Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Ergenekon destan mı-bozulmuş bostan mı?

Ergenekon destan mı-bozulmuş bostan mı?

Adını duydukça midem bulanıyor, gasyan edesim geliyor..
Bir ülkede hiç bu kadar zulmedici, hak yiyici, menfaat düşkünü insan olamaz..
Neden acaba derken aklıma sistemin kurucuları geliyor..
Özellikle seçtikeri hukukçulara Anayasa hazırlatan zihniyetten adil tavır beklemek abesle iştigaldir mutlaka..
Peki ne olacak sonuç?
Bana sorarsanız hiçbir şey olmaz..
Esas darbeciler, eses oğlanlar dışarıda fink atıyorlar.. Üç/beş figüran elenseyle diz çöktürülmüş, ne var ki ceza almaları mümkün değil gibi gözüküyor..
Savcılar samimi.. Savcıların istedikleri cezalarda mübalağa var..
Benim ülkemde kime daha çok ceza verilmesi talep edilmiş ise, o adam en çabuk kefeni yırtan olmuştur..
Hele bir aklınıza getirin bakalım..
Cavit Çağlar’a kaç yıl ceza istenmişti? Dinç Bilgin’e kaç yüz yıl?
Maşallah bir müddet hapishane yerine hastanede yatıp çıktılar..
Ergenekon davasından haklarında 2’şer-3’er ömür boyu mahkumiyet istenenler iki/üç sene içeride kalırlarsa şaşarım..
Hele bir de ömür boyu mahkumiyete 28 veya 45 yıl ayrı mahkumiyet talep edilmişse, “çıkın gidin” demek değil mi?
Adam için iki defa ömür boyu mahkumiyet istemiş savcılarımız, adam veya adamlar dışarıda siyaset yapıyorlar.. Karışmadıkları pislik yoktur..
Bu ne iştir böyle?
Ya Baykal’ın gazabından korkuluyor, ya da mezhepçi hukukçuların ileride rövanş alabilecekleri ihtimalinden..
Darda kalan koşuyor Sincan hakimine..
Hakim beyin maşallahı var.. Suçluları salıverip, şikayetçileri içeri almazsa hayret ederim..
Bu hukukla, bu hukukçularla adalet sağlanır mı?
Herkes biliyor, amma kimse söylemek istemiyor..
Çünkü suç sahiplerini cezalandıracak veya görevden alacak bir merci yoktur..
Var olanların niçin var olduklarını söyleyebilecek bir babayiğit var mı? Nerede?
Ekranlarda Silivri gösterildiği zaman halden hale girmekteyiz..
Türkiye’yi, Türkiye hukukunu, Türkiye siyasetini emekli Demirel’in, emekli Kanadoğlu’nun, dernekçi Eminağaoğlu’nun ve asker emeklilerinin tasallutundan kurtarmadıkça, adalette adalet aramanın beyhude olduğuna inanırım..
Adamlar ne güzel demişler:
- Avukat tutacağına hakim tut!!!
Dikkat ediyor musunuz bilmem!
Kimin aleyhinde bir karar çıksa, derhal Sincan Ağır Ceza Mahkemesi’ne koşuyor.. Sağolsun mahkeme reisi Osman Kaçmaz kaçırmıyor..
Cezaevinde yatanlara da aklım ermiyor..
Bangır bangır bağırıyorlar her duruşmada..
Durun be, canınız mı çıktı?. Yakın gelecekte hepiniz için ya bir Gata bulunur, ya da bir başka çare..
Yalçın Küçük hocanız, Sinan Aygün ağabeyiniz, Kemal Alemdaroğlu idolünüz nasıl kurtuldularsa, emekli generaller hangi usulü kullandılarsa, işte o metodlarla siz de kurtulursunuz..
Ya bir sene sonra, ya iki sene sonra..
Baksanıza, darbeciliği dahi sivil kanatlara havale ettiler..
Putin’in Türkiye’ye gelmesi ve 8-10 anlaşmaya imza atması sanki bir bayram havası doğurdu..
İktidar cenahı, sinekten yağ çıkarma peşinde.. Muhalefet ise, size o yağı yedirmeyiz telaşında..
Kürt meselesi de aynı durumda..
“Kötü adamlar”a ateş püsküren “iyi adamlar” maşallah kavak ağacından karpuz devşirme cinliği içinde saldıracak gölge aramaktalar..
İktidar ise ülkeler fethetmiş muzaffer komutan havasında..
Eee, bu iklimde Ergenekon var olsa ne yazar, yok olsa ne zarar.
Uzattım da uzattım değil mi?
Sözün özü, Ergenekon davasından, bir tutam maydanoz dahi çıkmayacak arkadaşlar..
Vaktimizi boşa harcıyoruz!..
Kovarsın gitmez fitne, çekersin gelmez huzur
Kör şeytan, topal şeytan her yerde hazır/nazır
Menzile yaklaşınca keserler tüm yolları
Dayılar haramzade, babalar hepten muzır

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi