Etme-bulma dünyası diye ibretlik bir atasözümüz var...
Bir de “Ne verirsin elinle, o gider seninle” uyarısı olacak...
Ne yazık ki bazılarına hiçbirisinin faydası olmamakta...
Bakın hele şu nümunelere:
1- Daha dün İzmir ilimizde DTP’lilerin konvoyu taşlandı...
Başta Ahmet Türk olmak üzere epey demokrasi çorbası pişirdiler, bol miktarda “hukuk” ve “kardeşlik” salatası yaptılar...
Feryat/figan gırla gidiyor 2 gündür...
A be canlarım polis taşlamayı, sivil taşlamayı ve çocuklara taşlatmayı siz öğretmediniz mi bu memleket halkına?
Niye ucu yufka yerinize değince bağırıp çağırıyorsunuz?
Çok ayıp vallahi... Hem Öcalan fotoğrafları, PKK bayrakları sizleri koruyamayacak kadar zayıflarsa niye taşıyorsunuz?
EĞER - “Gün bu gündür, az kaldı dize getireceğiz” diyorsanız çok büyük hata yapıyorsunuz...
Etmeseniz bulmazdınız... Bunu hatırdan çıkarmayın...
2- Alevi canlar da tamamen aklın ucunu kaçırdılar bence...
Hiç önemli değil...
Kılavuzları Kılıçdaroğlu olanlar daha çok çamura çökerler zannımca...
Haftalardır “Onur Öymen-Dersim” güzellemeleri dinliyoruz...
Onur Öymen, CHP prototipidir... Söylediklerinde doğruluk payı yok mu?
Muhtemelen tamamı doğrudur... Doğru dedikse, yapılanları doğrulamadık... Biz söylenenleri masaya yatırdık...
En akıllınız, en bi tarihçiniz, en bi taktisyenleriniz bana cevap versinler... Dersim’lileri mağaralarda fare gibi öldürdükleri söylenen hangi parti mensuplarıdır? CHP değil mi?
Tabii bunu hatırlatırken ikide bir fırt fırt isyan hareketine kalkışanları leke çözücülerle yıkanmış kabul etmek akıl sağlığına aykırı...
Eh, siz durmadan, yine, CHP’ye oy vermeye devam edebilirsiniz...
Bazı yerlerde iki tez canlının cart curt etmesi, CHP’yi boşamış görünmesi cilveleşmektir kardeşim... Dersim ahfadı için en büyük düşman Sünni Müslümanlıktır...
Elinizle ediyorsunuz, boynunuzla çekeceksiniz... Kime suç bulsanız siz haksızsınız...
3- Rab’bımın takdirini görüyor musunuz?
Başarılı olanlar yüzbinleri içeri dolduracak darbeci güruh, şu an tamamen olmasa da kısmen Silivri Cezaevi’nde kışlıyorlar...
Adamlar ayrı bir millet gibi davrandılar... Ayrı bir millet gibi değerler icat ettiler...
Asker, hukukçu, gazeteci, akademisyen, bürokrat...
Hepsinin ayağına dolaştı çok şükür...
Ne var kardeşim darbe yapacak? Darbe pek mi makbuldür? Meşru mudur? Kurtarıcı mıdır?
Asla ve kat’a!..
Darbecilik bir hastalıktır... Hukukumuza mugayir, ahlakımıza mugayir, ananelerimize mugayir... Herhalde buna “Ava giderken avlanmak” derler...
Biliyoruz, daha umutvarsınız... Bir siyaset Mehdisi gelecek sizleri kurtaracak, siz de namuslu vatandaşın ağzının payını vereceksiniz...
4- Hiçbir kin 50 yıl, 100 yıl sürmez... Sürmemeli...
Maalesef bizdeki Alevi kini 1400 yıldır sürer gider...
Kerbela derler, Sünnilere saldırırlar...
Yavuz Sultan Selim derler, Sünnilerin köküne kibrit suyu dökmenin yollarını ararlar...
Şimdi ise:
Sivas diyorlar, Kahramanmaraş diyorlar, Çorum diyorlar, intikam meşalelerini ellerinden indirmiyorlar...
Hani arada bir kardeşlikten söz ederlerdi... Demek ki hepsi yalan imiş.
Sanki rahat rahat durdukları halde üzerlerine gidilmiş, hepsi de mağdur edilmişler...
Sizin suçunuz yok muydu bre canlar?
“İstanbul’u alalım-Yezit’e kılıç çalalım” masum sözler mi?
Aziz Nesin ile karıştırıcılık yapanı bir düşünün, bir de “Şeytan ayetleri” kışkırtıcılığını... Karşınızdakilerin elleri armut toplamıyor... Oranın da tez canlısı, dolmuşa bineni vardır... Tıpkı sizler gibi...
Attırmayın kimselerin tepesini... Çalıştay idi, karıştay idi, kavgaya mesnet yapılmamalı... Etti-buldu dünyasından uzaklaşın ne olur?
================
Tavşanın suyunun suyunu unuttuk mu?
Huysuzun o tuhaf huyunu unuttuk mu?
Birileriyle hep dinlenir dövüşürüz
Dostun ve düşmanın soyunu unuttuk mu?