’ı yaşamış, CHP’den tiksinmiş!..”
Ve yıllar boyu başarısı için çaba sarf ettiği CHP’den ayrılarak, BBP’ye geçmiş!..
-
Hadise bu...
Bir CHP’linin yanlıştan dönüşü!..
Biz, oralara kadar gidip bu Eski CHP’li, halihazırda BBP’li arkadaşla söyleşi gerçekleştirdik ve söylenenleri olduğu gibi aktardık ya...
CHP’nin yayın organı Cumhuriyet, bir rahatsız oldu, bir rahatsız oldu...
Aman Allah’ım, pervasızlığın bu kadarı!..
Adamlar, çatır çatır yalan haber basıyorlar!..
Şu hale bakın,
Bülent Kaya, hiç CHP’li olmamış...
Vakit’in haberi baştan aşağı yalanmış!..
Vakit, hayatında bir gün bile CHP’li olmayan bir adamı bulup, böyle bir yalan habere imza atmış!..
-
E, ne yaparsın...
Tuttuk, Bülent Kaya’nın Deniz Baykal’la birlikte çekilmiş fotoğraflarına ilave olarak, CHP’li Nurhak Belediye Başkanı’nın “Kendisi ilçe kongremizde görev almıştır” şeklindeki beyanını bastık...
O da yetmedi...
Bir başka ve itirazı mümkün olmayan bir “açıklamayı” yerine oturtmaya karar verdik!..
Taaa ki, Cumhuriyet”in okuyucularını nasıl “hıyar” yerine koyduğunu, Cumhuriyet okuyucuları da anlasın!..
Açıklama, Bülent Kaya’nın CHP’li olduğu dönemde, CHP’nin Nurhak İlçe Başkanı olan Mehmet Ali Gündüz’den...
Bakın, Cumhuriyet’in “Hiç CHP’li olmadı” dediği Bülent Kaya hakkında neler söylüyor CHP’li Gündüz:
“Bülent Kaya’nın hiç CHP’li olmadığı yönündeki haberler yalandır!.. Burada, SHP ve CHP ilçeyi birlikte kurduk. Ben ilçe başkanıydım. Haberde konu edilen Bülent Kaya’yı 1992 yılında yönetime aldım. Ben kendisiyle birlikte Sivas’a gitmedim. Kendisi Sivas’a gitti, doğrudur. Ben gitmemiştim. Kendisi halkla ilişkilerden sorumlu yöneticimizdi. İyi bir arkadaştı, bilinçliydi, iyi bir Atatürkçüydü. İyi faaliyetlerde bulunduk. İki cemevi yaptırdık. Bülent Bey’in büyük katkıları oldu. Sonra bizden ayrıldı, Büyük Birlik’e gitti.”
-
Eveeet, Cumhuriyet!..
Gazetecilik nasıl yapılır gördün mü?..
Adam, haberi yapmadan önce zamanın CHP’li İlçe Başkanı’na bir telefon açar;
“Efendim, Bülent Kaya adlı bir adam sizin döneminizde yöneticilik yaptığını öne sürüyor. Bu iddia doğru mu?” filan diye sorar.
Yooo, hayır, bunlara ne lüzum var...
Otur masanın başına,
Şeytan ne verdiyse...
Salla!..
-
Adamlarda,
“Yarın öbür gün yalanım ortaya çıkar da mahcup olurum” kaygısı yok ki!
Yolla gitsin;
Cumhuriyet okuyucusu, dünyaya at gözlüğüyle bakar nasılsa!..
Salla gitsin!..
E bize düşen de...
Çak gitsin!..
HASAN TOSUN KARDEŞİMİ TEBRİK EDİYORUM
Ankara Bürosu muhabirlerimizden kıymetli kardeşim Hasan Tosun, dün baba oldu. Bebeğimizin, iki dünya saadetine erenlerden olmasını diler, kardeşimi tebrik ederim.
BİR HAFTALIK İZİN
Şöyle bir haftalık seyahate çıkıyorum. Dönüşte, “ders” vermeye devam ederiz bu adamlara.
Duanızı eksik etmeyin olur mu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi